Çelik Sektöründe İhracat Hedefi 16,5 Milyar Dolar
Türk çelik sektörü, yılın ilk dokuz ayında gerçekleştirdiği 12,21 milyar dolarlık ihracatla dikkat çekiyor. Dünya pazarında rekabet gücünü artırmayı hedefleyen sektör, yılsonu hedefini 16,5 milyar dolar olarak belirledi. Ancak damping ve korumacılık önlemleri gibi engeller, ihracatı zorlarken, Türk çelik üreticileri bu güçlü rekabet ortamında sürdürülebilir büyüme için çözüm yolları arıyor.
Türkiye'nin çelik sektörü, Eylül ayında gerçekleştirdiği 1,47 milyar dolarlık ihracatla dikkatleri üzerine çekti. Ocak-Eylül döneminde toplam ihracat rakamı 12,21 milyar dolara ulaşırken, yıl sonu hedefi ise geçen yılın 14,9 milyar dolarlık ihracatının üzerine çıkarak 16,5 milyar dolara ulaşmak olarak belirlendi.
"Küresel Rekabette Sürdürülebilir Güç Hedefliyoruz"
Çelik İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Aslan, Türk çelik sektörünün ihracat potansiyelini artırmak ve küresel düzeyde sürdürülebilir bir rekabet gücü elde etmek amacıyla çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti. Aslan, "Birliğimiz, Türk çelik sektörünü dünyaya tanıtmayı ve pazar payını artırmayı birincil hedef olarak belirlemiştir" dedi.
Birlik, üyelerine sektörel projeler, UR-GE çalışmaları, heyetler, fuar ve konferans katılımları, uluslararası ticaret davalarında savunuculuk ve danışmanlık desteği, çalıştaylar, eğitimler ve raporlar gibi çeşitli hizmetler sunarak sektörün gelişimine katkı sağlıyor.
Rekabetçi Fiyatlar ve Etkili Pazarlama Stratejileri
Türk çelik sanayi, rekabetçi fiyatlar ve etkili pazarlama stratejileri sayesinde dünyanın dört bir yanına ihracat gerçekleştiriyor. 2023 yılında AB'ye 4,5 milyon ton, Ortadoğu ülkelerine 3,3 milyon ton, diğer Avrupa ülkelerine yaklaşık 2 milyon ton, Kuzey Afrika bölgesine 1,6 milyon ton ve Latin Amerika bölgesine ise 1 milyon ton ihracat yapıldı.
Çin'in Etkisi ve Küresel Daralma
Adnan Aslan, Çin'in dünya çelik piyasasındaki dominasyonuna dikkat çekerek, "Çin'in çekildiği dönemde Afrika, Uzakdoğu ve Güney Amerika pazarlarını ihracat kabiliyetimiz sayesinde domine etmiştik. Ancak Çin'in yeniden piyasaya dönmesiyle birlikte, dünya toplam çelik tüketiminin ve üretiminin yüzde 60'ını domine eder hale geldi. Bu durum, çelik fiyatlarını ve ihracatımızı olumsuz etkiliyor" ifadelerini kullandı.
Dünya Liderliği ve Engeller
Ocak-Ağustos 2024 sıvı çelik üretim verilerine göre Türkiye, Almanya'dan sonra dünya sıralamasında 8'inci sırada yer alıyor. Sektör, inşaat çeliği ihracatında dünya lideri konumunda bulunuyor. Ancak AB'nin uyguladığı kotalar ve haksız damping vergileri gibi engellere rağmen, Türk çelik ihracatçıları AB pazarında önde gelen ihracatçılar arasında yer alıyor.
Aslan, ABD'nin Section 232 vergisi nedeniyle bu pazarda etkinliğin kaybedildiğini belirterek, "Bu vergi ilk çıktığında tüm dünya ülkelerine uygulanırken, şu an sadece Türkiye'nin de aralarında bulunduğu az sayıda ülkeye uygulanıyor. Bu durum, rakiplerimizi ABD pazarında avantajlı hale getiriyor" dedi.
İhracat ve İthalatta Son Durum
2024 yılının ilk dokuz ayında ihracat, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 28 artışla 13,3 milyon ton olarak gerçekleşti. İthalat ise yüzde 11,5 düşüşle 13,3 milyon ton oldu. En fazla ihraç edilen ürünler arasında 2,5 milyon ton ile inşaat çeliği, 2,4 milyon ton ile yassı sıcak ve 1,5 milyon ton ile dikişli boru bulunuyor. En fazla ihracat yapılan ülkeler ise 1,2 milyon ton ile Romanya, 1 milyon ton ile İtalya ve 560 bin ton ile İspanya oldu.
Temiz Enerji ve Sürdürülebilirlik Adımları
Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması kapsamında 1 Ekim 2023 - 31 Aralık 2025 tarihleri arasında mali yükümlülük doğmayacak bir geçiş dönemi yaşanacak. Aslan, "Geçiş döneminin uygulama esaslarının oturtulması ve aksayan noktaların tespiti büyük önem taşıyor. ÇİB tarafından kurulan Matil A.Ş. bünyesinde, demir-çelik sektöründe enerjinin temiz olarak üretimine imkân veren hidrojen kullanımı üzerine çalışmalarımızı sürdüreceğiz" diye konuştu.
İthalata Ek Vergi Talebi
Türkiye'nin bir çelik merkezi olma potansiyeline dikkat çeken Aslan, korumacılık önlemlerinin ihracatı olumsuz etkilediğini vurguladı. "AB'nin kotaları, ABD vergileri gibi ciddi ticari önlemler var. Hammaddede dışa bağımlılığın getirdiği olumsuzlukları aşmak için devletimizin desteğiyle yeni açılımların takipçisi olmalıyız" dedi.
Aslan, ithalatta sübvansiyon uygulandığının tespiti halinde ek vergi uygulanması için resmi kurumlara başvurduklarını belirterek, "Türk çelik sektörünün temsilcileri olarak dampingli ithalatın engellenmesi için gerekli önlemlerin alınmasını talep ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Sonuç ve Beklentiler
Türk çelik sektörü, zorlu küresel rekabet ortamında ihracat hedeflerini yükselterek yoluna devam ediyor. Sektör temsilcileri, devlet desteği ve alınacak önlemlerle Türkiye'nin çelik üretim ve ihracatında dünya çapında daha etkin bir rol alabileceğine inanıyor.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.