Nisan ayında, dünya ham çelik üretimi 35.7 oranında arttı

Nisan ayında, dünya ham çelik üretimi 35.7 oranında arttı

Dünya Çelik Derneği (WSA) rakamlarına göre, Nisan ayında, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre 35.7 oranında artışla, 89.6 milyon tondan, 121.6 milyon ton seviyesine yükselen dünya ham çelik üretimi, Ocak-Nisan döneminde ise, 31.8 oranında artışla, 354.9 milyon tondan, 467.8 milyon tona çıktı.

Nisan ayında, Çin’in üretimi 27 oranında artışla, 55.4 milyon tona yükselirken, ABD’nin üretiminde 79, Almanya’nın üretiminde 107, Tayvan’ın üretiminde 161 ve Brezilya’nın üretiminde 57 oranında artış yaşandı.

Nisan ayında 21.5 oranındaki üretim artışı ile 2.4 milyon tonluk üretim gerçekleştiren Türkiye’nin arkasında 12. sırada yer alan İtalya’nın ise, üretimini 57 oranında arttırdığı görüldü. Diğer Avrupa ülkelerinden Fransa’da 76, İspanya’da 36, İngiltere’de 34 oranında üretim artışı gözlendi.
Nisan Ayında En Fazla Ham Çelik Üreten Ülkeler (‘000 ton), 21.
2010 2009 değişim 

2010 yılının Ocak-Nisan döneminde ise, Türkiye’nin üretimindeki artış 11.2 seviyesinde kalarak, 8.5 milyon tona ulaştı. Ancak, Ocak-Mart döneminde, 5 milyon ton civarındaki üretim ile Türkiye’nin ardından 12. sırada yer alan Tayvan’ın, Ocak-Nisan döneminde, üretimini 11.3 milyon tona yükselterek, 8. sıraya yerleşmesi ile, Türkiye 12. sıraya geriledi. 


Yılın ilk 4 aylık döneminde, ABD’nin üretiminde 67, Tayvan’ın üretiminde 153, Almanya’nın üretiminde 62, Brezilya’nın üretiminde 58, Japonya’nın üretiminde 40, İtalya’nın üretiminde 37 oranında artış gözlendi.

Bölge bazında, AB-27’nin ham çelik üretimi, 44 oranında artışla, 58 milyon tona, Diğer Avrupa’nın üretimi 14.6 oranında artışla, 9.8 milyon tona, BDT’nin üretimi 21.6 oranında artışla, 34.8 milyon tona, Kuzey Amerika’nın üretimi 59 oranında artışla, 36.7 milyon tona ve Asya’nın üretimi 29 oranında artışla, 300 milyon tona yükseldi.
Ocak-Nisan Döneminde En Fazla Ham Çelik Üreten Ülkeler (‘000 ton) 

Diğer taraftan, 2009 yılının Nisan ayında 64.5 ve 2010 yılının Mart ayında 81.5 seviyesinde bulunan dünya çelik üretiminde kapasite kullanım oranı, Nisan ayında 43.4 seviyesine yükseldi.


Ocak-Nisan döneminde, yassı ürün üretimi 47 oranında arttı

2010 yılının Ocak-Nisan döneminde, Türkiye’nin toplam ham çelik üretimi 11.2 oranında atışla, 7.6 milyon tondan, 8.5 milyon tona yükseldi. Aynı dönemde, uzun ürünlerin üretimindeki artış 3.8 seviyesinde kalırken, yassı ürün üretimindeki artış 46.9 olarak gerçekleşti.

Yılın ilk 4 aylık döneminde, elektrik ocakları tarafından gerçekleştirilen ham çelik üretimi 8.3 oranında artışla, 5.2 milyon tondan, 5.7 milyon tona çıktı. Entegre tesislerin üretimi ise, 17.6 oranında artışla, 2.4 milyon tondan, 2.8 milyon tona ulaştı.

