Mustafa Erkan: Sektörde Birçok Önemli Yatırımlara Ve Projelere İmza Attık”
1997 yılından bu yana Türkiye’nin önde gelen firmalarının resmi tedarikçiliğini yaparak sektöre adım atan ve sektördeki yerini korumaya devam eden Era Teknik Proje Mühendisi Mustafa Erkan sektöre ilişkin sorularımızı yanıtladı.
1997 yılından bu yana Türkiye’nin önde gelen firmalarının resmi tedarikçiliğini yaparak sektöre adım atan ve sektördeki yerini korumaya devam eden Era Teknik Proje Mühendisi Mustafa Erkan sektöre ilişkin sorularımızı yanıtladı.
Sorularımıza geçmeden önce kendinizden kısaca bahseder misiniz?
1983 Muğla doğumluyum. Lisans eğitimimi Elektronik Mühendisliği, yüksek lisans eğitimimi de Endüstri Mühendisliği üzerine yaptım. 2008 yılından bu yana da Era Teknik’te Proje Mühendisi olarak görev yapmaktayım.
Firmanızın bünyesinde hangi faaliyetler gösteriliyor, müşterilerinize hangi ürün ve hizmetleri sunuyorsunuz?
Era Teknik kurulmuş olduğu ilk yıllarda Türkiye’nin önde gelen firmalarının resmi tedarikçiliğini yapmaktaydı. Fakat 2000’li yılların ortasından itibaren sırasıyla Proxitron, Secatec, Givi Misure, Astech, Sirena ve Hübner Giessen gibi birçok Alman ve İtalyan şirketin Türkiye temsilciliğini alarak pazarda yerini sağlamlaştırmıştır. Bugün temsilciliğini yapmış olduğumuz markaların ürün bazında projelerini oluştururken, diğer yandan da satış ve satış sonrası desteğini sağlamaktayız. Ürün çeşitlerimizi oluştururken daha çok tecrübe sahibi olduğumuz demir çelik sektörü üzerine yoğunlaşıp, bu sektöre uygun marka ve ürünler seçmeye özen gösterdik. Bu ürünleri indüktif ve kapasitif sensorlar, lazer mesafe sensorları, enkoderler, uyarı ikaz lamba ve kornaları olarak sıralayabiliriz.
Sektörünüzün içinde bulunduğu genel durum ve pazarın geleceği hakkında neler düşünüyorsunuz?
İçinde bulunmuş olduğumuz sektör tamamen üretime dayalı bir sektör olduğundan piyasalardaki en küçük aşağı ya da yukarı hareketlilik bizlerde etkisini daha şiddetli göstermektedir. 2008 yılında yaşamış olduğumuz krizden sonra sektör hızla toparlanmaya başladı ve 2011 yılının son çeyreğine kadar da yükselişteydi. Geçen bu süre içerisinde biz de Era Teknik olarak sektörde birçok önemli yatırımlara ve projelere imza attık. Ancak 2011 yılının son çeyreğinde yaşanan durgunluk doğal olarak bizi de etkiledi ve projelerimizi geçici olarak askıya almak zorunda kaldık. Sektörümüzde en az yerli sermaye kadar yabancı sermaye de bulunmaktadır. Dolayısıyla ülkeler arasındaki ekonomik sınırlar kalkmış olduğundan, dünyanın diğer ucunda meydana gelecek herhangi bir ekonomik dalgalanma, anında bizim sektörümüzü de etkilemektedir. Ancak global ekonominin anlık etkilerini bir yana bırakırsak sektörün geleceğinden son derece umutluyum.
Piyasalardaki rekabet ortamı hakkında neler düşünüyorsunuz?
Benim kişisel düşüncem rekabetin sürekli artırılmasından yanadır. Rekabetin artması demek tüketicinin daha çok bilinçlenmesi demektir. Tüketicinin bilinçlenmesi de üretici de itici güç oluşturur ve bu da üretimin kalitesi artarken, fiyatların mümkün olduğunca aşağı çekilmesi demektir. Bugün Avrupa menşeli birçok firma ülkemiz pazarı için özel rekabet stratejileri geliştirmekte ve mümkün olduğunca pastadan pay almak istemektedir. Tabi diğer yandan karşılarında da ucuz insan gücünü her daim çok iyi kullanan uzak doğu ürünleri ve yerli ürünlerimiz bulunmaktadır. Avrupa menşeli ürünler aynı kalitede fiyat düşürmeye çalışırken, rakipleri de aynı fiyatta kalite yükseltmeye çalışmaktadır. Sonuç olarak bu durum da tüketiciye olumlu yansımaktadır.
2011 yılını geride bıraktık. Bu sene firmanız açısından nasıl geçti, 2012 yılından neler bekliyorsunuz?
2011 yılının ilk üççeyreğinde Era Teknik adına olumlu gelişmeler yaşandı diyebiliriz. Ülke genelinde ve yakın pazarlarda birçok önemli projeyi hayata geçirirken, firmamız adına birçok stratejik planlamayı da tamamlamış olduk. Ancak 2011’in son çeyreğinde meydana gelen resesyon bu planlarımızı biraz ertelememize sebep oldu.
2012 yılının geri kalan kısmında da çok farklı bir değişiklik olacağını düşünmüyorum. Yani uzun vadeli planlar yerine, kısa vadeli planlara biraz daha önem göstermeliyiz.
Kısa ve uzun vadede hayata geçirmeyi düşündüğünüz projeleri bizimle paylaşır mısınız?
Kısa vadede ülke içerisinde farklı birçok projemiz olacak. Era Teknik olarak tüm Türkiye’ye ulaşmak istiyoruz. Bu hedefimizi gerçekleştirmek için orta ve küçük ölçekli işletmelere daha çok önem vereceğiz. Uzun vade de ise Era Teknik olarak ülkemiz açısından çok önemli olan, farklı bir sektöre de giriş yapmak istiyoruz. Tabi ki şu an sadece planlama aşamasında olduğumuz için daha fazla bilgi veremiyorum.
Son olarak AB ülkelerindeki ekonomik krizi, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik durumu ve ülke sanayisinin geleceği hakkındaki düşüncelerinizi bizimle paylaşır mısınız?
Ülke olarak artık krizde nasıl ticaret yapılacağını öğrenmiş bulunuyoruz. Tabi ki bu İspanya, Yunanistan, İtalya gibi Avrupa ülkelerinde boy gösteren ekonomik krizin bizi etkilemeyeceği anlamına gelmez. Ancak yaşamış olduğumuz 2008 krizinden sonra artık atacağımız adımları çok iyi biliyor ve buna göre stratejik kararlar alabiliyor durumda olmamız ve hatta ülke olarak artık bu kriz ortamından kazançlı çıkmayı da öğrenmiş olmamız gerekli. AB ülkelerinde meydana gelen ekonomik kriz 2012 yılının biraz yatay seviyede geçmesine neden olacaktır. Çok büyük bir dalgalanma olacağını düşünmüyorum. Tabi ki bu durum uzun vadeli planlarımızı en azından şimdilik 2012 yılsonuna kadar ertelememize neden olacaktır.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.