SESEMÂ?10, sanayicileri ve üniversite öğrencilerini bir araya getirdi

Yıldız Teknik Üniversitesi, Kimya- Metalürji Fakültesi konferans salonunda, A- 305 Mühendislik Kulübü Metalürji ve Malzeme Mühendisliği öğrencilerinin, bu yıl ilkini düzenlediği SEKTÖR SEKTÖR MALZEME’10 etkinliğinde çeşitli sektörlerden firmalar bir araya getirildi. 20-21 Mayıs 2010 tarihlerinde gerçekleştirilen organizasyonda ETİ MADEN, FORD OTOSAN, ÇANAKKALE SERAMİK, TİRSAN, META-MAK, AKEL KİMYA ve COŞKUN HADDECİLİK gibi öncü firmaların katılımıyla, öğrencilerin sektörlerle ilgili kafalarındaki sorulara cevap bulmaları ve üniversite - sanayi işbirliğinin ne denli önemli olduğu vurgulandı. Sektör çalışanlarını, akademisyenleri ve üniversite öğrencilerini bir araya getiren organizasyonda sektörlerin ve firmaların dünü, bugünü ve yarını hakkında bilgi paylaşımı gerçekleştirildi. 

Tamamen bir öğrenci organizasyonu olan SESEM’10, genç mühendis adaylarının gelecekte çalışmayı düşündüğü sektörleri tanımasını ve geleceğe daha emin adımlarla yaklaşmalarını amaçlıyordu. 

Etkinlik, Yıldız Teknik Üniversitesi öğretim görevlilerinden Prof. Dr. Zeki Çizmecioğlu’nun açılış konuşmasıyla başladı. Z. Çizmecioğlu; ülkemizde genç nüfusun fazla olması nedeniyle üretimde gençlerin daha çok rol alması gerektiğini, AR-GE çalışmalarında sanayicilerden daha çok destek beklediklerini vurgulayan bir konuşma yaptı. 

Eti Maden İşletmelerinden Maden Mühendisi, Planlama Müdürü Ali Balcı; Eti Maden İşletmelerinin, dünya bor pazar payı dağılımında büyük bir paya sahip olduğuna, bor madeninin madencilik-metalürji ve kimyadaki yerine ve borun cam, seramik, tarım, deterjan ve diğer kullanım alanlarına değinerek gençlere bor alanında yapılan çalışmaları ve Türkiye’nin bu konuda çok önemli bir potansiyele sahip olduğunu, bunun için yapılacak olan çalışmaların daha da arttırılacağını aktardı. 

Daha sonra otomotiv sektöründe önemli bir yere sahip olan Ford Otosan’ın Ürün Geliştirme ve Tasarlama Mühendisi Bahadır Koç, dünyayı değiştiren makine olan otomobilleri ve Otosan‘ın 1959’dan beri Türkiye’nin ilk otomotiv şirketi olduğunu, yapılan çalışmalar sonucu Ford – Koç işbirliğiyle üretimlere devam edildiğini belirtti. Ticari araç üretimi yapan Ford Otosan’ın 2009’daki krize rağmen pazar payını daha da arttırarak ihracatta önemli rol aldığını da ekledi.

 Ayrıca mevcut projelerdeki ürün geliştirme çalışmaları, gelecek projelerin çalışmaları ve yeni ürün geliştirme çalışmaları Avrupa ve Türk Mühendisleri tarafından beraberce yürütülmekte olduğunu, gençlere Ford olarak her zaman büyük destek verdiklerini kaydetti. 

SESEM’10 etkinliğinde yer alan bir diğer önemli otomotiv firması da Tirsan Kardan’dı. Tirsan Kardan‘dan Makine Mühendisi İsmail Aliyev , öncelikle otomotiv parçalarında Türkiye'de hemen hemen tüm ve dünya çapında daha birçok OEM ve OES  firmalarının tedarikçisi olduklarını ve Tiryakiler olarak Türkiye'de bu sektörde en büyük payı aldıklarını belirtti. Tirsan Kardan üretimindeki ürün kalitesini günün teknolojisini kullanarak sürekli geliştirdiklerini, yapılan AR-GE çalışmalarıyla bunu destekleyen bir firma olduklarını söyledi. 

Etkinlikde yer alan bir diğer kuruluş da Türkiye’de seramik sektörünün başarılı temsilcilerinden biri olan Çanakkale Seramik’ti. Metalurji Malzeme Yüksek Mühendisi Ali Küçük, hoş ve sıcak bir sunumla öğrencilere sektördeki gelişmeler ve dünyadaki durumu hakkında, başta İtalyan üreticiler olmak üzere, yurtdışına yapılan yatırımların artmakta olduğu, global oyuncu olarak hareket eden üreticiler oluştuğu, enerji maliyetlerinin arttığı, ekonomik krizle birlikte taleplerin daraldığı, Çin, Hindistan, İran ve Mısır’ın artan gücü gibi konulara değinerek dinleyicilerle değerli bilgilerini paylaştı. Son olarak Kaleseramik’in enerji verimliliği, atık yönetimi ve geri dönüşümü projeleriyle doğaya önem veren bir kuruluş olduğunu da belirterek konuşmasını tamamladı. 





Mühendislik alanlarında inovasyon ve girişimcilik, kendini geliştirebilmek adına çok önemli iki ölçüttür. Bunun en güzel örneğini Akel Kimya kurucusu Mert Akel’in yaşam öyküsünde bulabiliriz. Günümüzde gençlerin mezun olduktan sonra iş bulamama korkusuna karşın kısa sürede gerçekleştirdiği projelerle bu konuyla başa çıkan Mert Akel girişimciliğin önemini vurgulayarak piyasaya karşı genç mühendis adaylarını yüreklendirdi. 