Mısır, Türkiye’den nervürlü demir ithalatına AD soruşturmasını iptal etti

Mısır Endüstri ve Ticaret Bakanı’nın, yerel üreticilerin ithal ürünlerin Mısır piyasasında dampingli satıldığı yönündeki şikayetlerini ele almamaya karar verdiği haber veriliyor.

Mısır’ın, Ocak ayında Türkiye’den yapılan nervürlü demir ithalatına karşı anti-damping önlemi alınması olasılığını araştırdığı, ancak Türkiye Demir Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan’ın, bu tür bir önlemin iki ülke arasındaki serbest ticaret anlaşmasına aykırı olacağını açıklamış olduğu hatırlatılıyor.

Mısır Endüstri ve Ticaret Bakanlığı’nın, anti-damping davasına yönelik olarak yürütülen soruşturma ve incelemelerde, ithalattaki artış nedeniyle yerel üreticilerde önemli derecede zarar oluşmadığı sonucuna vardığı, bakanlık soruşturması neticesinde, ithalattaki artışın 2008 yılının son çeyreği ile 2009 yılının ilk yarısında yaşandığı ve bu durumun, yerel endüstri üzerinde ters bir etki yaratmadığı sonucuna ulaşıldığı ifade ediliyor.

Mısır Endüstri ve Ticaret Bakanlığı’nın, “Bakanlık, yerel endüstrisini tüm zararlı uygulamalardan koruyabilmek için son derece dikkatli ve titiz davranmaktadır. Ayrıca, tüketicilerin haklarını da korumakla görevli olan bakanlık, tüketicilerin düşen fiyatlardan yararlanmasını sağlamakla da görevlidir. Ancak sözkonusu fiyat düşüşleri, yasaya uygun ve yerel üreticilere zarar vermeyecek şekilde olmalı” açıklamasında bulunduğu haber veriliyor.


Posco, dünya klasmanındaki üreticiler listesinin başında

World Steel Dynamics’in, dünya klasmanındaki çelik üreticileri listesinin zirvesinde Posco’nun yer aldığı, Posco’yu, 2007 yılında 17. sırada yer alan, ancak 2009 yılında Posco’nun arkasından ikinci sıraya yükselen Hindistan’da yerleşik çelik üreticisi SAIL’in aldığı bildiriliyor.

WSD’nin, aralarında büyüklük, genişleme planı, yeni teknoloji ve ürün kullanımı, fiyatlandırma gücü, hammadde güvenliği, işgücü ve enerji maliyetleri gibi 23 parametreye göre belirlediği listede, TATA Corus 10., ArcelorMittal 12., Essar Steel 20. ve RINL 30. sırada yer aldı.


Kardemir'de hedef 3 milyon ton üretim

KARDEMİR A.Ş Genel Müdürü Fadıl Demirel, devam eden yatırımların tamamlanmasının ardından fabrikada 3 milyon ton üretim hedeflediklerini bildirdi. KARDEMİR'in bir dünya fabrikası olduğunu, çalışmalarının da bütün dünya tarafından izlendiğini ve takip edildiğini anlatan Demirel, şöyle konuştu: "Fabrikada devam eden yatırımların tamamlanmasının ardından 3 milyon ton üretim hedefliyoruz. Şirketimizin de yüzde 34 pay ile ortak olacağı ve söz konusu ortaklığın içinde TCDD Genel Müdürlüğü ve Vaestelpine (VAE) Grubu'nun da bulunduğu 5 milyon avroluk sermaye ile Çankırı'da kurulacak olan 'Yüksek Hızlı Tren Makas Fabrikası'nın kurulmasına ilişkin sözleşme imzaladık. Ray üreten bir fabrikayız, bir de bu teknolojiyle bu konuda çok yol kat etmiş olacağız. 4 No'lu Yüksek Fırın tamamlanmak üzere, sinter ve enerji tesisi yatırımlarımız var. Bu yatırımlar sonunda iş gücüne ihtiyaç duyulacak. Ayrıca, çok büyük bir yatırım da çevre düzenlemesi ve dış görünüm ile ilgili olacak. Fabrikamızın yaydığı görüntü kirliliği ortadan kalkacak."

