50 yıllık tecrübemizle 90 ülkeye ihracat yapıyoruz
Hayata şekil veren makinalar vardır. Bunlar yaşam kalitemizi yükseltir. Otomobiller, köprüler, gemiler
Hepsinin üretiminde büyük emekler ve tecrübeler gizlidir. İşte bu tecrübelerden biri daha
Yarım asırlık tecrübesiyle sektörün aranan yüzlerinden biri haline gelen Akyapak Genel Müdürü İbrahim Harman sorularımızı sizler için yanıtladı.
Sorularımıza geçmeden önce sizi ve firmanızı tanıyabilir miyiz?
Akyapak toplamda 32 bin metrekarelik kapalı alana sahip teknolojik üretim tesisleri ile hem Bursa, hem de Türkiye için gurur kaynağı olmaya devam ediyor. 1962 yılında Bursa’da kurulan firma ilk günden itibaren gösterdiği azimle yenilikleri ve teknolojiyi yakından takip ederek dünya çapında tanındığı bugünkü konumuna geldi. Üretim ve yönetim merkezi Bursa’da olan Akyapak, Türkiye’de ve dünyada metale şekil veren makineler üreterek Türkiye’nin teknolojik gücüne şekil veren büyük markalar arasında yer alıyor.
Akyapak Makinaları otomotiv, denizcilik, havacılık, inşaat, ısıtmasoğutma, enerji, petrokimya, savunma sanayisi gibi küresel ekonomiye yön veren pek çok alanda müşterilerine yüksek kaliteli üretim ve uygulama çözümleri sunuyor. Bugün Mitsubishi, Mercedes, Harley Davidson ve Rolls Royce gibi dünya devlerinin fabrikalarında, TAİ ve ROKETSAN ile de Türk havacılık ve savunma sanayilerinde Akyapak makinaları çalışıyor. İstanbul Atatürk Havalimanı, Atatürk Olimpiyat Stadı, Formula 1 İstanbul Park tribünleri, Bursa Büyükşehir Stadyumu, Bakü Cyristall Hall gibi ünlü yapılarla otomobiller, motosikletler, gemiler, uçaklar, havaalanları, köprüler, statlar, çelik konstrüksiyon binalar, gökdelenler, rüzgar türbinleri, benzin istasyonları gibi hayatın hemen her alanında karşılaşılabilecek daha bir çok araç ve yapının üretim ve inşa süreçlerinde Akyapak makinalarının imzası bulunuyor.
Ben de 25 yıldır mali müşavirlik ve uzun yıllardır danışmanlık yapan biri olarak doğduğum şehir olan Bursa’nın gurur markası Akyapak’a da yıllarca danışmanlık hizmeti verdim. 2012 başından beri de burada Genel Müdür olarak görev yapıyorum.
Müşterilerinize sunduğunuz ürün ve hizmetler neler?
Akyapak soğuk metal işleme makineleri yapmakta. Sac büküm alanında 2 mm’den 200 mm’ye yani 20 cm’ye kadar sac bükebilen, 2 metre’den 6 metre ebadına kadar 4 toplu silindir bükme makineleri üretiyoruz. Her zaman ürettiğimiz makinelerin dünya ölçeğinde en büyüğünü yapıyoruz. Bu çerçevede 135 mm kapasitesi ile ülkemizde de en büyük silindir bükme makinesini de Akyapak yaptı. Bu sayede devasa ölçüde silindir bükümleri gerçekleştirilebilir. Bunun dışında 1000 mm’ye kadar profil ve 80 mm’ye kadar CNC ve NC boru bükme makineleri, Bombe Makineleri üretimi de yapıyoruz ve bu alanlarda da kalitemizi tüm dünyaya kabul ettirmiş bir markayız. Ayrıca Türkiye’de öncüsü olduğumuz CNC Profil ve Plaka Delme, Kesme ve Markalama makineleri de üreterek Türkiye teknolojisini dünyaya taşıyoruz. Üretim kapsamımıza aldığımız kaynak çözümleri ile de metal işleme alanında çok geniş bir yelpazede tecrübemizi göstermiş oluyoruz. Kaynak çözümlerimiz ile kaynak işlerinin daha hızlı ve kolayca yapılmasını sağlayan kolon bom, kaynak pozisyonerleri ve çeviriciler üretiyoruz.
Sektöre sunduğunuz en yeni ürünlerinizden, özelliklerinden ve getirdiği avantajlardan bahseder misiniz?
En yeni ürünümüz ADOP ismiyle ürettiğiz metal plaka, delme, OXY ve plazma kesim makinası olarak bir arada çalışan kompakt bir makinadır. 10-40 mm delme kapasitesine sahip olan ADOP CNC delme, OXY ve plazma kesim makinası olarak çalışıyor. İçten yanmalı karbür matkap kullanımına sahip olan bu üründe ön gerilmeli linear kızaklar ve ön gerimeli vidalı mil sistemi bulunuyor. Kazıma metodu ile markalama yapılabildiği gibi takım değiştirme ünitesine de sahip. ADOP’un altı takım değiştirme ünitesi var. Maksimum 7 bin 500 kg platina pozisyonlama ağırlığı, maksimum 100 mm OXY kesme kapasitesine sahip.
