Makina Sektöründe Son Gelişmeler
Ocak-Mayıs 2009 döneminde ülkemizin genel ihracatı 27,9 azalırken, makina sektörünün ihracatında 31,5 oranında bir azalma yaşanmıştır.
Ocak-Mayıs 2009 döneminde ülkemizin genel ihracatı 27,9 azalırken, makina sektörünün ihracatında 31,5 oranında bir azalma yaşanmıştır. Makina ihracatı bakımından önemli pazarlarımız olan ülkelerde talepte düşüklüğün devam etmesi, ihracatı etkileyen en önemli neden olmaktadır. Ülkemiz makina sektörünün dış pazarlarda rekabet gücünü azaltan bir faktör de orta ve uzun vadeli ihracat kredisi sağlanamamasıdır. Bir çok ülke, özellikle AB ve Uzak Doğu ülkelerinin Exim-Bank’ları, bu ülkelerde makina imalatı yapan firmalara iki yılı ödemesiz 7 yıla kadar kredi imkanı sağlayabilmektedirler. Talebin azaldığı, yatırımcıların kredi bulmakta zorlandıkları Avrupa ülkeleri dahil bir çok ülkede makina almak durumunda olan firmalar için, özellikle günümüzün ekonomik koşullarında uzun vadeli kredi bulabilmek büyük önem taşımakta, biraz daha pahalı da olsa bu ülkelerden ihtiyaçların karşılanmasını teşvik etmektedir. İhracatımızdaki düşüşün durdurulabilmesi için Exim-Bank kaynaklarının önemli ölçüde artırılması ve benzer kredi koşullarının sağlanması gerekmektedir.
Oxfort Economics’in 8-9 Haziran 2009 tarihlerinde yapılan CECIMO Genel Kuruluna sunduğu raporda olduğu gibi Avrupa Birliği pazarı ile ilgili olarak yapılan diğer araştırmalarda da 2009 yılı üçüncü çeyreğinde makina talebindeki düşüşün duraklayacağı ve son çeyrekte yavaş da olsa çıkışa geçeceği tahmini yer almaktadır. Bu çıkışın, yavaş bir tempo ile 2010 yılı ilk yarısında da devam etmesi beklenmektedir. Şu anda 2010 yılı ikinci yarısına ait öngörüler, biraz daha olumludur ancak talebin eski düzeyini bulmasının 2011 yılından önce gerçekleşmesi de beklenmemektedir.
Ocak-Mayıs döneminde makina ithalatında 41 gibi büyük bir azalma olmuştur. Bu rakam iç talepte henüz bir canlanma olmadığına işaret etmektedir. İmalat, 2009 yılı başından beri, bir önceki yılın aynı ayına göre 25 civarında ki düşük durumunu devam ettirmektedir. Kapasite kullanım oranı ise Ocak ayında 61,2 ile en düşük konumunu gördükten sonra Şubat, Mart ve Nisan aylarında bu oran 67’ye çıkmış, Mayıs ayında ise 68 olarak gerçekleşmiştir. Bu gelişmenin iyimser yorumlanması için zaman henüz erken olup, önümüzdeki bir iki ayda da bu yönde bir gelişme olması halinde kısmi bir iyileşmeden bahsetmek mümkün olabilecektir.
Son dönemde TOBB, tüketicinin yerli sanayi mallarını tercih etmelerini teşvik edici girişimler yapmaktadır. Benzer olarak sektöre yakın bazı kuruluşlar da, ithal makinaların pazar payının fazlalığını dikkate alarak benzer kampanyalar düzenlemektedir. Ancak, nedenler analiz edilerek bunları çözücü girişimler yapılmadan, sadece beyan ve yazılarla veya reklamlar, basın toplantıları ile konuyu gündeme getirmek suretiyle yürütülen çalışmaların çok etkin olmasını beklemek iyimser bir yaklaşım olabilecektir. Günümüzde çeşitli makina imalatçıları imalatlarının 70-75’ini ihraç ederken, iç pazardan yeterli pay alamamaktadır. İhracatın yarıdan fazlası, rekabetin yoğun olduğu Avrupa ve diğer gelişmiş ülkelere yöneliktir. Bu durum firmalarımızın teknoloji, kalite ve fiyatlandırmada bir sorunu olmadığını göstermektedir.