Nisan Ayında, dünya DRI üretimi 10.4 oranında arttı

Nisan ayında, geçen yılın aynı ayına göre dünya DRI üretiminin 10.4 oranında artışla, 4 milyon 789 bin ton olarak gerçekleştiği, Ocak-Nisan döneminde ise, üretimin 11.6 oranında artışla 19.2 milyon tona ulaştığı kaydediliyor. Hindistan’ın, Ocak-Nisan döneminde üretiminin 2.4 oranında düşmesine rağmen, 6.8 milyon tonluk üretimi ile dünyanın en büyük DRI üreticisi konumunu sürdürdüğü bildiriliyor.

OECD: Dünya piyasalarındaki toparlanmayı asya sürüklüyor

6-7 Mayıs 2010 tarihlerinde, Paris’te gerçekleştirilen 68. OECD Çelik Komitesi Toplantısı’nda, çelik piyasalarındaki son eğilimlere yönelik olarak OECD tarafından yapılan sunumda, özetle aşağıdaki hususlara değinilmiştir:

• Dünya çelik endüstrisi, beklentilerden daha erken ve hızlı bir şekilde iyileşme eğilimi göstermektedir.
• Bu hızlı toparlanmanın arkasında, gelişmekte olan büyük ekonomilerin çelik yoğun büyümeleri önemli bir rol oynamaktadır.
• Brezilya, Çin, Hindistan ve diğer bazı Güneydoğu Asya ekonomilerindeki toparlanma, pek çok OECD üyesinden daha erken başlamış ve daha hızlı bir şekilde devam etmektedir.
• Dünya talebindeki artışı Asya ekonomileri tetiklemektedir. 2009 yılının ikinci çeyreğinde iyileşme eğilimine giren Asya ekonomilerinde, tüketim kriz öncesi seviyelerinin 13 oranında üzerine çıkmıştır. 2009 yılında Çin’in görünür çelik tüketimi 25 oranında artışla, 542 milyon tona yükselmiştir.
• Global ekonomideki durgunluğa karşın, Hindistan Asya bölgesinde yüksek performans gösteren ülkelerden birisi olmuştur.
• 2009 yılı boyunca, başta Brezilya olmak üzere, Güney Amerika’da da talep artışı yaşanırken, Avrupa ve Kuzey Amerika’da talep artışı daha geç başlamış ve diğer bölgelere kıyasla, daha yavaş iyileşmektedir. Bu bölgelerin 2010 ilk çeyrek görünür çelik tüketimleri, halen 2008 yılının ortalarına kıyasla 20-25 oranında daha düşük seviyelerde bulunmaktadır.
• BDT ülkelerinde, talep halen kriz öncesi seviyelerin 35 oranında altında seyretmektedir.
• Ekonomik büyümenin büyük bir bölümü OECD dışındaki ülkelerde gerçekleşmesine rağmen, OECD ülkeleri, gelişmekte olan piyasalar ile sahip oldukları ticari bağlar sayesinde bu büyümeden faydalanmaktadırlar.
• Global ekonomi hızlı bir toparlanma eğilimi içerisindedir. Ancak bu eğilim ülkeler ve bölgeler arasında farklılık arz etmektedir.
• 2009 yılı genelinde, çelik tüketiminin temel göstergelerinden biri olarak nitelendirilen endüstriyel üretim, gelişmekte olan ülkeler ile gelişmiş ülkeler arasında farklılık göstermiştir.
• 2008 yılının ikinci yarısında başlayan global çelik talebindeki daralma eğilimi, 2009 yılının ilk çeyreğinde durmuş ve sonraki dönemde de toparlanma eğilimi göstermiştir.
• Söz konusu toparlanma hükümetlerin destek paketleri ile de desteklenmiş, stok yenileme çalışmaları da toparlanmada canlandırıcı etki yaratmıştır.
• Global açıdan bakıldığında, çelik talebinin kriz etkilerinden tamamen arındığını söylemek mümkündür.
• 2009 yılının üçüncü çeyreğinde, dünya çelik tüketimi, ikinci çeyrekteki seviyesine kıyasla 10 oranında artışla, 314 milyon tona yükselmiş ve son çeyrekte de 326 milyon tona çıkmıştır.
• 2009 yılının son çeyreğindeki tüketim miktarı, 2008 yılının ikinci çeyreğindeki zirvesinin bir miktar altında kalmıştır.
• WSA tahminleri de, 2010 yılında dünya görünür çelik tüketiminin 10,7 oranında artışla, 1.24 milyar tona; 2011 yılında ise, 1.30 milyon tona yükseleceğini ortaya koymaktadır.
• Çelik talebindeki artış yanında, üretimin düşük seviyelerde seyretmesi, fiyatlarda yükseliş yaşanmasına imkân sağlamıştır.
• Mart 2010 itibariyle, çelik fiyatları hâlen 2008 yılındaki zirvelerinin 28 ila 51 aralığında altında bulunmasına rağmen, bazı bölgelerde 2007 yılındaki ve 2008 yılının başındaki seviyelerine dönmüştür.
• Talepteki toparlanma üretime de yansımış; 2010 yılının ilk çeyreğinde dünya ham çelik üretimi 342 milyon tona ulaşmıştır.
• Şubat 2010’da dünya çelik endüstrisinde kapasite kullanım oranı, 79.8 ile Eylül 2008’den bu yana en yüksek seviyesine çıkmıştır.
• Global çelik üretimindeki artışta, Çin’in etkisi devam etmektedir. 2009 yılının ilk yarısında, dünya çelik üretimindeki payını 48 seviyesine yükselten Çin Halk Cumhuriyeti, yılın ikinci yarısında diğer bölgelerin üretimlerinin de artış eğilimine girmesi ile, yılsonu itibariyle 45 oranında paya sahip olmuştur.

