Dünya döküm pazarında büyük bir rekabet yaşanıyor
İPB Çelik Döküm Metal Makine Tic.A.Ş. 2006 yılında kuruldu. Şu anda mevcut 62 personel ve 3900 metrekare üretim tesisi ile Ankara da faaliyet gösteriyor
İPB Çelik Döküm Metal Makine Tic.A.Ş. 2006 yılında kuruldu. Şu anda mevcut 62 personel ve 3900 metrekare üretim tesisi ile Ankara da faaliyet gösteriyor
İPB Çelik Döküm Metal Makine Tic.A.Ş. 2006 yılında kuruldu. Şu anda mevcut 62 personel ve 3900 metrekare üretim tesisi ile Ankara da faaliyet gösteriyor. Firma, müşterilerine kusursuz hizmet verebilmek için AR-GE çalışmaları, makine parkı ve laboratuar cihazlarını her geçen gün arttırıyor ve müşteri ihtiyaçlarını zamanında ve eksiksiz yetiştirebilecek konusunda uzman personeli istihdam ediyor. Kurumsal gelişime ve personel eğitimine fazlasıyla önem veren İPB Çelik Döküm A.Ş. dünya standartlarında mamul ve yarı mamul üreten bir fabrika konumunda… Firmanın kurucu ortakları İrem Pora ve Bülent Yıldırım döküm sektörüne giriş nedenlerini şu şekilde açıklıyorlar: “Döküm sektörüne girmemizin nedeni miktarının ve nedeninin dünya rakamlarında büyük olmamasına rağmen, dökümden üretilmesi zorunlu olan ürünlerin vazgeçilmezliği ve hayatın içindeki yeri, dökümün fonksiyonel önemini, istatistiki yerini çok daha önüne çıkartmaktadır.” Yapmış oldukları başarılı çalışmalarla ve kaliteli üretimle sektörde adlarından sıkça söz ettirmeyi başaran İrem Pora ve Bülent Yıldırım ile yapmış olduğumuz söyleşiyi sizlerle paylaşıyoruz.
Firma olarak şuan hangi sektörlere, ne tür hizmetler veriyorsunuz?
Bülent Yıldırım: Şirketimiz enerji sektörü başta olmak üzere, madencilik ve taş kırma imalatı, inşaat, denizcilik ve demir çelik sektöründe hizmet vermektedir. Bu sektörlere yönelik her türlü düşük, orta ve yüksek alaşımlı çelikler, östenitik mangan çelikleri, paslanmaz çelikler, Ni Hardlar, yüksek kromlu beyaz dökme demirler, pik ve sfero sınıflarındaki malzemeleri 500 gr ile 1800 kg ağırlıkları arasında ısıl işlemli olarak işlemeden veya işleyerek hazır mamul haline getirerek müşterilerine sunmaktadır.
İhracatınız toplam satış rakamlarından ne kadar pay alıyor?
Bülent Yıldırım: Satışlarımızın iç pazar payı 90, ihracat payı 10 olarak gerçekleşmektedir. Enerji sektörüne yoğunluklu çalışmamızdan dolayı ve de dünyadaki global krizin etkisiyle ihracat paylarındaki artış, geçtiğimiz ve içinde bulunduğumuz yıl içerisinde maalesef hedeflediğimiz ihracat artışını gerçekleştiremedik.
Ürünlerinizi ne tür kontrollerden geçirerek müşterilerinize sunuyorsunuz ve satış sonrasında müşterilerinize teknik destek veriyor musunuz?
İrem Pora: Biz İPB Çelik Döküm olarak ISO 9001 – 2008 Kalite Kontrol Sistemi gereğince Ar – Ge Departmanımız ve bünyemizde bulunan teknik ekipmanlarla kalite kontrol birimi tarafından kontrol edildikten sonra tüm testlerden ( kimyasal analiz, mikro yapı, sertlik, et kalınlığı, manyetik ve penatran gibi…) geçtikten sonra bütün ürünlerimizi sevk etmekteyiz. Satış sonrasında kalite kontrol ekibimiz müşterilerimizle devamlı irtibat halindedir, olası bir talep durumunda 7 - 24 hizmet vermektedir.
