Sektörün 2024 yılsonu ihracat hedefi: 16,5 milyar dolar

Çelik sektörü yılın ilk 6 ayını üretim ve ihracat açısından nasıl geçirdi? Geçen yılın aynı dönemine göre miktar ve değer olarak değerlendirebilir misiniz?

Yılın ilk altı ayında gerçekleştirilen ihracat değerlendirildiğinde; sektörümüzün genel ihracatta dördüncü sırada yer aldığını görmekteyiz. Çelik sektöründe 2024 yılının ilk altı ayında geçen yılın aynı dönemine göre miktar bazında 8.609.185 ton ile yaklaşık yüzde 33’lük bir artış söz konusu. Değer bazında değerlendirildiğinde ise 7,9 milyar dolar ile yaklaşık yüzde 11’lik bir artış yaşandığını söyleyebiliriz. Bu rakamlar ile sektörümüz Türkiye’nin genel ihracatından yüzde 6,3 pay almış oldu. 

Sektörün uluslararası arenada rekabetçiliğini artırıyoruz

Üretim-ihracat açısından 2024’ünikinci dönemine dair öngörüleriniz nelerdir? 

2024 yılının ilk yarısında 7,9 milyar dolar olarak gerçekleşen Türkiye’nin çelik ihracatının, yılın ikinci yarısında 8,6 milyar dolara yakın seviyede gerçekleşeceği tahmin ediliyor. 2023 yılını kayıplar yaşayarak kapatan Türk çelik sektörünün 2024 yılında olumsuzluklardan daha az etkilenmesini sağlamak ve uluslararası arenada rekabetçiliğini arttırmak amacıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 

Ocak ayından bu yana Litvanya, Almanya ve Tunus’ta Sektörel Ticaret Heyetleri gerçekleştirdik. Sektörel Ticaret Heyetlerini yeni belirlediğimiz hedef pazarlara yönelik organize ederekheyetler kapsamında gerçekleştirilen ikili iş görüşmeleri ile söz konusu ülkelere çelik ihracatımızı artırmayı hedefliyoruz. 

Ayrıca, planladığımız Alım Heyetlerimizle hedef pazarlarımızdaki çelik alıcılarını Türkiye’ye davet ederek, firmalarımızın ihracatını arttırmaya, ihraç ürünlerimizi çeşitlendirerek yeni ihracat pazarları ile üretimimizi ve ihracatımızı korumaya çalışıyoruz. Yılın devamında Sektörel Ticaret Heyetleri ve Alım Heyetlerinin yanı sıra çelik sektörü için önem arz eden yurt içi ve yurt dışı konferans ve fuarlara da katılım sağlamaya devam edeceğiz.  

İhracatta kâr marjı yüksek pazarlara yöneliyoruz

Çelik sektörü 2024 yılsonu ihracat hedefi nedir? Globaldeki gelişmeler sektöre etkisini değerlendirebilir misiniz?

Avrupa Birliği’nin uyguladığı kotalar, ABD’nin vergilerinin yanı sıra trend haline gelen korumacılık önlemleri ile daha önce ithalat yapan birçok ülkenin şimdilerde ihracatçı konumuna geldiğini görüyoruz. Bu, sektörümüzü iyiden iyiye dar boğaza sürüklerken sektörümüz rekabetçiliğini kaliteden ödün vermeyerek ve katma değerli ürünlere odaklanarak sürdürmeye çalışıyor. 

Diğer yandan Rusya-Ukrayna ve İsrail-Filistin savaşlarının etkileri devam ederken Çin’in yükselen enflasyonun küresel resesyona sebebiyet vermesi sonucu önemli pazarlarımızın halen eski hareketliliğe ulaşamadığını söyleyebiliriz.

Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da ise son dönemde Fas, Tunus gibi geleneksel pazarlarımız ticaret politikası önlemleri uygularken, Mısır ve Körfez Ülkeleri teknik engeller uygulamakta. Diğer taraftan Çin ve Rusya gibi büyük çelik üreticisi ülkelerden yapılan ithalat üretimimiz üzerinde baskı oluşturmakta, ihracatta yaşanan daralmaların iç piyasada kompanse edilememesine yol açmakta.

Ama Türk çelik sektörü olarak uzun yıllara dayanan ihracat tecrübemizin sağladığı esnek pazar kabiliyetimiz sayesinde daralan ya da fiyat tutturmakta zorlandığımız ülkeler yerine ihracatımızı daha iyi kâr marjı olan bölgelere çevirmekle çözüm sağlamaya çalışıyoruz.

İhracat artışında Romanya ve İtalya öne çıkıyor

İhracatta öne çıkan pazarları sıralayabilir misiniz?

İhracatımızda öne çıkan pazarlarımızı Avrupa, Orta Doğu, Kuzey, Güney ve Batı Afrika, Kuzey, Orta ve Güney Amerikaolarak sıralayabiliriz.

Türkiye’ninçelik ihracatı yılın ilk yarısında ana pazar olan Avrupa’da 2022-2023 yılı seviyelerine çıkarak güçlü artışlar kaydederken Romanya ve İtalya pazarlarının da artış seviyeleriyle dikkat çektiği söyleyebiliriz.

Artan maliyetlerden dolayı rekabet gücümüz zayıfladı

Sektörün önde gelen en önemli sorunu nedir?

Ekonomide rasyonelleşme politikalarının olumlu etkileri yanında maalesef ki birbiri ile ters düşen durumlar oluşabiliyor. Bu bağlamda halen finansmana erişimde zorluklar yaşıyoruz. Üretimde enerjiyi yoğun kullanan bir sektör olarak enerji maliyetlerinin üretim maliyetlerimiz içerisindeki payının çok yüksek bir yer tuttuğunu her fırsatta vurguluyoruz. 

Korumacılık önlemleri maalesef ki sektörümüzü zorlamaya devam ediyor. Çelik İhracatçıları Birliği olarak haksız rekabet karşısında Türk çelik sektörümüzü savunmaya devam ediyoruz.  

Türk çelik sektörümüzün 2024 yılını önceki yıla göre yüzde 12 seviyesinde artışla toplam 16,5 milyar dolar ihracat ile tamamlamasını hedefliyoruz. Türk çelik sektörü en büyük pazarları olan AB, ABD ve Orta Doğu/Kuzey Afrika bölgelerinde ticaret politikası önlemleriyle mücadele ediyor. AB’de yürürlükte olan kota uygulaması ve ürünler özelinde damping soruşturmalarının yanı sıra sınırda karbon düzenleme mekanizması ticaretin önünde büyük engel teşkil ediyor. ABD’de ise Section232 kapsamında yüzde 25 vergi uygulanmakta olup, Meksika, Kanada, Japonya, Güney Kore, AB ülkeleri gibi rakiplerimize sağlanan muafiyetler nedeniyle rekabet gücümüzü yitirmiş durumdayız.

Artan maliyetlerden dolayı rekabet gücümüz zayıfladı. Mevcut pazarlarda yeniden rekabet edebilmek ve ihracatımızı artırabilmek için rekabetçiliğimizin önünde engel teşkil eden uygulamaların kaldırılmasını bekliyoruz. 

Hidrojen kullanımı üzerine Araştırmalarımız sürüyor

Eklemek istedikleriniz?

Sektörümüzün gündemindeki bir diğer konu ise Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması (SKDM). AB SKDM uygulamasına uygun olarak üretim yapılması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ülkemizin 2050 karbon salınımı taahhüdünde de üzerimize düşen katkıyı sunmak amacıyla Birliğimiz tarafından kurulan MATİL A.Ş. bünyesinde çelik sektöründe enerjinin temiz olarak üretimine imkân veren hidrojen kullanımı üzerine araştırmalarımıza devam ediyoruz. 

. . .

İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.