Demir cevheri endüstrisi devrilme noktasında mı?

Demir cevheri yeryüzünde en bol olan element olmasına rağmen demir cevheri için olan pazar şaşırtıcı şekilde karmaşıktır. Demir ve çelik yapımında kullanılan demir cevherini korumak, birçok ülke için önceliklidir. Demir oksit maden yatakları, oldukça yaygın iken bazı coğrafyalar diğerlerine göre daha çok madenleştirilebilir kaynaklara doğuştan sahiptir. Bütün bunlara rağmen, çeşitli maden yatakları arasında demir içeriği, bazı maden yatakları ile diğerlerine göre daha yüksek seviyede madde içerir. 2007 yılında toplam global demir cevheri üretimi yaklaşık 1.9 milyar ton idi. 600 milyon ton ile Çin en büyük üreticiydi. Bununla birlikte, toprağın demir içeriğini dikkate alan - - daha yüksek seviyede daha fazla demir, ham cevher koşullarına ilişkin ülke istatistik raporları kullanılabilir cevherin tersinedir. Kalite göz önüne alındığında, 2007 yılı kullanılabilir cevher üreticisi Brezilya 360 milyon ton ve Avustralya 320 milyon ton ile büyük oyuncular arasında değerlendirildi. Çin’de cevher çok olmasına rağmen üretim miktarı ülke içerisinde üretilen cevherin doğasında olan kalitesizlik için düzenleme yapamıyor. Sonuç olarak, deniz yolu ile taşınan demir cevherinin en büyük tüketicisi oluyor. Aslında Çin’in 2006 yılında yerel pazarda üretimini 40 ve 2007 yılında yüksek seviyede cevher ithalatını da 15 arttırdığı tahmin ediliyor. Üç büyük demir cevheri madencisi BHP Billiton, Rio Tinto, ve Vale dünyanın deniz yolu ile taşınan demir cevherinin üçte ikisini sağlıyor. Çoğu ülkenin yeterli kalitede yerli tedarikçilerinin olmadığı farz edilirse, öncelikle deniz yolu ile taşınan cevher ihracat pazarı özel önem taşıyor. Az sayıda oluşan tekel, bu pazarın yapısı gibi diğer ana malzemelerden başka demir cevherine yön veren fiyat dinamiği ortaya çıkarmış. Demir cevheri, bakır, petrol ve geleceği olmayan pazar gibi önemli girdileri olan diğer ürün pazarlarından faydalanmıyor. Çelik üreticilerinin acil teslim için demir cevherini satın alabileceği mevcut spot piyasa bulunmaktadır. Ancak, hepsi görüşülmüş bir referans ile tanımlanmış kendi fiyatı üzerinden anlaşma temelli satılıyor. Teorik olarak görüşme üzerine kurulmuş fiyatlara sahip olmak her iki tarafın başarısı için en iyisidir. Genelde demir cevheri üreticilerinin ve büyük çelik fabrikalarının ilk tercihi, fiyatları görüşmeler üzerine ayarlamaktır. En üst alıcı ve satıcı bir kez fiyatları ayarladığında, küçükten ortaya çelik fabrikaları ve madenci firmalar Nisan ayından Mart ayına sözleşme yılı için kendi sözleşmelerini sabitleyerek aynı şekilde hareket ederler.

Sert Görüşmeler ve Ateş Pahası Fiyatlar
Demir cevheri sözleşme görüşmeleri geçmiş pek çok yıldaki talep fırlaması gibi artarak tartışmalı hale geliyor. Talepteki ani artışın arakasındaki sürücü Çin’in çelik üretim kapasitesindeki ani büyümedir. Çin hariç son beş yılda dünya kazancının yaklaşık 3.5’ine karşı yıllık Çinli çelik üretimi yaklaşık 23 büyüdü. 2007 yılında Çin, toplam global çelik üretiminin yaklaşık 36’sına tekabül etti ve o yıl için 64’lük üretim büyümesinden sorumlu idi. Büyük ölçüde Çin’in çelik için büyüme isteğinin sonucu olarak dünya demir cevheri üretimi 2000 yılında 1 milyar tondan 2007 yılında yaklaşık 1.9 milyar tona büyüdü. Kapasitedeki bu ani çıkışa rağmen aynı zaman döneminde demir cevheri cezaları için fiyatları 386 arttırarak global tedariki ve talep dengelerini kırbaç sıkılığında bıraktı. Aslında 2008 sözleşme yılı görüşmeleri, birbirini izleyen altıncı rekor fiyat artışıyla sonlandı.