Kriz döneminde bütün sektörler, özellikle bacalı sanayi kuruluşları yaşanan durgunluktan önemli ölçüde etkilendi. Bu durum sizlere nasıl yansıdı? Bu süreci nasıl atlattınız?
Bülent Yıldırım: Tabi ki diğer meslek dallarında olduğu gibi döküm sektörü de krizden etkilendi, bu krizi en az sıkıntıyla geçiren dökümhanelerin başında geliyoruz burada 2008’ in 3. Çeyreğinden itibaren İPB Çelik Döküm A.Ş. olarak böyle bir krizin geleceğini öngördük buna yönelik konusunda uzmanlaşmış ve deneyimli personelimizi azaltmak yerine portföyümüzde değişiklikler yapıp, stok seviyemizi ve çeşitli harcamalarımızı minimum seviyeye indirdik. Bu ön görümüzle krizden minimum seviyede etkilendik ve krizin etkisinin azalmasıyla da hızlı bir şekilde büyümeye devam ediyoruz.
Sektörünüzdeki rekabet ortamı hakkında neler düşünüyorsunuz? Fiyat rekabetiyle birlikte ürün kalitesi anlamında da rekabet yaşanıyor mu?
İrem Pora: Döküm sektörü fiyat rekabet ortamının en çok yaşayan sektörlerden dış Pazar ve iç pazardaki talebin sabit kalması buna istinaden dökümhane sayı ve kapasitelerindeki artış doğal olarak rekabeti ön plana çıkarıyor. Buradaki rekabet sadece fiyat olarak değil aynı zamanda kalite olarak da yaşanıyor. Bu rekabette ayakta kalabilmek düşük maliyet ve yüksek kalitede ürün üretebilmeyi gerekli hale getiriyor. Avrupa kıtasında döküm fabrikalarının kapanması Türkiye, Çin, Hindistan ve Uzakdoğu Ülkelerinin döküm sektöründeki ilerlemeleri dünya döküm pazarında çok büyük bir rekabeti beraberinde getirmiştir. Ülkemiz açısından bakıldığında 70’li yıllardan sonra özel sektör tarafından kurulmaya başlanan dökümhane sayısı zamanla artmış bu artış dış Pazar ve iç pazarda fiyat ve kalite rekabetine dönüşmüştür bu kadar yoğun yaşanan rekabet ortamından pay alabilmek için yüksel kalitedeki ürünü düşük maliyette üretebilmenin altında yatıyor. Tabii ki en önemlisi de istikrarlı kalite ürünün yanında müşteriye çözüm ortağı sağlamaktır.
Ülkenin içinde bulunduğu mevcut ekonomik durumu nasıl buluyorsunuz? Bundan sonrası için ekonominin izleyeceği yol hakkındaki fikirleriniz nelerdir?
İrem Pora: Bilindiği üzere ülkemiz dünyadaki global krizden diğer ülkeler kadar çok etkilenmemiştir, bundan dolayı içinde bulunduğumuz yılın II. Çeyreğinden itibaren krizin etkisi ortadan kalkmaya başlamıştır. Önümüzdeki dönemlerde ülkemizin ekonomik açıdan büyüme trendine gireceğini düşünüyoruz.
Son olarak 2010 yılının ikinci yarısında ve 2011 yılında hayata geçirmeyi düşündüğünüz projeleri, ve daha sonraki hedeflerinizi bizimle paylaşır mısınız?
Bülent Yıldırım: İPB Çelik Döküm A.Ş. olarak çalışmalarına başlayıp ve önümüzdeki yıllarda gerçekleştirmek istediğimiz 1500 ton/ay kapasiteli, içerisinde talaşlı imalat, ısıl işlem ve radyografi testi için teknik personelimize gerekli eğitim aldırılarak lisanslı laboratuar bulunan 23000 metrekare toplam 12000 metrekare kapalı alanı olan 2. Döküm fabrikamızı faaliyete geçirmeyi hedefliyoruz.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.