İSO Halka açılacak şirketlere destek istedi.
Şirketlerin de halka açılmaları için teşvik edilmesini istedi. Teşviklerin yanında kayıt dışılıkla mücadele edilmesini, kurumsallığın yayılmasını da istedi.
Şirketlerin de halka açılmaları için teşvik edilmesini istedi. Teşviklerin yanında kayıt dışılıkla mücadele edilmesini, kurumsallığın yayılmasını da istedi.
Şirketlerin de halka açılmaları için teşvik edilmesini istedi. Teşviklerin yanında kayıt dışılıkla mücadele edilmesini, kurumsallığın yayılmasını da istedi.
İSO Nisan ayı Meclis Toplantısı'nda konuşan Küçük, sermaye piyasasına yapılan yatırımların getirilerini ve ülke ekonomisine katkılarını değerlendirdi. Ekonomik büyümenin halka açılan şirketler bağlamında karşılığını bulamadığından şikâyet eden Tanıl Küçük, şöyle dedi:
"İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'ndaki (İMKB) şirket sayısı aşağı yukarı aynı seviyede kalmıştır. Yıllar itibarıyla oynamalar olsa da, 1000 büyük sanayi kuruluşumuzun, yaklaşık yüzde 85'i hala borsada işlem görmemektedir. Diğer taraftan, türev ve fon piyasamız küçüktür. Sermaye piyasamız gelişmeden, finansman, yatırım, kalkınma sorunlarımızın çözümünde yeterince mesafe alınamayacaktır. Sermayenin tabana yayılması için, şirketlerimizin ucuz finansman imkânına kavuşması, yatırımların, istihdamın artması için sermaye piyasalarımızın gelişmesi gerekmektedir."
Bu çerçeve son dönemde yaşanan gelişmeleri 'sevindirici' diye niteleyen Küçük, "Bu konuda mutlak bir fikir birliği oluşmuş, daha da önemlisi, sermaye piyasası kurulumuzun, İMKB'nin öncülüğünde bu konuda somut bir irade de ortaya konmuştur. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği bu sürecin bir parçasıdır. Buradaki gelişmeleri memnuniyetle izlemekteyiz. Nitekim şimdiden meyveler alınmaya başlamıştır. Halka arz edilen şirket sayısında ümit verici bir kıpırdanma hissedilmektedir. Finans piyasaları ve reel sektör ekonominin, birbirini tamamlayan, ayrı düşünülemeyecek iki ayağıdır. Birinin gelişmesi diğerini de olumlu etkileyecektir." diye konuştu.
Bununla birlikte ABD kaynaklı küresel krizin merkez üssünde, finans sektörünün yer aldığına dikkat çeken Tanıl Küçük, şöyle konuştu:
"Kriz döneminde, finans sektörümüzün derin olmaması, sığlığı, ürün çeşidinin az olması, koruyucu etkenlerden biri olarak gösterilmiştir. Şimdi, finans sektörümüzü derinleştirmeyi, sermaye piyasalarımızı geliştirmeyi hedeflediğimiz bu dönemde yapılması gereken, küresel piyasalarda yapılan yanlışların iyi izlenmesi ve ders çıkarılmasıdır. Basit ama etkili denetim mekanizmaları kurulabilmelidir."
"SANAYİCİ İSTİHDAMI KORUMAK İÇİN DESTEĞE MUHTAÇ"
Sözü istihdam sorununa getiren İSO Başkanı Tanıl Küçük, reel sektördeki küçülmenin işsizliğin artmasına neden olduğunun altını çizdi. Küçük, "Son krizde işsizlik oranları yüzde 14'leri gördü. Daha vahimi, 2009 yılında, tarım dışı işsizlik oranı yüzde 17,4 ve genç nüfusta işsizlik oranı yüzde 25'tir. İşsizlik ve istihdam cephesinde, dikkat çekici bir gelişme de 2009 yılında istihdamı bir önceki yıla göre azalan tek ana sektörün sanayi olmasıdır." dedi.
Sanayicinin yeni istihdam bir yana, mevcut istihdamlarını korumak için desteğe ihtiyaç duyduğunun altını çizen Küçük, iş dünyasının istihdam konusunda sorumluluğunu yerine getirme gayreti içinde olacağını bildirdi. Tanıl Küçük, "İş dünyası olarak, bizim görevimizi en iyi şekilde yerine getirmemiz, iktidarın yatırımı, üretimi ve istihdamı destekleyen koşulları yaratmasıdır." şeklinde konuştu.
Nisan ayında, imalat sanayinde kapasite kullanım oranının, geçen yılın aynı ayına göre 11,9 bir önceki aya göre de 4,3 puan artarak yüzde 72,2 olduğuna işaret eden Tanıl Küçük, "2008'in kasım ayından bu yana, 17 ay aradan sonra, kapasite kullanımında ilk defa yüzde 70 sınırı aşılmıştır. Bu, ümit verici bir gelişmedir. Diğer taraftan reel kesim güven endeksi, nisan ayında, geçen yılın aynı ayına göre 33,7 puan artarak 118,8 seviyesine çıkmıştır. Bu gelişmeler, ekonomideki, üretimdeki toparlanma eğilimini desteklemesi bakımından önemlidir, olumludur." ifadelerini kullandı.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.