Egeli Sanayicilerden Bakan Fikri Işık'a Soru: Elektrik faturasında TRT payının işi ne Sayın Bakanım?
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Ege Bölgesi Sanayi Odası'nda meclis üyelerinin katılımıyla toplantı yaptı.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Ege Bölgesi Sanayi Odası'nda meclis üyelerinin katılımıyla toplantı yaptı.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Ege Bölgesi Sanayi Odası'nda (EBSO) meclis üyelerinin katılımıyla toplantı yaptı. EBSO Başkanı Ender Yorgancılar, 'TOKİ fabrika yapsın' önerisine destek veren Bakan Işık'a teşekkür etti. Yorgancılar, taleplerini şöyle anlattı: "Bize üretimi istihdamı artıracak yeni bir hikaye lazım. Siz bize bu heyecanı vereceksiniz, romanı biz yazacağız. Elektrik parasından TRT'ye pay verilmesini anlayamıyorum. Elektrik faturasında TRT payının işi ne Sayın Bakanım? İşadamlarına yeşil pasaport lazım… Teşvik sistemini çözmeniz lazım. Çünkü İzmir'deki fabrikaların büyük bir kısmı Manisa'ya taşınıyor. Sizden istediğimiz komşu ilimizin OSB'sine ne veriyorsanız bizim OSB'lerimiz dolana kadar bize de verin. Verin ki yüzde 15 olan işsizliği aşağı çekelim."
Af mı Yapılandırma mı?
Bakan Işık ile Yorgancılar arasında vergi borçlarının yapılandırılması konusunda esprili atışma yaşandı. Yorgancılar, "Vergi affı deyince Bakan Işık oturduğu yerden 'Af değil yapılandırma' dedi. Yorgancılar da, "Yapılandırma demek af demek. Bir insan gününde ödese yapılandırmaya ihtiyaç duyar mı? Ödememiş ki aftan yararlanmış" dedi. Bu sözler Bakan Işık'la birlikte meclis üyelerinin gülmesine neden oldu.
Baretini Takmak İstemeyenler Fazla
EBSO Meclis Başkanı Salih Esen, Türkiye'nin yeni bir icra iflas Yasası'na ihtiyaç duyduğunu belirterek, bu yıl Türkiye'de 17 bin şirketin iflas edeceğinin söylendiğini ifade etti. Esen, iş güvenliğinin önemine değinerek, bu konuda şu yardımı istedi: "İş güvenliğinin kapsamı işçinin kapısının önünden kapısına önüne kadar olan süreci kapsıyor. Yemek ve paydos süresinde oluşa da iş kazası kapsamında. Bir arkadaşım aradı diyor ki 'ben iş güvenliği konusunda yetki verecek kişi, uzman ve kuruluş bulamıyorum.' Elbette iş kazalarını kimse istemez ama ne kadar gayret sarf edersek sarf edelim işyerinde baretini kullanmak istemeyenler o kadar fazla ki. İş Kanunu'nun sınırlarının yeniden çizilmesi gerekli..."
Teknoloji Ürünü Üretin, Teşviği Alın
Bakan Işık, "Komşu kente verdiğiniz desteği bize de verin" dediği sanayiciden teknolojik ürün üretmesini istedi. Işık, şöyle konuştu: "Siyasetçi konuşmayı sever biz de siyasetçiyiz. Bu bakanlık öyle bir bakanlık ki en az konuşmak kadar hatta daha fazla icraatın yapılması gereken bir bakanlık. Bu ülkenin gerçek kahramanı sanayicilerdir. Yüksek teknolojili ürün üretmek için en önemli şart nitelikli insandır. Yüksek teknolojili ürün üreten her sanayiciye her girişimciye Türkiye'nin neresinde üretirse üretsin 5'nci bölge teşviği vereceğiz. Bunu hayata geçirdiğimiz zaman İzmir'in bize 'komşu il teşviği ver' demeye ihtiyacı olmayacak. Stratejik yatırım olmasına gerek yok 500 bin dolarlık yatırıma da teşvik vereceğiz. Bu yatırımlar OSB'de yapılırsa bir üst destekten yararlanacak. Ben inanıyorum ki bu İzmir'in derdine çare olacak. Bir ürünün tasarımını kendiniz yaparsanız onun fiyatı katlanıyor. Markalaşmak için tasarım. Tasarım ofislerine de destek vereceğiz."
