Türk çelik sektöründe kritik eşik: İthalat artarken tüketici sektörleri durağan seyrediyor
2025’in ilk aylarında Türk çelik sektöründe üretim düşerken ithalat hızla arttı. Otomotiv ve inşaat gibi büyük tüketici sektörlerde ise durağanlık ve daralma dikkat çekiyor. Sektör temsilcileri devlet desteği beklerken, ithalata karşı alınan önlemler tartışma yaratıyor.
Türk çelik sektörü, 2025 yılına geçen yıl yakaladığı yüksek ivmeyi koruyarak girdi. Ancak sektördeki olumlu görünümün ardında büyümeyi tehdit eden riskler de var.
Devlet desteği çağrıları sürüyor
Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB), sektöre daha kapsamlı bir devlet desteği sağlanması gerektiğini savunarak ABD, Çin ve Avrupa Birliği'ni örnek gösteriyor. Ancak Ankara, şu ana kadar daha çok sınırlı ithalat koruma önlemleriyle yetiniyor.
Avantaj üreticilere geçti
Türk çelik sanayisi için rekor yılı olan 2021’den sonra sektörde düşüş yaşandı. 2024 yılında sektör yeniden pozitif bir eğilime döndü. İhracatta da benzer bir seyir izlendi. Ancak ithalatta durum farklıydı. 2023 yılında Türk lirasının önemli ölçüde değer kaybetmesine rağmen çelik ithalatı yüzde 60 oranında arttı.
Merkez Bankası’nın para politikası sektörü karmaşık etkiledi. Üretim maliyetleri dolar bazında düşerken, ithal edilen hammadde fiyatlarında artış yaşandı. Buna rağmen ithalat artışı sürdü ve iç pazardaki arz açığını kapattı. Bu gelişme üzerine resmi Ankara, Ekim ayında Çin, Hindistan, Japonya ve Rusya menşeli sıcak haddelenmiş ürünlere anti-damping vergisi uygulamaya başladı.
Tüketici sektörler ise bu önlemleri eleştiriyor. Türk Mühendislik Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi A. Eren’e göre yerli üreticiler kalite, teslimat ve fiyat açısından beklentileri karşılayamıyor. Ancak Ticaret Bakanlığı Aralık ayında Çin ve Güney Kore menşeli soğuk haddelenmiş ve galvanizli çelik ürünlerine yönelik yeni bir soruşturma başlattı. Bu soruşturma sonucunda ek vergilerin getirilmesi mümkün. Ayrıca filmaşin ithalatındaki sabit vergiler de 2027 yılına kadar uzatıldı.
Ancak bu tedbirler Ocak ayı ithalatını durduramadı. İthalat yüzde 24,9 artarak 1,73 milyon tona ulaştı. Özellikle yassı ürün ithalatı yüzde 22 artarak 900 bin tona, yarı mamul ithalatı ise yüzde 33 artarak 730 bin tona çıktı. Uzun mamullerde ise yüzde 0,4'lük hafif bir düşüş gerçekleşti.
Aynı dönemde çelik üretimi yüzde 1,9 gerileyerek 3,2 milyon tona indi. Bu tablo, yerli üreticilerin kapasite artırımı yerine dışarıdan slab tedarikini tercih etmesi nedeniyle Türk Mühendislik Federasyonu tarafından eleştiriliyor. Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TCUD) Genel Sekreteri Veysel Yayan’ın belirttiği yüzde 70 kapasite kullanım hedefine ulaşılması ise çeliğe talep yaratan sektörlerin durumuna bağlı olacak.
Türk otomotiv sektörü yılın ilk aylarında zorlandı
Türkiye otomotiv sektörü son yıllarda iniş çıkışlı bir grafik sergiliyor. 2016 yılında zirve yapan sektör, pandemi sonrası kısa bir toparlanma yaşadıktan sonra yeniden durgunluk sınırına geldi. 2024 yılında otomobil üretimi yüzde 5,1, ticari araç üretimi ise yüzde 10,7 geriledi. Buna rağmen sektör, Türkiye’nin ihracat lideri olarak 37,2 milyar dolarlık dış satış gerçekleştirdi.
Ancak 2025 yılına kötü başlayan otomotiv sektöründe Ocak-Şubat aylarında toplam araç satışları yüzde 15 düşerek 164,3 bin adet oldu. Üretimde yüzde 9, ihracatta ise yüzde 4 gerileme kaydedildi. Otomotivciler yine de 2025 sonunda pazarın geçen yıla yakın seviyelerde, yaklaşık 1,2 milyon adet satış gerçekleştireceğini düşünüyor.
İhracatta ise tablo daha zorlu görünüyor. Türk otomotiv ihracatının ana pazarı olan Avrupa Birliği’nde talebin azalması ve yerel üreticilerin güçlenmesi, ihracat hedeflerine ulaşılmasını güçleştirebilir.
İnşaat sektöründe toparlanma sinyalleri
Uzun çelik ürünlerinin ana tüketicisi olan Türk inşaat sektörü son yıllarda ciddi bir durgunluk yaşadı. 2024 yılında konut satışları 2017 seviyelerine geriledi. Özellikle yabancıların ilgisi yüzde 32 düşerken, iç pazarda ipotekli konut satışları Ocak ayında yüzde 183 artarak sektöre moral oldu.
Şubat 2023 depremi sonrası açıklanan devlet destekli 680 bin konutluk projenin ise henüz sadece 169 bini tamamlanabildi. Bu konutların tamamlanması inşaat sektöründe yeni bir canlanma yaratabilir.
Mordor Intelligence’ın verilerine göre Türk inşaat sektörü 2024 yılında 53,31 milyar dolara ulaştı ve 2029 yılına kadar yıllık ortalama yüzde 5,12 büyüme kaydederek 68,43 milyar dolara çıkacak. Bu büyümeye Kars-Edirne hızlı tren hattı, yenilenebilir enerji projeleri ve Akkuyu Nükleer Santrali gibi büyük ölçekli altyapı yatırımları katkı sağlayacak.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, 2025 için yüzde 3'lük bir ekonomik büyüme öngörüyor. Bu da çelik tüketen sektörler için olumlu bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Ancak sektör temsilcileri, küresel ticaret savaşlarının ve Türkiye’nin kuzey ile güneyindeki bölgesel gerilimlerin sektörü tehdit ettiğine dikkat çekiyor. İş dünyası, Merkez Bankası'ndan faizleri düşürerek ekonomiye destek olmasını bekliyor.
Ihor Vorontsov – GMK Center
(Kaynak: GMK Center)
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.