Afrika 'ya Ticari Gezi
Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, 2003 yılında Afrika'nın Türkiye'nin ihracatı içindeki payının yüzde 3 olduğunu hatırlatarak, bugün bu rakamın yüzde 10'a çıktığını, yani Afrika kıtasına 10 milyar dolar civarında ihracat yapıldığını bildirdi.
Çağlayan, dün Tunus'da temaslarını tamamlamasının ardından Türkiye'nin Tunus Büyükelçiliğinde geziyi değerlendirdi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bakan Çağlayan, ihracatta Aralık ayına iyi başlandığına dikkati çekerek, bu ayın 1 ve 2'sinde geçen yılla karşılaştırıldığında yüzde 100'lük bir artış olduğunu, iki günlük ihracatın 708 milyon doları bulduğunu söyledi.
Bu yıl 2 Aralık itibariyle ihracatın 103 milyar dolara dayandığını ifade eden Çağlayan, şöyle devam etti:
''Yıl sonunu gördük. Dereyi görmeden paça sıvanmaz derler ya biz paçayı sıvayabiliriz. Son 12 aylık ihracatımız, 2 Aralık 2010-2 Aralık 2009'a baktığımız zaman, 112,2 milyar dolar olmuştur. Orta vadeli hedefimiz 111,7 milyar dolardı. İhracatımızın bu dönem içindeki artışı yüzde 15,4'dür. Zaten dediğimiz gibi geçen yılın rakamını 11 ayda yakalamıştık. Şu anda bu rakamı da egale etmiş durumdayız.''
İthalata da değinen Çağlayan, uzun vadeli bir programla sanayinin de yapısını değiştirmek gerektiğini, sanayicinin, yüksek katma değerli ürün yelpazesine dönülmesinin önemini bilmek zorunda olduğunu vurguladı. Çağlayan, ''Bu dönüşüm, değişimi yönetmek de Hükümet olarak bize ait. Türkiye'nin üretim deseni, katma değer deseni değişecek. Değişim kaçınılmaz'' diye konuştu.
AFRİKA'YA TİCARİ GEZİ
Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, 2003 yılında Afrika'nın Türkiye'nin ihracatı içindeki payının yüzde 3 olduğunu hatırlatarak, bugün bu rakamın yüzde 10'a çıktığını, yani Afrika kıtasına 10 milyar dolar civarında ihracat yapıldığını bildirdi.
Daha çok madencilik kaynaklı olmak üzere Türkiye'nin Afrika'dan 4,5 milyar dolar civarında da ithalatı bulunduğunu bildiren Çağlayan, şöyle devam etti:
''Biz Afrika pazarını çok daha fazla geliştirmek istiyoruz. Afrika stratejimiz içinde bugün bu seyahat dahil olmak üzere öncü çalışmalarımız var. Bir taraftan serbest ticaret anlaşmalarını genişletiyoruz. Bir taraftan bölgesel anlamda yapılan ikili veya çok taraflı işbirliğinde mutlaka yerimizi almaya çalışıyoruz. Bir taraftan da ben Afrika'nın kuzeyinin tamamını işadamlarıyla gezdim. Güney Afrika'ya gittim, şimdi ortasını dolduruyoruz.
Programımızda Nijerya, Gana, Fildişi Sahilleri, Ekvator Ginesi, Gana ve Angola var. Hemen arkasından da iki gün sonra Etiyopya'ya gideceğiz. Sonraki planımız Nijer, Uganda, Kenya, Mozambik. Afrika'da ayak değmedik yer bırakmayalım istiyoruz. Biz Afrika'da ticari safariye çıkacağız.''
Afrika'nın, geleceğin ekonomisinde, dünya ticaretinde çok önemli bir pazar olacağını vurgulan Çağlayan, gelişmiş ülkelerden eksenin gelişmekte olan ülkelere kaydığını dile getirdi.
Fransa Maliye Bakanının kendisine, Afrika'ya Türkiye ile birlikte girmek istedikleri görüşünü ifade ettiğini belirten Çağlayan, Fransa'nın Afrika'da toplam 400 ticaret müşaviri bulunduğunu ve bu ülkenin Afrika'ya ihracatının 32 milyar dolarla Türkiye'nin 3 katı düzeyinde gerçekleştiğini anlattı. Çağlayan, buna rağmen Fransa'nın, Afrika'nın geleceğini Türkiye ile beraber gördüğünü kaydetti.
Çağlayan, ''Afrika'nın 450 milyar dolar ithalatı içinde yüzde 10 pay 45 milyar dolar yapar. Bunu almamamız için bir sebep yok. Çok rahat alabilecek durumdayız'' dedi.
Bakan Çağlayan, Afrika coğrafyasında Türkiye'nin itibarının çok yüksek olduğunu da vurguladı. Türkiye'nin ticaret müşavirliklerinin sayısının artırıldığını bildiren Çağlayan, 135 ek kadro alındığını, bunun 90'ını hemen bu yıl atayacaklarını, 35 civarındakini yeni merkezlere, geri kalanlarını da mevcut merkezlere takviye olarak atayacaklarını anlattı.