Türkiye'de İşçisizlik Sorunu da Var
Bakan Işık, Türkiye'de işsizlik kadar iş arayanların da olduğunu belirterek, sorunun 28 Şubat sürecinde imam hatip liselerinin önünü kapatmak için meslek liselerinin kapatılmasından kaynaklandığını öne sürdü, Işık, şöyle konuştu: "Türkiye'de işsizlik bir de işçisizlik sorunu var. Bir tarafta iş bulmayan gençler var diğer tarafta aradığı elemanı bulmayan sanayiciler var. Bu sürdürülemez bir durum. Bunun da temel sebebi var. 28 Şubat sürecinde imam hatiplerin önünü kapatacağız diye tüm meslek liselerinin önün kapatılınca hiçbir aile çocuğunu meslek lisesine gönderemedi. Bugün bakanların çoğu Endüstri Meslek Lisesi mezunu... Hala öğrenciler puan yüzdesine göre tercih yapıyor. Aynı geminin içindeyiz gemi su alırsa sen ben kalmaz. Bu rekabet çağında yanlış yapma lüksümüz yok."
Bakan Işık, adrese teslim ihalenin önüne geçeceklerini belirterek, "Bunun önüne geçiyoruz. Özellikle teknolojik ürünlerde bakanlığımız şartnamelerin taşıyacağı özellikler konusunda tebliğ yayınlayacak" dedi.
Kamu Binalarını Ve Arazilerini 30 Yıl Süreyle Sanayiciye Satacağız
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, kamu arazilerinin ve binalarının 30 yıl süreyle yatırım yapacak sanayiciye satılabileceğini belirterek, şöyle konuştu: "İsterseniz kirasını ödeyin isterseniz 30 yıl mortgage sistemi ile size satalım. Kalkınmada öncelikli bölgelerde biz zaten arsayı bedava veriyoruz, ama hala yatırımcıyı tam çekemiyoruz. İzmir İstanbul Kocaeli gibi merkezlerde de 500 bin dolar maliyeti göze alıp sanayici yatırım yapmak istiyor. Bu bizim görevimiz. Özem çözümler üretmek zorundayız. Bunu yaptığımız zaman şunu sağlamış olacağız. Sanayicinin elindeki sermaye makine teçhizata kalsın. İstiyoruz ki sanayici arsayı aldı fabrikayı yaptı 'para bitti' demesin. Kalan parasını makine teçhizata ayırsın. Banka kredisine girmeden mümkün olduğu kadar tekerleğini döndürsün."
Baretini Takmayan İşçiyi Tazminatsız Atabileceksiniz
Bakan Işık, sanayicinin 'İşçi baretini takmıyor' yönündeki şikayetine yanıt verdi. Bakan Işık, TBMM'ye yakında gelecek olan yasa ile işverene baretini takmayan işçiyi tazminatsız işten çıkarma hakkı tanındığını açıkladı. Işık, şöyle konuştu: "Baretini kullanmaktan imtina eden, iş güvenliği kurallarına uymayan işçi tazminatsız işten atılacak. Popülist çalışmıyoruz, tek taraflı yaklaşmıyoruz. İşçi de bizim işveren de. Kim hata ve yanlış yapıyorsa bedelini ödemeli. Uyardınız baretini takmadı. 17. maddeye göre tazminatsız işten atabilirsiniz. Sanayi iyi bir noktaya geliyor. Bu riskleri alamayız."
Türkiye Mutlaka Nükleer Santral Yapmalı
Bakan Işık, Türkiye'nin nükleer santral yatırımlarını hayata geçirmesi gerektiğini ileri sürüp konuşmasını şöyle tamamladı: "Yeşil üretimden taviz vermiyoruz, ama nükleer enerjiyi savunuyoruz. Türkiye'nin üretimden başka şansı yok. Kimse bir saatlik elektrik kesintisine tahammül edemiyor. Güney Kore, 20 nükleer santrali okyanusun kenarına dizmiş. Türkiye'de iki nükleer santral kararı aldık hayata geçireceğiz kıyamet kopuyor. Türkiye mutlaka nükleer santral yapmalı. Bunu yaparken de çevreye azami özeni göstermesi gerekiyor. Hoyratlık da çok yanlış ama çevre diye de tüm yatırımları askıya alacak mantık da yanlış."
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.