Baştuğ Metalurji: Yıllık 2 milyon ton sıvı çelik kapasitesine sahibiz
Baştuğ Metalurji Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Baştuğ ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
Baştuğ Metalurji Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Baştuğ ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
Sorularımıza geçmeden önce bizlere kendinizden bahseder misiniz?
1970 yılında Hatay Dörtyol’da doğdum. İş hayatına Atakaş - Şahin Şirketler Grubu’nda yönetici olarak başladım. Sırasıyla Baştuğ Çelik AŞ, Baştuğ Yapı ve Baştuğ Metalurji AŞ’de kurucu yönetim kurulu üyeliği görevlerinde bulundum. TABA- Türk Amerikan İşadamları Derneği, OOSB- Osmaniye Organize Sanayi Bölgesi, İskenderun Spor Yönetim Kurulu, İskenderun Güvenliği Toplumsal Yardımlaşma Derneği vb. birçok sivil ve sportif kitle örgütünde; Başkan, Başkan Vekilliği Ve Yönetim Kurulu Üyeliği yaptım.
Türkiye’de çelik üretimi yapan bir aile olarak Baştuğ Metalurji’nin kısa tarihçesi, organizasyon yapısı ve faaliyet alanları hakkında bizleri bilgilendirir misiniz?
Baştuğ, çeyrek asırdır çelik sektöründe hizmet veriyor. 1991 yılında Payas’ta haddecilikle başlayan sektörel yaşamı, bugün Osmaniye Organize Sanayi bünyesinde son teknoloji bir entegre tesisle devam ediyor. Tesisimizde 130 x 130 mm’den 200 x 200 mm’ye kadar kütük, 8 mm’den 63 mm’ye kadar nervürlü inşaat demiri üretmekteyiz. Aile olarak, sektörde ikinci kuşağı temsil ediyoruz. Her biri, farklı alanlarda kendisini yetiştirmiş kardeşlerden oluşmamız, bizim için şans. Belki işin karakteri, belki de bulunduğumuz bölge nedeniyle; net çizgileri olan, sade ve cesaretli bir yapımız ve yönetim tarzımız var. Şeffaflıktan, doğruluktan ve mesleğin kendine özgü etiğinden asla taviz vermeyiz. İç ve dış, her iki mecrada da, kurumsal iletişime çok önem veriyoruz. Bütün alamet-i farikamız; yapılması gerekenleri eksiksiz, kusursuz ve kendi yeteneklerimizi de katarak gerçekleştirmek; kaliteden asla ama asla taviz vermemek; kim ne yapıyor demeden, kimsenin yapmadığı yeniliklere yönelmektir.
Baştuğ Metalurji müşterilerine hangi ürün ve hizmetleri sunuyor?
Firmamızda 130 x 130 mm’den 200 x 200 mm’ye kadar kütük, 8 mm den 63 mm’ye kadar nervürlü inşaat demiri üretiyoruz. Yıllık hacmimiz ise 2 milyon ton.
Fabrikanız, üretim hatlarınız ve yıllık üretim rakamlarınız hakkında bizleri bilgilendirir misiniz?
Yıllık 2 milyon ton sıvı çelik kapasiteli tesisimizin, ilk etabı olan Elektrikli ark ocağımız Fuchs (Almanya) tarafından dizayn ve imal edilen, dünyada ilk uygulama olan teleskopik tipli elektrikli ark ocağıdır. İkinci etap haddehane ise 45 bin m2 kapalı alanda hizmet veren, 1.250.000 ton/yıl kapasiteli, fırını Fransız Five Stein tasarımı, sıcak - soğuk şarj yapabilme özelliğine sahip, hızlı ve son teknoloji entegre bir yapı...
Özellikle üretime yönelik modernizasyon çalışmalarınız ve liman yatırımınızdan bizlere bahseder misiniz?
