Tayfun İşeri: Türkiye’nin CBAM’a uyumu için net kriterler ve sertifika sistemi şart
Çolakoğlu Metalurji Koordinatörü Tayfun İşeri, CBAM’a uyumda net kriterler ile işleyen bir sertifika sisteminin kurulmadıkça maliyet ve rekabetin yönetilemeyeceğini belirterek, AB’nin 2026’da açıklayacağı kıyas değerlerinin Türkiye’nin ETS tasarımına yön vereceğini söyledi. Uygulamanın yalnızca üreticiyi değil nihai kullanıcıyı da etkileyeceğini vurgulayan İşeri, izleme–raporlama–doğrulama hattının hızla netleşmesi ve RES ile CBAM arasındaki uyumun sağlanmasının zorunlu olduğunun altını çizdi.
Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’nın (CBAM) çelik sektörü üzerindeki etkilerini değerlendiren Çolakoğlu Metalurji Koordinatörü Tayfun İşeri, Türkiye’nin bu yeni düzene uyum sağlayabilmesi için açık ve ölçülebilir kriterlere, işleyen bir sertifikasyon mimarisine ihtiyaç olduğunu söyledi. İşeri, 2026’ya kadar Avrupa Birliği’nin açıklayacağı kıyas değerlerinin (benchmark) sürecin yönünü belirleyeceğini, Türkiye’de kurulacak Emisyon Ticaret Sistemi’nin (ETS) bu çerçeveyle eşgüdümlü çalışmasının kritik önemde olduğunu vurguladı.
19 Ekim 2025’te EUROMETAL ve Fastmarkets’in düzenlediği çevrim içi seminerde konuşan İşeri, UNESID Ekonomik Çalışmalar Direktörü Alfonso Hidalgo de Calcerrada ve Tata Steel Nederland Ticaret İşleri Başkanı Jaap Jan Aardenburg ile birlikte CBAM’ın uygulama başlıklarını masaya yatırdı. İşeri, “Kriterler netleşmeden kimsenin yol haritası tam olmayacak. Türkiye’nin ETS’si ile AB’deki mekanizmanın birbirini tamamlaması gerekiyor; aksi halde maliyet ve rekabetçilik yönetilemez” dedi.
Etkiler yalnızca üreticiyle sınırlı değil
İşeri, CBAM’ın zincirin tamamını ilgilendirdiğinin altını çizerek, “Uygulama devreye girdiğinde aşağı yöndeki, yani nihai kullanıcıların nasıl etkileneceğine bakmamız şart. ABD’de CBAM yok ama türev ürünlere ek vergiler getiriliyor; amaç nihai kullanıcıyı korumak. Bu karmaşık bir tablo, ancak adil bir çözüm üretilebilir” ifadelerini kullandı. Bu çerçevede Türkiye’de olası düzenlemelerin, üretici kadar otomotiv, beyaz eşya ve makine gibi nihai kullanıcı odaklı sektörleri de kapsaması gerektiğini belirtti.
2026 eşiği: Kıyas değerleri ve RES–CBAM uyumu
Türkiye açısından belirsizliğin başlıca nedeninin, AB’nin henüz sektörler için net kıyas değerleri açıklamamış olması olduğunu söyleyen İşeri, “2026’ya kadar açıklanacak rakamlar yön gösterecek. Yenilenebilir enerji sertifikalarının (RES) bu kıyas değerleriyle uyumu yalnızca bir formalite değil; doğrudan maliyet matematiğini belirleyecek” dedi. Türkiye’de ETS tasarımının bu uyumu gözeterek ilerlemesi gerektiğini, aksi halde şirketlerin karbon maliyetini öngörmekte zorlanacağını kaydetti.
Türkiye’nin ETS’sinde zamanlama ve maliyet denklemi
İşeri, “Geçiş döneminde kendi ETS sistemimiz olacak ama bugün itibarıyla sahada uygulanmış bir düzen yok. İzleme, raporlama, doğrulama hattının nasıl işleyeceği ve maliyetin hangi parametreyle belirleneceği netleşmeli. Türkiye’de kapsamlı bir sertifika sistemi henüz kurulmadı; ilgili kurumlar üzerinde çalışıyor” diye konuştu. CBAM maliyetinin kime yansıyacağına ilişkin tartışmalara da değinen İşeri, “CBAM bedeli doğrudan ‘nakit’ bir ödeme gibi işlemeyecek. Türkiye ve AB’de ETS mekanizmaları devreye girdiğinde aradaki fark sistem içinde dengelenecek” değerlendirmesini yaptı.
Yeşil çelik hedefi: Sadece karbon değil, iktisat da belirleyici
Yeşil dönüşümün yalnızca emisyon azaltımına indirgenemeyeceğini vurgulayan İşeri, “Yeni kotalar ve koruma önlemleri Avrupa ve Türkiye’ye yönelik ithalatı etkiliyor. Bunlar yeşil çeliğin doğrudan parçası değil gibi görünse de ticaret akışını değiştiriyor. 2026’da arz-talep dengesi netleştikçe dünya ticaretinin yönü daha belirginleşecek” dedi.
DRI yatırımları ve kârlılık: Sprint değil maraton
Doğrudan indirgenmiş demir (DRI) yatırımlarının önemini hatırlatan İşeri, “Bugün elektrik ark ocaklı DRI yatırımına karar verseniz, tamamlanması üç-dört yıl sürer. Mevcut çelik ekonomisi bu uzun soluklu yatırımları tam desteklemiyor; bu nedenle pek çok şirket tereddüt ediyor, bazıları erteliyor” ifadelerini kullandı. Son sözü kârlılık üzerine söyleyen İşeri, “Sektör bugünkünden daha kârlı hale gelirse süreç hızlanır; aksi halde pek çok başlık yavaşlar” diyerek tabloyu özetledi.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.