Türkiye, hurda ithalatında lider olmasına rağmen fiyat belirleme konusunda oldukça gerilerde

Metal Medya

23 Kasım 2010 Salı 17:04

Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenlenen Turkchem Eurasia 4. Uluslararası Kimya Sanayi Grup Fuarı'nın açılışında yaptığı konuşmada, kimya sektörünün yapmış olduğu ihracatıyla her zaman övünç duyduğunu, bir sektörün aylık 1 milyar dolar ihracat yapmasının kolay olmadığını belirtti. Sektörün Türkiye ihracatından yüzde 10'un üzerinde pay aldığına işaret eden Çağlayan, ancak sektörün gerçek performansını ortaya koymaktan hâlâ uzak olduğunu, sektörün gerçek gücünün ihracatını ikiye katlamak olduğunu söyledi. Girdi tedarik stratejilerini oluşturduklarını, onunla ilgili İhracatı Değerlendirme Koordinasyon Kurulu kurduklarını belirten Çağlayan, ''Girdi tedarik stratejisine önce demir-çelik sektörü ile başladık. Şimdi bu çalışmayı otomotiv sektörü ve bunun arkasından makine sektörü ile birlikte kimya sektörü başta olmak üzere 5 sektörü ciddi şekilde masaya yatırıyoruz. Öyle röntgen çekme yok, MR... Bütün kılcal damarlara varıncaya kadar tek tek sektörü tahlil ediyoruz. Acaba biz doğru ithalat yapıyor muyuz? Ham madde tedarikini doğru yapıyor muyuz?'' dedi.

Türkiye Hurda İthalatında Lider

Demir-çelik sektöründe yaptıkları girdi tedarik stratejisi çalışmasında enteresan bir şeyle karşılaştıklarını ifade eden Çağlayan, Türkiye'nin demir-çelikte hurda demir ithalatında dünya birincisi olduğunu, ama fiyat belirleme konusunda gerilerde bulunduğunu söyledi. Çağlayan, ''Bu sektör eğer kendi arasında birlik beraberlik sağlasa bugün almış olduğu fiyatın çok çok daha altına mal edecek'' dedi. Bakan Çağlayan, ''Bu işin asıl çözümü; bizim ithalat yapmış olduğumuz ana girdisi, ara girdisi dışa bağımlı olan bu sektörlerde ne kadarını biz yurt içi kaynaklardan elde ederiz? Asıl çalışmamız gereken bu. Bununla ilgili nasıl yatırım destek sistemi hazırlayacağız, şimdi bunu çalışıyoruz'' diye konuştu.

“Durmayacağız, Üzerine Gideceğiz”

Bu kurla, bu yapıyla Türkiye'nin ithalatının giderek maalesef artacağını ifade eden Çağlayan, şöyle devam etti: ''Haziran ayında 100 bin dolara 160 bin lira ödüyordunuz, şimdi 100 bin dolara 140 bin lira ödüyorsunuz ve demektir ki bu kadar miktarda Türkiye'de üretici açısından sizin üretim maliyetiniz artmıştır. Rekabet şansınız kaybolmuş demektir. Ama buna rağmen durmayacağız, yorulmayacağız, üzerine gideceğiz. Ümit ediyoruz ki bunu tanzim etmesi gereken Merkez Bankası ve Para Politikası Kurulu inşallah hidayete erer. İnşallah onlar da Türkiye'nin gerçeklerini görürler ve kafamızı gözümüzü yarmadan tedbir alırlar.''

AR-GE ve inovasyona tam destek

Ar-Ge'nin kimya sektörü için son derece önemli olduğunu söyleyen Çağlayan, ''Biz sadece kura bakarak ihracat yapmayacağımızı, sadece kur artışına ihracatı bağlamadığımız belirtmeliyiz ve her fırsatta Ar-Ge'ye, inovasyona destek veriyoruz demeliyiz'' diye konuştu. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de konuşmasında, sektörün inovasyon ve Ar-Ge'de önemli başarılar elde ettiğini vurguladı. 108'i yabancı 312 firmanın katıldığı fuar, 10 Ekim 2010 tarihine kadar ziyaretçilere açık olacak.