Hakan Baştuğ; ÇSM Olmak Sadece Fason Hizmet Anlayışı ile Finanse Edilecek Bir Statü Değil
Baştuğ Sac Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Baştuğ ile gerçekleştirdiğimiz röportajda Türk demir çelik sektörünün yakın zamanda tanıştığı Çelik Servis Merkezleri hakkında konuştuk. Baştuğ; Çelik servis merkezi olmanın uzun soluk bir iş olduğuna dikkat çekti.
Sorularımıza geçmeden önce kendinizden ve firmanızdan kısaca bahseder misiniz? Baştuğ Sac Sanayi; Merkezi Payas/Hatay olmak üzere; Türkiye çapında, başta sanayici, imalatçı, tüccar ve mühendislik firmalarından oluşan geniş bir portföye hitap eder. Hem fason üretimler hem de talepler doğrultusunda satış ve hizmet vermeyi taahhüt eder. Yassı Çelik Sektöründe uzmanlaşmış kadrosu ile verilen hizmetlerde kalite ve verimlilik temeldir. Farlılık oluşturmak adına yapılan teknik yatırımlarda kapasite; pazar gereksinimlerinin üzerindedir. Baştuğ Sac Sanayi, ticari faaliyetleri geçmiş yıllara dayansa da tesisleşme tam olarak Kasım 2011’de faaliyete geçti. 2006 yılında inşaat demiri satışı ile başlayan çelik sektörü içindeki yerimizi bugün yassı çelik servis merkezi ile zenginleştirip, gerek müşterilerimiz adına fason üretim, gerekse öz kaynaklarımızla tedarik ettiğimiz ürünlerin satışı ile pazarda yeni bir oyuncu olduk. Farklılık oluşturabilmek için de Dörtyol bölgesinde hala ilk ve tek olan; 2500 mm genişliğinde ve 25 mm et kalınlığında boy açma kapasitesine sahip makina sadece bizim tesisimizde mevcut. Baştuğ Sac Sanayi; insan ilişkilerine önem veren, dürüst, gelişime açık, sürekliliği ve verimi temel kaideleri edinmiş, pazar gereksinimlerini takip eden, kurumsal hedefleri ile örtüşmüş bir ekip ile teşekküldür.
2011 yılında Çelik Servis Merkezi olarak hizmet vermeye başladınız ve kısa sürede sektörün önemli oyucularından biri olmayı başardınız. Bu başarıyı nasıl yakaladınız? Sizin de söylediğiniz gibi biz bir Çelik Servis Merkeziyiz. ÇSM’ler hizmetlerine katma değer yaratabilmeleri için üretici ve son kullanıcı arasında önemli roller üstlenebilir. Bölgemiz dahilinde bulunan ÇSM’ler çoğu tüccar ile faaliyetlerine devam ediyorlar. İmalatçı bir firma vadeli malzeme talebinde bulunduğunda bir tüccar gibi davranmak zorundasınız. Haliyle güçlü finansman dengesi şart... Diğer yandan ÇSM olabilmek için yaptığınız yatırımı da düşünürseniz tesisleşme sürecinde ortaya koyduğunuz efor kadar ekstra bir efor sarf etmeniz gerekiyor. ÇSM olmak sadece fason hizmet anlayışı ile finanse edilecek bir statü değil. Düzenli ve kaliteli stok bulundurmak, piyasa dinamikleri ile satışta rekabetçi olmak gibi zorunluluklar var. Uzun soluklu bir iş…
Neticede üstlendiğiniz vazife, “Sanayici bir müteşebbis durumuyla pazarlama açısından kuvvetli bir tüccar kifayetini beraber icra etmek” durumudur. Bir başarı varsa bu denge üzerine kurulan esaslardan kaynaklanır.
Halihazırda üretim kapasitenizden ve makine parkınızdan bahseder misiniz?İleri teknoloji ile teşekkül; 3,00 mm - 25,00 mm et kalınlıkları arasında; 2500 mm çapa kadar rulo açma / boy kesme hattı ile bölgesinde en yüksek kapasiteli boy kesme tesisidir. Boy ölçüsü talep dahilinde arzu edilen üretimleri reailize eder. Müşteri talebi ile şekillenen fason üretimin yanı sıra depolama, iç nakliye ve satış hizmetleri de verilmektedir. Satış sürecinde talep edilen kalite değerlerine uymayı taahhüt eder. Makina Parkında bulunan; 0,30 mm/1,00 mm et kalınlıkları arasında; 1250 mm genişliğe kadar Sinüs Oluk ve Trapez (27/200 Form) hattı ile gerek boyalı ve galvanizli ürün satışı, gerekse bu ebatlarda müşterileri adına fason üretim yapacak teknik yeterliliğe haizdir. Trapez formlarda tamamlayıcı unsur olarak “Mahya” üretimi de yapılmaktadır.
Türkiye’de Çelik Servis Merkezleri henüz yeterince yaygınlaşmadı. Sizce Türkiye’deki ÇSM’lerin sayısı ve sunmuş oldukları hizmet/ürün kaliteleri yeterli mi?Bizim gözlemlediğimiz şudur; yerli yassı çelik üreticilerin hepsinin piyasa gereksinimleri üzerinde ÇSM’leri zaten var, ayrıca bizim gibi tesislerin sayısının az oluşu yanıltmasın. Çünkü bizce pazar talebinin üzerinde kapasiteye “toplamda” sahibiz. Ama kalite konusunda kat edilecek yol her zaman vardır ve önü açıktır.