Ticaret
• Dünya piyasalarındaki durgunluk, 2008 yılının sonlarından başlayarak, 2009 yılı boyunca, çelik ticareti üzerinde önemli bir etki yaratmıştır.
• 2009 yılının ilk yarısında da devam eden çelik ticaretindeki durgunluk, ikinci yarıdan itibaren yerini iyileşmeye bırakmış ve bu durum 2010 yılında da devam etmektedir.
• Özellikle NAFTA bölgesinin çelik ticaretinde keskin bir düşüş yaşanmıştır.
• 2009 yılında ABD’nin ithalatı 49 oranında düşüşle, 15.3 milyon tona gerilemiştir.
• ABD’nin aylık çelik ithalat miktarları, 1993 yılından bu yana en düşük seviyelerine kadar gerilemiştir.
• Ancak, WSA tahminlerine göre, 2010 ve 2011 yıllarında NAFTA bölgesinin talebinin, sırasıyla 23.5 ve 7.2 oranlarında gerilemesi beklenmektedir.
• 2009 yılında, Avrupa’nın çelik tüketimi 35 oranında düşüşle, 121 milyon tona gerilemiştir.
• Kriz öncesinde 85 seviyelerinde bulunan Avrupa çelik endüstrisinin kapasite kullanım oranı, 2009 yılının ilk çeyreğine kıyasla, son çeyreğinde üretimin 33 oranında artmasının da katkısı ile 60-65 aralığına kadar toparlanabilmiştir.
• 2010 yılının ilk çeyreğinde ise, geçen yılın aynı dönemine göre, üretimde 37 oranında artış gözlenmiştir.
• WSA tahminlerine göre, Avrupa’nın çelik tüketiminin, 2010 yılında 13.7 ve 2001 yılında 7,9 oranında artması beklenmektedir.
• Üretimin talebi karşılamakta yetersiz kaldığı Orta Doğu bölgesinde, üretim kapasitesinin 2009 yılındaki 28 milyon ton seviyesinden, 2012 yılında 54 milyon tona yükselmesi beklenmektedir.
• Afrika’nın üretim kapasitesinin ise, aynı dönemde, 31 milyon tondan, 38 milyon tona çıkacağı tahmin edilmektedir.

