Çelik Sektörü Ağustos 2012 Değerlendirmesi

Türkiye’nin çelik ürünleri tüketimi, genellikle inşaat sektörü tarafından tüketilmekte olan uzun ürünlerdeki güçlü artışın da desteğiyle, yılın ilk yarısında % 8 civarında yükseldi. İlk yarıda uzun ürünlerin tüketimi % 11 civarında artış gösterirken, yassı ürünlerin tüketimindeki artış % 4.7 seviyesinde kaldı. Türkiye’nin çelik tüketimindeki artışın, yılsonuna kadar mevcut seviyesini koruyacağı tahmin ediliyor.

Mayıs ayından itibaren hızlanan ihracattaki toparlanma eğilimi, Temmuz ayında da devam etti. Geçici İMMİB verilerine göre, Temmuz ayında, toplam çelik ürünleri ihracatı, geçen yılın aynı ayına kıyasla, kısmen katma değeri düşük olan yarı ürün ihracatındaki artıştan, kısmen de fiyatlar genel seviyesindeki gerilemeden dolayı, miktar bakımından % 11.6 oranında artışla, 1.63 milyon tona yükselirken, değer bakımından artış % 2.6 seviyesinde kaldı. Ancak Haziran ayındaki seviyesine kıyasla, toplam çelik ürünleri ihracat miktar ve değerinde % 15 civarında gerileme gözlendi.

Ocak-Temmuz döneminde, % 11.9 oranında artışla, 10.16 milyar dolara ulaşan Türkiye’nin toplam çelik ürünleri ihracatı, 11.5 milyar dolar ile ilk sırada yer alan otomotivin ardından, sanayi mamulleri arasında en fazla ihracatı yapılan ikinci ürün grubu oldu. Yılın ilk 7 aylık döneminde, çubuk ihracatı % 28 oranında artışla, 5.3 milyon tona; kütük ihracatı % 21 oranında artışla, 1.67 milyon tona; profil ihracatı % 7 oranında artışla, 1.05 milyon tona yükselirken, sıcak haddelenmiş yassı mamul ihracatındaki keskin daralma devam ettiği ve % 54 oranında düşüşle, 588.000 tona geriledi. 

TÜİK verilerine göre, Ocak-Haziran döneminde, Türkiye’nin toplam demir çelik ürünleri ithalatı miktar bakımından % 5.3 oranında artışla, 5.59 milyon tona yükselirken, değer bakımından % 5.4 oranında düşüşle, 5.53 milyar dolar seviyesine geriledi. İhracat değerindeki artışa karşılık, ithalat değerinin gerilemiş olması, çelik ürünlerinde ihracatın ithalatı karşılama oranının, geçen yılın aynı dönemindeki % 141 seviyesinden % 158’e yükselmesine imkân sağladı.

Ramazan ayının sona ermesiyle, Orta Doğu ve Körfez ülkeleri başta olmak üzere, piyasalarda bir miktar talep artışı bekleniyor. Bu durumun, son aylarda hurda fiyatlarındaki artışa karşılık, sıkışık seyrini sürdüren mamul fiyatlarındaki yükseliş eğiliminin canlanmasına katkıda bulunacağı değerlendiriliyor. Ancak, piyasalardaki talep daralması ve kapasite fazlalığı da dikkate alındığında, çelik sektörünün üretim ve ihracatındaki yükselişin, üreticilerin rekabet güçlerini arttırmaları ile mümkün olabileceği değerlendiriliyor.

Yıl sonu itibariyle, Türkiye’nin ham çelik üretiminin, 2011 yılındaki 34.1 milyon tondan, 37 milyon ton seviyesine, ihracatının ise, % 8 civarında artışla, 18.5 milyar dolar düzeyine ulaşması bekleniyor.

KAYNAK: DEMİR ÇELİK ÜRETİCİLERİ DERNEĞİ

. . .

İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.