KOBİler mali anlamda yeterli donanıma sahip değil
Atlas Mali Müşavirlik ve Bağımsız Denetim firması Mali Müşavir Burcu Dişisağlam ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
Atlas Mali Müşavirlik ve Bağımsız Denetim firması Mali Müşavir Burcu Dişisağlam ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
Sorularımıza geçmeden önce bizlere kendinizden kısaca bahseder misiniz?
Mali müşavir olarak 10 yıldır denetim ve danışmanlığı da kapsayan muhasebe mesleğinin içerisindeyim. Yıldız Teknik Üniversitesi İktisattan mezun olduktan sonra muhasebe üzerine yüksek lisansımı İstanbul Üniversitesi’nde tamamladım. Mesleğin geleceğine dair projelerde yer alarak meslek odasında çeşitli faaliyetlerde bulundum. Ayrıca güncel ekonomik haberlerin takip edildiği bir ekonomi programı yapıyorum. Haftalık olarak bir internet sitesinde ekonomi üzerine köşe yazarlığı yapıyorum.
Firmanızın faaliyet alanları hakkında bizleri bilgilendirir misiniz?
Atlas Mali Müşavirlik ve Bağımsız Denetim firması olarak meslekte branşlaşmanın önemini benimsediğimiz için partner olarak faaliyetlerimize devam ediyoruz. Bir mali müşavirin her sektörde ve her konuda uzman düzeyinde bilgi sahibi olması beklenmemeli. Doktorlar ve avukatlar da olduğu gibi biz de süreç içerisinde uzmanlık alanlarımızı belirledik ve birlikte yol alıyoruz. Danışmanlık ve denetim alanında faaliyet gösteren bir mali müşavirlik şirketiyiz.
“KOBİ’lerin ülke bazında ekonomik ve sosyal refahının arttırılması gerekiyor”
Türkiye’de şirketler vergi mevzuatı konusunda yeterince bilinçli mi?
Bu konuda Türk şirketlerine neler tavsiye edersiniz? Eski yıllara oranla şirketlerin daha “KOBİ’ler mali anlamda yeterli donanıma sahip değil” bilinçli olduğunu söyleyebilirim. Özellikle sosyal medyanın gücünü de kullanarak vergi aflarını ve mevzuattaki diğer tüm değişikliklere kolayca ulaşabiliyorlar. Ayrıca Maliye Bakanlığı’nın şirketlere uyguladığı muhasebe politikası ve bankaların mali analizlere önem vermesi sonucunda şirket yöneticilerine alanında uzman kişilerle çalışmalarını tavsiye ediyorum. Şirketlere birçok avantaj sağlayan devlet teşviklerinden de alanları doğrultusunda faydalanmalarını öneriyorum.
Ülke ekonomisinin yüzde 60’ına yakın bir kısmını oluşturan KOBİ’ler mali konularda yeterli donanıma sahipler mi? Daha çok hangi konularda eksik kalıyorlar?
Finans dünyasındaki gelişmeleri yakından takip edememeleri, kredi alımlarında karşılaştıkları teminat sorunları, kredi hacimlerinin düşük ve kredi maliyetlerinin yüksek olması, sermaye piyasasına girememeleri KOBİ’lerin güçlü finansal yapılara sahip olmalarını engellemekte ve rekabet güçlerini azaltmaktadır. Sınırlı üretim kapasitesi, düşük sermaye, yetersiz teknolojik altyapı ve esnek operasyon kabiliyeti ile ekonominin içinde yer almak için mücadele gösteriyorlar. Devlet tarafından, KOBİ’lerin ülke bazında ekonomik ve sosyal refahın artmasını sağlamak, bölgeler arası gelişmişlik farkını azaltmak ve istihdam yaratmak için desteklenmesini gerektiğini düşünüyorum.
Türkiye’nin mevcut ekonomisi, sanayi yapısı ve piyasaların geleceği hakkında neler düşünüyorsunuz?
Türkiye ekonomisi kendi iç dinamikleri haricinde dünya ekonomisindeki değişimlerin de etkisi altında kalıyor. Özellikle coğrafik olarak konumumuz gereği çok önemli bir noktadayız ve bunun pozitif etkisiyle ekonomimizin istenilen seviyeye geleceğini düşünüyorum.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.