Dünya çelik üretim kapasitesindeki gelişmeler (WSA)

6-7 Mayıs 2010 tarihlerinde, Paris’te düzenlenen 68. OECD Çelik Komitesi Toplantısı’nda, dünya çelik üretim kapasitesindeki son gelişmeler ile kısa vadede beklentilere ilişkin olarak Dünya Çelik Derneği tarafından yapılan sunumda şu hususlar ifade edilmiştir:
• 2001-2008 yılları arasında dünya ham çelik üretim kapasitesi 651 milyon ton artışla, 1 milyar 713 milyon tona yükselmiştir.
• 2000-2003 yılları arasında yıllık ortalama 3.3 seviyesinde gerçekleşen global ham çelik üretim kapasitesindeki artış, 2004-2008 yılları arasında yıllık ortalama 7.9 seviyesine ulaşmıştır.
• 2009-2011 yılları arasında global ham çelik üretim kapasitesinin 285 milyon ton artışla, 1 milyar 997 milyon tona ulaşması beklenmektedir. Aynı dönemde, yıllık ortalama kapasite artışının 5.2 seviyesinde gerçekleşeceği tahmin edilmektedir.
• 2009-2011 döneminde, BOF/OHF yöntemi ile ham çelik üretim kapasitesinin, yıllık ortalama 4.9 oranında artışla, 179 milyon ton, EAO’lu çelik üretim kapasitesinin yıllık ortalama 5.9 oranında artışla, 105 milyon ton artış göstereceği ve EAO’lu üretim kapasitesinin toplam kapasite içerisindeki payının 33 seviyesinde kalacağı tahmin edilmektedir.
• 2001-2009 döneminde, yıllık ortalama 737 milyon ton artışla, 1 milyar 799 milyon tona yükselen global ham çelik üretim kapasitesinin, 2010-2012 döneminde, yıllık ortalama 4.5 oranında artışla, 255 milyon ton artarak, 2 milyar 55 milyon tona ulaşması beklenmektedir.
• 2010-2012 döneminde, BOF/OHF kapasitesinin yıllık ortalama 4 oranında artışla, toplamda 150 milyon ton, EAF kapasitesinin yıllık ortalama 5.6 oranında artışla, toplamda 104 milyon ton seviyesine yükseleceği ve EAO’lu çelik üretiminin, dünya toplam çelik üretimi içerisindeki payının 33 seviyesinde kalacağı tahmin edilmektedir.
• 2000 yılında 43 seviyesinde bulunan Asya’nın dünya ham çelik üretim kapasitesi içerisindeki payının, 2012 yılında 64 seviyesine yükseleceği, aynı dönemde Avrupa’nın payının, 36 seviyesinden 22 seviyesine gerileyeceği, Kuzey Amerika’nın payının ise, neredeyse yarı yarıya azalacağı öngörülmektedir.
• BRIC ülkelerinin dünya ham çelik üretim kapasitesi içerisindeki paylarının, 2000 yılındaki 26 seviyesinden, 2012 yılında 52 seviyesine; Çin’in payının ise, 2000 yılındaki 14’ten 41’e yükselmesi beklenmektedir.
• 2001-2009 döneminde, global kapasite artışında 88 oranında paya sahip bulunan BRIC ülkelerinin, 2010-2012 döneminde açılacak yeni kapasiteler içerisindeki paylarının, 56 seviyesinde kalacağı, Çin’in payının 2012 yılında 39’a gerileyeceği, buna karşılık, 2001-2008 döneminde 4.6 seviyesinde bulunan Hindistan’ın payının ise, 10’a yükseleceği; 2010-2012 dönemindeki global kapasite artışında, diğer ülkelerden Türkiye’nin 13, Güney Kore’nin 13, İran’ın 11, Vietnam’ın 9, Japonya’nın 3.5 oranında paya sahip olacağı öngörülmektedir.
• 2001-2007 döneminde yıllık ortalama 87 seviyesinde gerçekleşen dünya ham çelik üretiminde kapasite kullanım oranı, 2008 yılında 77’ye ve 2009 yılında 67’ye gerilemiştir.
• 2008 yılının Haziran ayında 91 ile zirvesine ulaşan dünya ham çelik üretiminde kapasite kullanım oranı, bir yıllık düşüşün ardından, yeniden toparlanmaya başlamıştır. 2008 yılının Aralık ayındaki dip noktasına kıyasla, 2010 yılının Ocak ayında 15 puan artış yaşanmıştır.
• Bölgesel bazda, kapasite kullanım oranı konusunda en iyi performansı BRIC ülkeleri göstermiştir. Çin, Hindistan ve Güney Kore sayesinde, Asya’nın kapasite kullanım oranı, dünya ortalamalarının üzerinde seyretmiştir. AB ve NAFTA bölgesi, toparlanma eğilimine girmiş olmakla birlikte, diğer bölgelerden daha yavaş bir iyileşme göstermektedir. Mevcut veriler, kapasite kullanım oranı en düşük olan bölgenin, Orta Doğu olduğunu göstermektedir.