FAS VE TUNUS ZİYARETLERİ
Bakan Çağlayan, 4 günlük ziyareti sırasında Fas ve Tunus'ta gerçekleştirdiği temasları anlatırken de, her iki ülkedeki görüşmelerin de çok başarılı geçtiğini söyledi. Fas'ta muhatabı olan Bakana, Türkiye menşeli halılara karşı bir soruşturma açıldığını ve antidamping başlatıldığını, bundan rahatsızlık duyduğunu ifade ettiğini belirten Çağlayan, son gelen habere göre bu soruşturmanın durdurulduğunu bildirdi. Soruşturmanın Türkiye'nin ihracatını olumsuz etkileyebileceğini söyleyen Çağlayan, bu durumun kaldırılmış olmasının, yapmış oldukları birebir temasların önemini gösterdiğini anlattı.
Türk üreticilerin Tunus'un çelik boru ihalelerine giremediklerini ifade ettiklerini söyleyen Çağlayan, bu konuyu da Tunus Sanayi Bakanı'na ilettiğini, Bakanın da konuyla derhal ilgileneceğini söylediğini anlattı. Çağlayan, çok kısa sürede Türk çelik boru üreticilerinin ihaleye girebileceklerini umduğunu belirterek, Tunus'un 1 milyar dolarlık bir gaz yatağı olduğunu, boru hatları döşendiğini, dolayısıyla da çelik boru üreticilerine iş çıkacağını bildirdi.
Görüşmelerde ciddi mesajlar verdiklerini kaydeden Çağlayan, şunları söyledi:
''Görmüş olduğum hadise, özellikle Türkiye ekonomisinin geldiği noktayı hayretle ve ibretle izliyorlar. Türkiye'yi kendilerine örnek aldıklarını ifade ediyorlar. Sayın Başbakan da bu ifadenin içine dahil. Türkiye ekonomisinde kısa sürede elde edilen bu başarıları ben kendilerine anlattığımda iki kere, üç kere tekrarlattılar. Tercüme hatası var mı yok mu diye. Tunus 5 yılda 10 milyar dolar doğrudan yabancı sermaye almış. Biz 7 yılda 85 milyar dolar yabancı sermaye aldık. Bunlar doğrudan yatırım, sıcak para değil. Bu konuda Türkiye'nin elde etmiş olduğu başarıyı ciddi şekilde önemsiyorlar ve Türkiye'den bu konuda destek bekliyorlar. Ben de elbirliğiyle bütün konularda kendilerine destek olabileceğimizi ifade ettim.''
TUNUS'UN EN BÜYÜK OTELİNİ RİXOS YAPACAK
Çağlayan, Tunus'la KOBİ'ler alanında işbirliği yapılacağını bildirerek, ''Serbest bölgeler, sanayi bölgeleri konusundaki tecrübelerimizde ortaklaşa çalışacağız. Enerji alanında, turizm alanında ortaklaşa çalışacağız. Turizm alanında da buranın en büyük otelini Rixos yapacak. Tabii diğer turizmcilerimize de açık olsun, diğer yatırımcılara duyurusunu yapacağız, bu konuda müthiş bir eksiklik var'' diye konuştu.
Tunus'un turizm konusunda çok ciddi bir master plan yaptığını belirten Çağlayan, önümüzdeki 3-5 yılda turist sayısını 10 milyona çıkarmaya çalıştıklarını, şu anda Tunus'a gelen turist sayısının 7 milyon olduğunu belirtti.
Ulaştırma Bakanı ile de uzun bir görüşme yaptıklarını dile getiren Çağlayan, ülkede kara ve demiryolu konusunda ciddi yatırımların başladığını, Türk müteahhitlerinin bu yatırımlarda yer almalarını istediklerini anlattı. Çağlayan, Tunus'ta hızlı tren projesi üzerinde de çalışıldığını, 3 milyar dolarlık bu yatırımda da Türkleri görmek istediklerini söylediklerini kaydetti.
Tunusluların deniz taşımacılığı, gemi inşası ve bu alanlarda eğitim konusunda da ortaklık düşüncesi içinde olduklarını bildiren Çağlayan, ''Akdeniz'de de beraber çalışalım diyorlar'' şeklinde konuştu.
Çağlayan, Tunus'taki temasları sırasında Ortaklık Mutabakat Zaptı, Gümrük İşbirliği Anlaşması, standardizasyon ve metroloji alanlarında da anlaşma imzaladıklarını hatırlatarak, Türk-Tunus Ticaret Odası kurulması için de çalışmaların başlayacağını kaydetti.
Tunus tarafının özellikle hurma ve zeytinyağı konusunda Türkiye'den gümrüklerde indirim beklediklerini ifade ettiklerini söyleyen Çağlayan, Türkiye'nin bu ülkeden fosfat, deniz ürünleri ve oto yedek parçası aldığını kaydetti.
YÜKSEK DÜZEYLİ STRATEJİK İŞBİRLİĞİ KONSEYLERİ
Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseylerinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başlattığı önemli bir proje olduğunu ifade eden Çağlayan, şu ana kadar Libya, Irak, Ürdün, Suriye, Rusya, Yunanistan, İtalya ve İspanya ile stratejik işbirliği yapıldığını Tunus tarafına ifade ettiğini anlattı.
Çağlayan, bu çerçevede Tunus'un da stratejik işbirliği anlaşması yapmak istediğini bildirerek, ''Türkiye, Lübnan, Ürdün, Suriye bir ortak ticaret alanı oluşturuyoruz. Bunu şimdi Tunus, Fas ve Cezayir'le de yapabiliriz. Böyle bir ortak ticaret alanı oluşturabiliriz, dedik'' diye konuştu.
AA
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.