ÇSM’lerden ürün temin eden kullanıcı firmalar, kalite ve doğru ürün bilincine sahip mi? Bu bağlamda standartların altında hizmet veren ÇSM’ler nedeniyle rekabette sorun yaşıyor musunuz?ÇSM’lerin hem alıcı tarafından hem de hizmet sunduğu son kullanıcı tarafından yansıtılan beklentilere cevap verirken, malzeme alım satımında yaşadığı zorluklara bakarsak, zamanlama, ürün çeşitliği ve finans temel sorunlardır. Yassı çelikte ebat kadar kalite derecesi çeşitliliği var. Tüm bu detaylara zamanında teslimat için zamanında stoklama eklenirse ciddi bir finansman zorunluluğu doğuyor. Genelde ülkemizin mizacı ile gelişen ticari dostluklar tahsilatta sizi zorlayabiliyor.
ÇSM’lerin genel duruşu açısından şu konuya da değinmek isterim; fason hizmet verdiğiniz müşterilere, rekabetin adına dip ya da maliyet/işçilik fiyatına fason kesim fiyatlandırmaları ki bu tesis yapısına zarar veren bir tavizdir. Diğer yandan, ciddi kur dalgalanmaları vadeli satış politikanızı derinden etkileyen bir unsur. Son olarak da dengeleri dönem dönem bozabilen ebatsız üretimler ve ithal menşeili ürünler bizlere sıkıntı yaşatabiliyor.
ÇSM’lerde dikkat edilmesi gereken unsurlardan biri sürekli olarak aynı kalitede ürünü, aynı kalitede işleyip müşteriye sunabilmektir. Baştuğ Sac olarak bu konuya yaklaşımınız nedir?Birlikte çalıştığımız tüm iş ortaklarımıza her zaman birkaç konuyu çok sık vurguladık: Dürüstlük, kalite, zamanında teslimat ve süreklilik… Biz bunları beraber yapalım diyoruz şimdide… Bir olalım, birlik olalım. Özellikle Hatay Bölgesi’nde ve paralel olarak Osmaniye Organize Sanayi Bölgesi’nde yatırımları olan veya devam eden ÇSM’lerin, ticaretlerine gereken kârlarla devam edebilmeleri için rekabet adına dip fiyat politikalarından vazgeçmelerini ve kaliteden taviz vermemelerini iletmek isterim.
2012 yılı gelişmiş ülkelerin ekonomik zorluklar yaşadığı bir yıl oldu. Nispeten Türkiye’de bu durumdan etkilendi. Firma olarak siz 2012 yılını nasıl geçirdiniz?Fiyatlar ve talebe baktığımızda 2012 başındaki fiyat-lar ile 2012 sonu arasında yer yer 100 dolara yakın fark vardı. 2012’de sürekli bir gerileme ve belirsizlik durumu hasıl oldu. Bu son kullanıcının gün içinde her ürün için ayrı fiyat sormasına neden oluyordu ki, proje aşamasında bir işe fiyat teklif etmek isteyen müşteri tedirginlik yaşadığı için projeyi almaktan çekiniyordu. Fiyatların dip yaptığı kanısı vardı ve uzun vadeli finansman gerektirecek tüm projeler askıda kalıyordu. 2013 hızlı başladı. Fiyatların hızlı yükseldiği süreç, Ocak 2013’de kendindi iyice hissettirdi. Yalnız volatilitenin yönü negatif ya da pozitif olsun fark etmez sıkıntılı bir hal... Yükseliş trendinde sattığınız malı yerine koymak zorlaşırken tonajınızı, düşüş trendlerinde tonajınızı korurken kârlılığınızı kaybediyorsunuz. Maalesef, ÇSM olarak yaşadığımız sert geçişleri müşterilerimize direk yansıtma şansınız yok. Sürekliliği olan müşterilerinize bunu daha yumuşak yansıtmak zorundasınız.
2013 yılında piyasaların daha iyi olması bekleniyor. Bu görüşe katılıyor musunuz?Açık konuşmak gerekirse 2013 yılının ilk çeyreğinden neler beklediğimi 2012 sonunda sorsaydınız; 2012’nin bütününden farklı olmaz derdim. Ancak, yaşan son dip fiyat seviyelerinden Ocak 2013 fiyatlarına artış süreci Mart – Haziran dönemini belirsizliğe itiyor gibi. Reel maliyetler ya da pazar bütünü dengesi henüz oturmamış görünüyor. Ümit ederim ki, 2008 dönemini bir daha yaşamaksızın istikrarlı ticarete imkân verecek gelişmeler olsun. Tabii bunda biz ÇSM’lerden öte yerli büyük çelik üreticilerine çok önemli görevler düşüyor.
Kısa ya da uzun vadede hayata geçirmeyi düşündüğünüz projeleriniz var mı?2013 bizim için pazar dinamiklerini gereksinimlerini yakından takip edeceğimiz yeni bir yıl olacak. Malumunuz yerli büyük üreticilerin Çelik Servis Merkezi olarak yeni teşebbüsleri bu yıl faaliyete geçecek. Bu da rekabeti daha da arttıracak, unutmayalım ki tekelleşen sektörlerde, yeni yatırımlar ya da Ar-Ge faaliyetleri pek olmaz.
Hali ile rekabetten kaçıyor değiliz. Aksine içindeyiz ve varız. Tesisleşme adına yeni iştiraklerimiz elbette olacak. Faaliyetlerimizi de bu minvalde paylaşacağız.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.