Kısa Vadede Görünüm
• 2009 yılında, 1 milyar 121 milyon ton olarak gerçekleşen dünya görünür nihai mamul tüketiminin, 2010 yılında 10.7 oranında artışla, 1 milyar 241 milyon tona ve 2011 yılında 5.3 oranında artışla, 1 milyar 306 milyon tona yükselmesi beklenmektedir.
• 2009 yılında 35 oranında düşüşle, 118.4 milyon tona gerileyen AB’nin görünür nihai mamul tüketiminin, 2010 yılında 13.7 oranında artışla, 135 milyon tona ve 2011 yılında 7.9 oranında artışla, 145 milyon tona ulaşması beklenmektedir.
• 2009 yılında 37 oranındaki tüketim azalması ile, en keskin daralmanın gözlendiği NAFTA bölgesinde ise, 2010 ve 2011 yıllarında tüketimin sırasıyla 23.5 ve 7.2 oranında artacağı tahmin edilmektedir.
• 2009 yılında, tüketimi 28 oranında daralan BDT bölgesinde, aynı yıllar itibariyle, sırasıyla 11 ve 8 oranında; Orta Doğu’da 10 ve 8 oranında; Afrika’da 8.4 ve 4 oranında, Diğer Avrupa’da ise, 13.5 ve 12 oranında tüketim artışı beklenmektedir.
• NAFTA bölgesinde, 2009 yılında tüketimi 41.6 oranında azalan ABD’de, 2010 ve 2011 yıllarında sırasıyla 26.5 ve 7.5 oranında artış beklenmektedir.
• 2009 yılında 33.4 oranında düşüşle, 291 milyon tona gerileyen gelişmiş ülkelerin tüketimlerinin, 2010 ve 2011 yıllarında sırasıyla, 16.1 ve 5.5 oranlarında; 2009 yılında 8.6 oranında artışla, 830 milyon tona yükselen gelişmekte olan ülkelerin tüketimlerinin ise, 2010 ve 2011 yıllarında sırasıyla, 8.8 ve 5.2 oranında artacağı tahmin edilmektedir.
• 2006 yılında, 54.2 seviyesinde bulunan ve 2009 yılında 67.5 seviyesine yükselen Asya’nın dünya çelik tüketimi içerisindeki payının, 2010 yılında 66.2 seviyesine gerileyeceği öngörülmektedir.
• 2006 yılında 16.6 seviyesinde bulunan Avrupa Birliği’nin payının, 2011 yılında 11.1’e, 13.6 seviyesinde bulunan NAFTA’nın payının ise, 8.2’ye gerilemesi beklenmektedir.

. . .

İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.