2008 Görüşmeleri Yeni Standarda Ayarlandı
2008 yılında, 2009 görüşmelerini muhtemelen etkileyecek bu yılki benchmark sisteminden farklılık gördük. Brezilyalı maden devi Vale, Şubat ayında Asyalı çelik üreticileri ile bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla 65 artışı kabul etti. Genel olarak BHP Billiton ve Rio Tinto gibi diğer demir cevheri üreticileri fiyat görüşmelerinde öncülüğü yapan Vale’yi izledi. Ancak, bu yıl Avustralyalı demir cevheri üreticileri hatta daha büyük artışı takip ederek trendlerini canlandırdı. Avustralyalılar, demir cevherini Avustralya’dan Asya’ya taşımak Brezilya’dan taşımaktan daha ucuz olma konusunu ve cevherlerinin nakliye primi hak ettiğini tartıştı. Genel olarak, çelik üreticileri cevher sevkıyatı için hesap ödemede çıkmazdadır. Asyalı çelik üreticileri istemeyerek mutabık kaldı ve iki firma 80’den fazla fiyat artışını kabul etti. O zamandan beri navlun fiyatları dikine ve büyük bir hızla düştü ve Vale şimdi Çinli üreticilerden daha fazla artış istiyor. Brezilyalı madenciler, cevherlerini Brezilya’dan Çin’e sevk etmenin artık çok maliyetli olmadığı ve Avustralyalı madencilerle aynı oranda fiyatlandırma hakkı kazanma konusunda tartışıyor. Bu esnada, Avustralyalı madenciler, benchmark sisteminden kaçmak için spot pazarda daha fazla demir cevheri satarak korkutuyor ve spot fiyatlara dayalı, düzenli fiyat ayarlamalarını kapsayan karma sözleşmeler düzenlemek için planlar kuruyor. Eski sistemden uzaklaşmak için, demir cevheri spot pazar fiyatları ile sözleşme fiyatları arasında farklılıkla yüzleşti. Geçen yıllarda hemen sevkıyat için spot fiyatlar benchmark fiyatlardan daha pahallı idi. Madenciler açıkça cevherlerini olabilecek en iyi fiyatla satmak istiyordu ve bu yüzden spot pazara daha fazla cevher satabilecekleri konusunda tartıştı. Elbette bizlerinde yakın zamanda gördüğü gibi spot fiyat, benchmark fiyatın altına inebilir. Avustralyalıların indirilmiş fiyatlara rağmen spot pazarda cevher satmaya devam etmek istemelerinin bir sebebi bu oyuncuları yüksek maliyet çalışmalarıyla iş dışına sürmek, ileride pazarı ve fiyatları elinde tutması durumunu sertleştirmektir. Vale kendi kısmı için şu ana kadar benchmark fiyatlandırma sisteminin sadık destekleyici olarak kaldı. Ancak, yıl ortasında benzeri görülmemiş fiyat artışı şeklindeki dengeli düşük navlun fiyat listeleri için ısrarı, benchmark yapısının inceliğini anlatıyor. Yıllık görüşmeler Ekim ayının sonunda başladığından demir cevheri benchmark sistemi için ana değişikliklerin hazırlık safhasında olabilir.

Daha Düşük Fiyatlar İleride

Peki, gelecek görüşmeler için akılda kalan nedir? Düşük çelik fiyatları, her iki taraf için de akılda kalacaktır. Dünya çapında her çeşit çelik için fiyatlar yakın zamandaki yüksekliklerinden dikine büyük bir hızla düştü. Cevap olarak, pek çok çelik üreticileri üretimi kesiyor. Örneğin, endüstri lideri Arcelor Mittal, bina envanter seviyelerine cevap olarak global üretimi 10 ile 15’e kadar düşürme planlarını göz önünde bulunduruyor. Rus ve Çin çelik üreticileri kendi indirimlerini duyurdu. ChinaâEuro™’nin en büyük çelik üreticisi Baosteel bu çeyrekte üretimini 10 azaltacağını raporladı. Çelik üretimi yavaşlaması ile demir cevheri için talebi zayıf hale getiriyor. Yakın zamanda Avustralyalı demir cevheri üreticisi Mount Gibson, bazı Çinli müşterilerin sevkıyatları ertelemeyi istediklerini kabul etti. Demir cevherinin spot fiyatları benchmark fiyatlarının altına düştü. Bu durumda çelik üreticilerinin, düşük demir cevheri fiyatlarıyla sonuçlanacağına inandığımız gelecek 2009 sözleşme yılı benchmark görüşmelerinde kontrolü ele geçireceği muhtemel görünüyor. Çelik üreticilerinin pazarlık etme gücüne eklemeyle, Avustralya doları ve Brezilya Reali, U.S. dolarına bağlı olarak hızla düştüğü gerçektir. Demir cevheri sözleşmelerinde para birimi U.S. dolar olduğundan üç büyük cevher üreticisi aslında kendi yerel para birimi cinsinden ifade ederek verdiği düşük işletme maliyetlerinden istifade edebilir. Biz, çelik üreticilerinin, şu anda madencilerin kendi cevherlerini üretmelerinin daha az maliyetli olacağı, daha yüksek cevher fiyatları için daha ileri oyma desteği konusunda etkileyici tartışabileceklerini düşünüyoruz. Bu faktörler akılda iken 2009 yılı için demir cevheri fiyatlarında bir düşüş tasarlıyoruz ve mevcut ekonomik yavaşlamanın derinliğine ve genişliğine bağlı olarak 2010 yılı için Amerika’da kendi kredi kartı alacak hesapları ile desteklenen dönen nitelikli sertifikalarda diğer bir düşüş olacağını düşünüyoruz. Tüm bu olanlardan sonra görüşmelerin gelecek turu geçen seferki gibi dramatik ve heyecanlı olacak ve biz onları yakından izleyeceğiz.

. . .

İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.