En yeni üretimlerimiz arasında yer alan diğer iki makineden biri ise AFD adını verdiğimiz flanş delme makinası, diğeri de boru bükme makinelerimizin en teknolojik versiyonu olan ABM E-80 modelimizdir. ABM E-80 makinasıyla özellikle metal boru bükme alanında çok iddialıyız ve şu anda oldukça ilgi görüyor.
Pazar payınızı artırma adına yurtiçi ve yurtdışında yürüttüğünüz çalışmalar neler? 2014’te hangi fuar, seminer vb. etkinliklere katıldınız ya da katılacaksınız?
En başta kalitemizi ve ihtiyaca yönelik ürün çeşitliliğimizi yeni donanımlar ve teknolojilerle artırıyoruz. Bunun için Ar-Ge’mize ciddi yatırımlar yapıyoruz. Sonrasında ise kalitemizi ve gücümüzü en iyi şekilde anlatabileceğimiz mecraları kullanıyoruz. Yurt içi ve yurtdışında yayın yapan belli başlı sektörel mecralarda da ihtiyacımıza uygun frekanslarda reklam çalışmalarımız oluyor. Tabii ki bizim için en önemli tanıtım aracı fuarlar. Bulunduğumuz yerlerde pazar payımızı artırmak için de dünyanın sektör için en etkili büyük fuarlarına katılarak gücümüzle varlığımızı gösteriyor, bağlantılarımızı güçlendiriyor, yenilerini sağlıyoruz. Her yıl yurt içinde ve dışında ortalama 15 fuara katılıyoruz. 2014 başından beri de Dubai’de SteelFab, Hindistan’da IMTEX fuarlarına katıldık. Önümüzde de 7-11 Nisan arasında Almanya’nın Duesseldorf kentinde gerçekleştirilecek olan Tube Fuarı var ve burada da boru bükmedeki kalitemizi ve gücümüzü sergileyeceğiz. Sonrasında ise yine büyük bir fuar bizi bekliyor ve bu sene 5-8 Haziran arasında Tüyap İstanbul’da düzenlenecek olan Win Fuarı’nda da büyük bir stant ile yer alacağız. Tüm fuar takvimimizi www.akyapak.com.tr adresli web sitemizden de takip edebilirsiniz.
Yurtdışına dönük, hangi ülkelere ve bölgelere ihracata ağırlık veriyorsunuz? Neden?
Akyapak şimdi değil, 2008’den bu yana 90 ülkeye ihracat yapmış bir firma durumunda. Alternatif pazar bunların içerisinde hep var, daha fazlasını istemiyoruz. Var olan ülkeye, isterse tabii satış yaparsınız; ama benim söz sahibi olmak istediğim bölge pazarlar var. Bunu seçerken de dünyanın her bölgesinden ülkeler bulunmalı. Dünyanın her yönünden hedef ülkeler seçiyoruz. Bunu gerçekleştirdiğiniz zaman daha rahat ediyorsunuz. İşler bir bölgede sarpa sarsa bile diğer bölgede o sizi kompanse ediyor.
Akyapak 50 yıllık bir geçmişe sahip. Yarım asırlık tecrübeye sahip olan firmanızın başarısı hakkında bizlere neler söyleyebilirsiniz?
Süreçleri doğru yönetebilmek için satış ekibi ile sürekli diyalog halindeyiz. Piyasada fiyatı artık firmalar değil, pazar belirliyor. Bu durumda tabii ki farkınızı ortaya koymanız gerekiyor. Farklılıklarınızı öne çıkarmanız gerekiyor. Ondan sonra diğer argümanlar başlıyor. Kalite çok önemli, servis desteği çok önemli… Siz bunları iyi anlatırsanız, bugüne kadar iyi bir performans sergilediyseniz, tercih sebebi oluyorsunuz.
Firmanızın sektördeki konumu hakkında bilgi verir misiniz?
Dünya politikaları itibarıyla Türk makina sektörü birçok alanda bu yıl yüzde 10-12 gibi geriledi. En azından biz bunu yaşamadık, yaşamayacağız da. Son göstergeler bunu gösteriyor. FED’in kararları etkili olduğu için dövizin yükselmesiyle üçüncü çeyrekte çok ciddi sipariş düşüşü oldu. Ama biz telafi ettik. Satış hedefimiz bu seneye geçen seneden daha tedbirli girdiğimiz için yüzde 10. Bu da, bu tarz firmalar için iyi bir hedef. Atölyeden, KOBİ’den büyük ölçekli firmaya geçerken yüzde 100, yüzde 50, yüzde 30 gibi büyüme trendleri yakalayabilirsiniz. Ama belirli bir seviyeye ulaştıktan sonra ‘Ciromu ikiye katlayacağım’ doygunluğunu yapamıyorsunuz. Çünkü bayilik sisteminiz oturmuş oluyor, müşteri portföyünüz oturmuş oluyor. İyileştirmeye giderek, markanızla, kalitenizle her yıl yüzde 10 pazar payı alarak, beş yılın sonunda ‘Ben daha iyi bir firma oldum, hacimsel olarak büyüdüm’ diyebilirsiniz.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.