Ekonomik krizle birlikte sıkıntıları iyice artan demir çelik ve inşaat sektörünün temsilcileri hükümet yetkilileriyle görüşerek taleplerini ilettiler.
Ekonomik krizle birlikte sıkıntıları iyice artan demir çelik ve inşaat sektörünün temsilcileri hükümet yetkilileriyle görüşerek taleplerini ilettiler. Sektörlerin derdini dinleyen bakanlar, çözüm raporunu müsteşarlardan istedi. Başbakan Yardımcısı Nazım Erken Başkanlığında yapılan ve ekonomiyle ilgili tüm bakan ve bürokratların katıldığı Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısında dört sektörün talepleri dinlendi.
İnşaat sektörünün yeniden hareketlenmesi en az iki yıl sürer
Toplantıda ilk söz yurtdışında gerçekleştirdikleri projelerle, müteahhitlik alanında dünya üçüncülüğünü elinde bulunduran Türk müteahhitlik sektörüne verildi. Toplantı öncesi yapılan davette, konu yurtdışı müteahhitlik sektörüyle sınırlandırılsa da Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Erdal Eren, söze inşaat sektörünün bugünkü durumuyla başladı. Küresel kriz ve dolayısıyla özel sektörün elinde biriken konut stokları nedeniyle yurtiçi inşaat sektöründe 1-2 yıldan önce canlılık beklemediklerinin altını çizdi. Dolayısıyla ülke büyümesi için kamunun altyapı yatırımlarının; özellikle de Doğu ve Güneydoğu projelerinin önemine dikkat çekti. Ancak kamu yatırımlarının inşaat sektörünün tümü için ‘lokomotif’ olamayacağını da vurguladı. Buna gerekçe olarak inşaat sektörü içinde kamunun payının yüzde 50 olmasını kalan yüzde 50’nin özel sektör yatırımlarıyla hareketlenebileceğini bildirdi.
Bir saatlik sunumunda Eren; yurtdışı müteahhitlik sektörünün küresel krize karşın, krizin uğramadığı ülkelerde inşaat yaptığına dikkat çekti. Ancak rekabet edebilmek için mutlaka devlet desteğine ihtiyaçları bulunduğunu belirterek, taleplerinin yerine getirilmesi halinde küresel krizi; yurtdışında fırsata çevireceklerini söyledi. Sektörün taleplerini ise şöyle sıraladı:
• Uluslar arası ihalelerde rekabet edebilmemiz için ‘teminat mektubu’ sorunumuz mutlaka çözülmeli. Bunun için kamu bankaları Ziraat ve Halk Bankası özellikle de adının başında T.C bulunan Ziraat Bankası devreye girmeli.
• Ziraat Bankası iş hacminin yüksek olduğu Libya, Cezayir, Katar gibi ülkelerde şube açmalı.
• Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, karşılıklar kararnamesini bankaların sektöre teminat ve uzun vadeli gayri nakdi kredi vermesini teşvik edecek şekilde yumuşatılmalı.
• Eximbank’ın sermayesi mutlaka yükseltilmeli.
• 49 ile uygulanan istihdam teşviki yurtdışında proje gerçekleştiren firmalar için de uygulanmalı.
Enerji fiyatları Demir Çelik Üreticilerini Zorluyor
Yıllık 16 milyon ton demir çelik ihraç ederek 22.5 milyar dolar döviz kazandıran demir çelik üreticileri ise; girdi fiyatları ve nihai ürün fiyatlarındaki ani düşüşler nedeniyle yaşadıkları sıkıntıya dikkat çektiler. Tüm dünyada yeni denge fiyatları oluşurken; sektörün uluslar arası pazarda yerini koruması ve yeni fırsatlar yaratması için bazı taleplerinin karşılanmasını istiyor. Demir Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan, toplantıda dile getirdikleri taleplerin ‘makul’ bulunduğunu belirtirken; bunları şöyle sıralıyor:
• En önemli girdiyi oluşturan elektrik fiyatları; petrol fiyatlarındaki düşüşe paralel olarak makul seviyeye indirilsin. Elektrik faturamızdaki belediye, TRT, maliye fonu kaldırılsın. Sektör sadece bu kalemler için devlete yıllık 60 milyon dolar ödüyor.
• Türkiye’nin kriz nedeniyle enerji fazlası var; bu fazlalık bizim sektörün üretim artışıyla bertaraf edilebilir. Nitekim sektör, yassı mamul üretim açığını kapatmak için 6 milyar dolarlık yatırım yapıyor. Bu yatırımların bitmesi, 6 bin yeni istihdam anlamına gelir. Ayrıca Türkiye yıllık 8 milyon tonluk yassı ürün ithal ediyor ve bunun için 7 milyar dolar fatura ödüyor. Sektöre yapılacak ufak desteklemeler; Türkiye’nin ithalat faturasını dolayısıyla döviz çıkışını düşürürken; artacak ihracatla döviz girişi sağlanır.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.
