Yurt dışı fuarları, Türk firmaları için büyük bir önem arz ediyor.
Yurt dışı fuarları, Türk firmaları için büyük bir önem arz ediyor. Özellikle Avrupa’da düzenlenen fuarlar, Türk mallarının tanıtımına büyük katkı sağlıyor. Avrupa ülkeleriyle kıyaslandığında ucuz iş gücü maliyetleri ve üst düzey Türk Mühendisliği Avrupalıları cezp ediyor. Kanca El Aletleri firması; yurt dışı fuarlarının katkısını göz önünde bulunduran ve uzun yıllardır bu fuarlara katılan Türk firmalarından biri. Firmanın Genel Müdürü Alper Kanca, Eisenwarenmesse Hırdavat-Nalburiye Fuarı ve firmaları hakkında yöneltmiş olduğumuz soruları sizler için yanıtladı.
Öncelikle firmanızdan kısaca bahseder misiniz?
KANCA El Aletleri 1964’te İstanbul da kuruldu. Uzun yıllar sadece el aletleri üretimi yaptı. Türkiye’de ilk defa işkence, mengene ve çekiç gibi ürünleri imal etti. 1980’li yıllarda ise otomotiv sektörüne de el alttı ve şu anda VW, AUDİ, Porsche gibi firmalara dövme otomotiv parçası satıyor. Hem El aletleri hem de otomotiv sektöründe Avrupa’nın tanınmış firmalarından birini temsil ediyor. Şirket in 450 civarına çalışanı var ve Gebze deki yeni tesislerinde ürettikleri el aletleri ve dövme otomotiv parçalarının 60’ını ihraç ediyor.
Fuara en uzun süreden beri katılan birkaç Türk şirketinden biri sizin firmanız. Fuarla ilk olarak ne zaman tanıştınız?
Ziyaretçi olarak 1970’li yıllardan beri Almanya’daki fuarları ziyaret ediyoruz. Ama ilk defa 1995 yılında Köln deki nalburiye fuarında kendi standımızla katıldık. O yıllarda pek Türk firması yoktu. Bir kaç tane Türk şirketinden biri Kanca idi.
İlk standınızda ne tür ürünler sergilemiştiniz, reaksiyon nasıldı?
O zamanlar sadece bir model mengene ve işkence grubu ürünlerimizle katılmıştık. Yerimizde pek kolay bulunmayacak bir yerde idi. Ürünlerimizin kalitesinden etkilenen müşteriler, sürekli olarak, “hangi ülkeden geldiğimizi soruyorlar, Türkiye den dediğimizde ise, oldukça şaşırıyorlardı.
Müşterileriniz neden şaşırıyorlardı? Bir Türk firmasının bu kadar kaliteli ürünü olamayacağını mı düşünüyorlardı?
Aynen sizin de ifade ettiğiniz gibi… Nerede ise yüzyıldır dünyanın en kaliteli el aletlerini üreten bir ülkede kendi ürünleri kadar kaliteli bir Türk mamulünü görünce şaşırıyorlardı. İnanamıyorlardı Dünyanın en büyük el aletleri ihracatçısı olan Almanya’ya yıllardır en güçlü oldukları mamulleri satmak tabii ki şaşırtıcı geliyordu.
Yıllardır fuarın en güzide Hallerinde yer alıyorsunuz. Normalde Alman veya Avrupalı firmalar dışında bu hallere pek kimseleri kabul etmiyorlardı. Bunu nasıl başardınız size ne gibi getirileri oldu?
İlk katıldığımızda 16 metrekarelik bir yerimiz vardı. Son fuarda ise 50 metrekareden fazla standımız ve 8 kişilik bir ekiple yer aldık. Ürünlerimizin kalitesi nedeniyle diğer Hall’lerde bulunması doğru değildi. Taş yerinde ağırdır misali, maliyetine katlanarak bu işkolunun en iyilerinin yani profesyonellerin yanında olmayı tercih ettik. Sadece iyi ürün üretmek dışında iyi şekilde sunarak hem özgüvenimizi tazeledik hem de müşterileri güvenine layık olduk.
Kaç yıldır Avrupa piyasasındasınız?
Bu sene Almanya piyasasındaki 20 yılımızı kutluyoruz. Almanya dışında ki ülkelerde ise 15 yıldan beri faaliz.
Bu kadar yıl içinde neleri başardınız? KANCA olarak bu gün geldiğiniz yeri yeterli görüyor musunuz?
İlk başladığımız günlerde bizi çok önemsemeyen bazı rakiplerimiz artık yaşamıyorlar. Diğerleri ise hiç tahmin etmedikleri bir sonuçla yüz yüzeler. Her sene Pazar payımızı büyüttük, on beş yılda o kadar başarılı olduk ki, biz bile inanamadık. Şu anda Almanya da satılan 3 mengeneden bir tanesi KANCA fabrikasında yapılmaktadır. Yani pazarın 30’dan fazlası bize aittir. Ama bu oranı artıracağımıza eminiz.
Bu gerçekten de ciddi bir başarı. Bir Türk firması bir sanayi ürününde Alman piyasasının üçte birini üretiyor. Peki, ürünlerinizi sadece Kanca markası ile mi satıyorsunuz?
Hayır, bu gün Avrupa’da bildiğiniz tüm ünlü markalara satıyoruz. Onların etiketlerini basıyoruz. Bu fuardaki dünyaca tanınan çok ünlü markanın mengenesi aslında bizim fabrikamızdan çıkıyor.
KANCA için kendi iş kolunda bir dünya markası olmuş diyebilir miyiz?
Aslında bu biraz abartılı olabilir ama şunu söyleyebiliriz. Avrupa’daki en tanınmış mengene üreticilerinden biriyiz. Hatta öyle ki taklitlerimiz bile var.
Markanızı kimler taklit ediyor, Almanlar mı?
Doğrudan Almanlar değil ama Almanya ya mal satmak isteyen Hintliler ve Çinliler bizim modellerimizi taklit ediyorlar. Hatta fuarda 2-3 tane firmaya bu açıdan uyarıda bulunduk.
Bildiğimiz kadarıyla iki ayrı iş koluna sahipsiniz. Otomotiv sanayindeki başarınız ve ciddiyet, El Aletleri üretiminize de yansımış gözüküyor. İki iş kolunun birbirine katkısı nedir?
El Aletlerinde çok iyi bir markamız var. Bunu Avrupa ya da çok başarılı bir şekilde taşıdık. Otomotivdeki ciddiyetimiz ve Dünyanın önde gelen kuruluşlarının tedarikçisi olmamız nedeniyle, çok iyi bir referans oldu.
Gelecek yıllar için hedefleriniz nelerdir?
Birkaç hedefimiz var, bunlardan biri 3 yıl içinde Almanya’da 30 olan pazar payımızı 50’nin üzerine çıkarmaktır. Ayrıca her sene en az bir yeni ürünü ürün gamımıza katmayı hedefliyoruz. Diğer bir hedefimizde hali hazırda bulunmadığımız Rusya, Ukrayna, Türkî Cumhuriyetler gibi pazarlara 2010 itibarıyla adımımızı atmaktır.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.