Yatırım yapan bir kuruluş, ihtiyacı olan makinaları yerli imalatçılardan satın almak için kredi bulmakta zorlanmaktadır. Bulsa da şartları oldukça ağırdır. Vadesi, bir yıl ödemesiz 4 yılı geçmemektedir. Aynı makinaları yurt dışından almak isterse, hemen tüm ülkelerin Exim-Bank’ları iki yılı ödemesiz 7, hatta paket birden fazla makinayı kapsıyor ise 10 yıla kadar kredi verebilmektedirler. Bu durumda, biraz daha pahalı da olsa, ithal makinayı alan kuruluş taksitlerini kazandığı para ile ödemek avantajına sahip olmaktadır. Bu imkan ithalatı teşvik eden en önemli faktör durumundadır. Bugünün ekonomik koşullarında bankalarımızın daha uzun vadeli kredilere öncelik vermeleri kolay gözükmemektedir. Finansal kiralama kuruluşları, kapanmak zorunda kalan firmalardan devraldıkları makinaları yeniden pazarlamaya öncelik vermekte, yeni makina alıcılarını da ikinci el makina almaya teşvik etmektedirler.
Diğer yandan, birçok belediyemiz ve kamu kuruluşumuz, ithal makina almak arzusundan vazgeçememektedirler. Bilerek veya bilgi yetersizliğinden şartnameler ithal makina kataloglarından yararlanılarak hazırlanmaktadır. Birçok ihalede, fonksiyonu etkilemeyen geometrik ölçü farkları nedeni ile elenen Türk firmaları bulunmaktadır.
Bu sorunların çözümü pek de kolay gözükmemektedir. Ancak bunlara ve diğer bazı sorunlara çözüm bulunulamadığı sürece, yatırımcıya yerli makina al önerisinde bulunularak hissedilir bir değişim olmasını beklemek de mümkün olmayabilecektir.
POTANSİYEL ÜLKE MEKSİKA’DA TAKIM TEZGAHLARI PAZARI
İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi (İGEME) Hedef Pazar Araştırmaları serisinde Meksika’yı inceleyen bir rapor yayınlamıştır. Rapor Meksika’nın genel ekonomik durumu, dış ticareti, dış ticaret mevzuatı hakkında detaylı bilgiler yanında, tezgah tiplerine göre uygulanan gümrük vergilerini de vermektedir.
Raporun 134. sayfasından sonraki bölüm, TAKIM TEZGAHLARI konusunu kapsamakta ve oldukça geniş bilgiler yanında, GTİP numaralarına göre tezgah ithalat ve ihracatı ile ilgili detaylar verilmektedir. 2007 yılında 2,1 milyar dolarlık tezgah ithalatı yapıldığı belirtilmektedir. Birliğimizin yaptığı çalışmada yer alan bilgilere göre Türkiye Meksika’ya 2005 yılında 1.656.575 $, 2006 yılında 1.979.684 $, 2007 yılında 3.896.976 ve 2008 yılında da 4.260.909 $’lık tezgah ihraç etmiştir. Yıldan yıla iyi bir gelişme gerçekleşmektedir. IGEME rakamları bu değerlerden biraz düşüktür. Fark, MİB’in değerlendirmelerine Serbest Bölgelerde imal veya tamamlanarak ihraç edilen tezgahların da dahil edilmesinden kaynaklanmaktadır.
Meksika’nın en çok ithal ettiği tezgah türü 2007 yılında 547 milyon dolar ile sac işleme makinasıdır (8462 toplamı). Bu ülkede takım tezgahı imalatı yapılamamakta, talep ithalat yolu ile karşılanmaktadır. Meksika, her tür makina imal eden firmalar için de önemli ve potansiyel vadeden bir ülke konumunda olup, birçok makina ihtiyacını ithal ederek karşılamaktadır.
Takım tezgahı imal ve ihraç eden üyelerimiz için önemli bilgileri kapsayan bu rapor: IGEME Mithatpaşa Caddesi No: 60 Kızılay ANKARA (Tel: 0312-417 22 23) adresinden temin edilebilir.
SAVUNMA SANAYİİMİZ
SaSaD, Savunma Sanayii İmalatçılar Derneği’nin üyelerinden aldığı bilgilere göre sektörün 2008 yılı cirosu 2,873 Milyar TL (2,317 Milyar ABD $) olmuştur. Bu rakam sektörün yaptığı bitmiş mamul ve hizmet teslimatını içermektedir. Sektör içi satışların oluşturduğu ciro ise 698 Milyon TL (563 Milyon $) boyutundadır. Sektörün cirosu 2007 yılına göre 15 artmıştır.
2008 yılında sektörün ihracatı 576 Milyon $’ı aşmıştır. Bu değer de 2007 yılına göre 37’lik bir artışa işaret etmektedir.
2008 yılının belki de en ilginç verisi, bu sektörde faaliyet gösteren kuruluşların Ar-Ge için öz kaynaklarından yaptıkları harcamalardaki artıştır. Öz kaynaktan yapılan harcama 283 Milyon TL’ye (228 Milyon $) ulaşmıştır. Bu değer de 2007 yılına göre 90’lık bir artış göstermiştir.
Arslan SANIR
Makina İmalatçıları Birliği
Koordinatörü
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.