Kalite kontrolün önemli uygulamalarından biri olan Tahribatsız Muayene ve uygulama alanları konusunda tecrübelerini aktaran Meta-Mak firmasından Tahribatsız Muayene Uzmanı, Metalürji Mühendisi Tolga Erbay, öncelikle uygulamanın yaygın olarak İmalat ( Döküm- Dövme- Kaynaklı imalat (Boru ve basınçlı kap) - Otomotiv-Servis (Tahribatsız muayene hizmeti veren servis ve gözetim firmaları) - Enerji ve Ulaşım (Havacılık, tersaneler ve demiryolları) sektörlerinde kullanıldığından bahsetti. Bunlara ek olarak gençlerin hedeflerine ulaşmak için sadece üniversitede aldıkları eğitimle sınırlı kalmamaları ve ilgili oldukları alana yönelmeleri gerektiğini vurgulayarak iş hayatında daha mutlu ve başarılı olunabileceğinin altını çizdi. 

Demir çelik sektörünün önde gelen firmalarından Coşkun Çelik’in Satış ve Pazarlama Müdürü, Metalürji ve Malzeme Mühendisi Cem Tevfik İpekçi ise demir çelik sektörünün Türkiye’de yeni yapılandığı dönemleri, Karabük ve Ereğli Demir Çelik Fabrikaları’nın kuruluş dönemlerini ve kapasitelerini, sonrasında demir çelik üretiminin ülkemizde bugünlere nasıl geldiğini öğrencilerle paylaştı. Hem yassı hem de uzun mamul üretimi hakkında önemli bilgiler veren İpekçi, sektörün sorunlarını da masaya yatırdı. “Ülkemizde 2009 yılında 12.013.709 ton demir çelik ürün ihracatına karşın 7.941.716 ton ürün ithalatı gerçekleştirilmiştir. İthalatı en çok yapılan ürün grubu yassı ürünler olup, ihracatta ise kapasite ve üretim artışından dolayı uzun ürünler başı çekmektedir. Çelik üretiminin başlıca girdi kalemleri olan hurda, demir cevheri ve kömür üretimlerinin ülkemizde yetersiz olması, bu ürünlerde yurtdışına bağımlılığın süreceğini göstermektedir. 2008 yılında kapasitenin 28.384.600 ton ’u elektrikli ark ocaklı kuruluşlara, 12.035.000 ton ’u entegre tesislerine aittir. 2008 yılında elde edilen 2 6.806 milyon ton’luk üretimin ise 19.772 milyon ton’u elektrik ark ocaklı işletmelerde, 7.034 milyon ton’u ise entegre tesislerde gerçekleştirilmiştir. Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi Sektörün yıllardan beri en büyük problemi uzun -yassı ürün üretimindeki dengesizliğin olmasıdır. Ulusal Yeniden Yapılandırma Planının (UYYP)devreye girmesi ve yapılan yassı ürün yatırımlarının faaliyete geçmesi ile birlikte 2010 yılından sonra giderileceği düşünülmektedir. Demir çelik sektöründe, ağırlıklı olarak ithal girdi kullanılmaktadır. Elektrik Ark Ocaklı (EAO) kuruluşlarda hammadde olarak kullanılan hurdanın 70 civarındaki bölümü ithal edilmektedir. 



2009 yılında 15.638.653 ton ithal edilmiş ve bu ithalatın yarıdan fazlası ABD, Rusya ve AB (27 ) ülkelerinden yapılmıştır. Entegre tesislerde ise, hammadde olarak kullanılan demir cevherinin 60 ’ı, kömürün ise 90 civarındaki bölümü ithal edilmektedir.” Bunların dışında sektörün ülkemizin hangi bölgelerinde ağırlıklı olarak faaliyet gösterdiğini, ne kadar istihdam sağladığını ve ülke ekonomisine neler kazandırdığını da anlatan İpekçi, gelecekleri konusunda öğrencilere önemli tavsiyelerde bulundu. 

Organizasyonla ilgili olarak SESEM’10 Proje Lideri N. Neslişen Pınarer ise şunları dile getirdi: ‘’Metalürji ve Malzeme Mühendisliği 1. Sınıf öğrencileri olarak bu yıl ilkini gerçekleştirdiğimiz, SEKTÖR SEKTÖR MALZEME ’10 etkinliğinde, öncelikle bizlere her konuda destek olan Dekanımız Prof. Dr. Sabriye Pişkin’e ve Bölüm Başkanımız Prof. Dr. Ahmet Ekerim’e, aynı zamanda projeyi sahiplenerek deneyimlerini paylaşan, emek veren bütün ekip arkadaşlarıma, ve tabii ki bu projede bizleri kırmayarak bilgi paylaşımında bulunan firma temsilcilerine çok teşekkür ederim.’’ 

Proje ekibinde ise şu isimler yer aldı: 

PROJE EKİBİ 

Kerim Atayolu, Gamze Kurnaz, Nergis Özkan, Canberk Çakir, Mustafa Kök, Burak Sayal, Duygu Dengiz, Süleyman Bozyel, Samet Tevattepe, Timuçin Sebiboğa, Safa Ünal, Orçun Orhan, Onur Tahmaz, Derya Demirsoy, Ezgi Aydin, M. Çağrı Şahin, Burçin Özbay ve Alican Doğan 

. . .

İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.