Bugün kullandığımız teknoloji, hâliha- zırda yüksek katma değerli ürün vizyonuyla şekillendi. Entegre hâle gelirken, tesis yapılanmasında son teknoloji seçimler yaparken, ciddi bir Ar-Ge bizi yönlendirdi. Sonrasında da böyle olacak. Bundan sonra stratejimiz, öncelikle liman konusu ve yıllık kapasitemizi 4 milyon ton seviyesine çıkaracak ek yatırımlar üzerine şekillenecek.
Osmaniye son dönemlerde anayi alanında önemli gelişmeler kaydetti. Bizlere bu konuda neler söyleyebilirsiniz?
Sayın Valimizin başkanlığında ve kurucu heyetin tecrübeli vizyonuyla, son derece sorunsuz ve hızlı yürümesi gereken bir gündemimiz var. Osmaniye Organize Sanayi Bölgesi’nin denize ulaşımının kolaylaşması, neredeyse biten duble yol güzergâhlarının düzenlenmesi ve altyapı çalışmalarının sonlandırılması gibi... Bu öncelikli sorunlar halledildikten sonra bölgedeki sanayi olanaklarının daha da hızlı bir büyüme ivmesi kazanacağını düşünüyorum.
Geçtiğimiz aylarda hurda ve cevher makası açıldı. O süreç size nasıl yansıdı?
Aslına bakarsanız maliyet farkından çok daha etkin olan Çin’in ihracata yönelik üretimi kısması ve Çelik sektöründe rehabilitasyon kararı alması ile Çin dışındaki aktörler arasında tekrar arz ve talep dengesi oluşmaya başladı. Bu politika ve rehabilitasyon süreci devam ettiği sürece Dünya Çelik piyasalarındaki aşırı arz baskısı ortadan kalkar ve sağlıklı bir denge oluşur. Bu sağlıklı denge korunduğu sürece olumsuz etkileneceğimizi düşünmüyorum.
Halihazırda hurda ve kütük fiyatları ve bunların temini hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Bildiğiniz üzere dünyanın en büyük hurda ithalatçısı Türkiye. Son dönemlerde Türk üreticiler bu gücü dikkatli kullanarak aşırı şişkinliklerin önüne geçmeye çalışıyor. Hurda tedarikçileri de aşırı değişken piyasa şartlarından rahatsız. Her iki taraf için sürdürülebilir bir dengenin yakalanmaya başladığını hissediyoruz. Kütük için ise farklı bir durum var. Türkiye, son dönemlerde hızla kütük ithalatçısı konumundan kütük ihracatçısı konumuna geçiş yapıyor. Uzun mamul ihracat piyasasının zayıflaması ve Çin’in yarı mamul ihracatını neredeyse durdurması, Türk üreticileri için kütük ihracatını cazip hale getirdi. Ancak aşırı ihracat, iç piyasada mamul arzının azalmasına ve ciddi bir fiyat artışına neden oldu. Sanırım yakın zamanda içerideki mamul tedariki arttırılarak bu sıkışık dönem atlatılacaktır.
Kısa ve uzun vadede hayata geçirmeyi düşündüğünüz projeleriniz neler?
Daha öncede belirttiğim gibi bundan sonra stratejimiz, öncelikle liman konusu ve yıllık kapasitemizi 4 milyon ton seviyesine çıkaracak ek yatırımlar üzerine şekillenecek. Baştuğ Metalurji olarak 2016 yılını 2.2 milyar Türk lirası bir ciro ile kapattık, önümüzdeki dönem 2.5 milyar’ın üzerine çıkmayı hedefliyoruz. Grup şirketleri açısından bakarsak 2.5 milyar Türk lirasını bulan ciromuzda ise yüzde onluk bir artış beklentisi içindeyiz. Nicelik olarak bir nefes alma sürecine gireceğimizi ama daha zoru olan nitelik olarak ise ciddi kurumsal yatırım ve yeniliklere gideceğimizi söyleyebilirim.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.