Türkiye’nin ilk global e-ticaret sitesi olacağız

Sorularımıza geçmeden önce bizlere kendinizden kısaca bahseder misiniz?

Gazi Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümü mezunuyum. İş hayatıma 1992 yılında 3D animasyon çalışmalarıyla başladım. Uzun yıllar bu sektörde çalıştıktan sonra medya sektörüne yöneldim. TV kanallarının 2D’den 3D’ye geçişinde ve mobil servislerin bir sektör haline gelmesi konusunda önemli projeler gerçekleştirdim. Bu sırada Show TV’de İcra Kurulu görevinde bulundum. Bu görev dahilinde mobil ve Interaktif servisleri yönettim. 2005 yılında bu görevden ayrılıp Mobilarge firmasını kurdum. Bu küçük ölçekli şirket 2 yıl sonra Doğan TV Holding ile ortak olarak 47 TV kanalına hizmet veren bir şirket haline geldi. 2010 yılında ise Payby.me adında mobil ödemeler üzerine hizmet veren ve Facebook’un 14 ülkede parasını kollekte eden bir şirket daha kurdum. 2012 yılında ise kız kardeşim ile Sefamerve.com projesini hayata geçirdik. Şu anda da Türkiye’nin ilk global e-ticaret sitesi olma amacıyla çalışmalarımıza devam ediyoruz

“Dünyada nadiren uygulanabilen sosyal e-ticaret modeli ile başarılı bir ivme yakaladık”

Sefamerve’nin kuruluşu, faaliyet alanları ve organizasyon yapısı hakkında bizleri bilgilendirir misiniz?

Her şey kız kardeşim Oya Okur Erciyeş’in yaşam tarzına uygun kıyafetler bulamamasıyla başladı. 12 yıl boyunca ailesiyle birlikte Kanada’da yaşayan Oya, moda eğitimi aldıktan sonra Türkiye’ye kesin dönüş yaptı. Döndüğünde Türkiye’deki tesettür giyimin yetersiz ve pahalı olduğunu fark etti. Satın aldığı her kıyafet üzerinde değişiklikler yapmak zorunda kalıyordu. Bu problemi yalnızca kendisinin değil tüm tesettürlü kadınların yaşadığını fark edip Sefamerve projesi fikrini bana açtı. Dünyada muhafazakar kesimin giyim tarzına uygun ürünlerin total pazarı 225 milyar dolar civarında. İlk olarak bu pazardaki markaları araştırdık ve sektörde muhafazakar kesimi iyi anlayan, iyi çözüm sunan markaların olmadığını gördük. Hem bu eksikliği gidermek hem de her gelir grubundan insanın alışveriş yapabileceği bir e-ticaret sitesi kurmak amacıyla 2012’nin Mart ayında Sefamerve. com’u Oya ile birlikte hayata geçirdik

“Hedefimiz 2 milyar insana ulaşmak”

Piyasada tesettür giyime hitap eden birçok e-ticaret sitesi bulunuyor. Sizi rakiplerinizden farklı kılan en önemli özellikleriniz neler? Müşterileriniz neden Sefamerve’yi tercih etmeli?

Kullanıcıların ihtiyaçlarına uygun tasarladığımız inovatif ürünlerle kendimizi farklılaştırıyoruz. Tesettürlü eşofman, fermuarlı şal boneleri, 105 cm etekler gibi bazı ürünler Türkiye’de ilk olma özelliğini taşıyor. Marka, dünyada da bir ilke imza atarak uluslararası müsabakalarda yarışan başörtülü sporculara özel, antrenmanlarda ve maçlarda kullanabilecek kıyafetler tasarlıyor. Sefamerve, ilk başladığı yıl sadece şal ve eşarp satışı yaparken son yıllarda bir günde 60.000’nin üzerinde ürün satış kapasitesine ulaştı.

Sefamerve’yi yurtdışında da dikkat çeken bir başarı hikayesine dönüştüren ana unsurlar neler? Bu kadar kısa zamanda bu kadar hızlı büyümeyi nasıl başardınız?

Marka olarak güçlü bir hedefimiz var; Sefamerve’yi Türkiye’nin ilk global e-ticaret markası yapmak istiyoruz. Bunu başarabileceğimize ekipçe inanıyoruz. Hazırladığı başarılı start-up listeleri ile tanınan Amerika’nın popüler teknoloji dergisi Red Herring tarafından Nisan 2013’te Avrupa’nın “En İyi İlk 100 Girişim” ve aynı yılın Kasım ayında da “Dünyanın En İyi İlk 100 Girişimi” arasında gösterilerek ödül aldık. 2016 yılı içinde ise Avrupa’nın e-ticaret sektörüne yön vermek amacıyla kurulan Ecommerce Europe’un resmi üyesi olduk. Dünyada nadiren uygulanabilen sosyal e-ticaret modeli ile başarılı bir ivme yakaladık. Bu iş modelini başarıyla uygulayan çok az marka var. Almış olduğumuz ödüller, global bir marka olma hedefimizin de gerçekçi olduğunu gösteriyor. Dünyada 57 ülkeye ulaştık ve bu yönde de yeni çalışmalarımız var. İnanıyoruz ki tüm bu gelişmeler bizi hedeflediğimiz noktaya ulaştıracak.

Yılsonuna kadar cironuz sizce ne kadar olur?

Sefamerve üst üste 5 yıl kar açıklayan tek e-ticaret sitesidir. Bu yılsonuna kadar 250 milyon TL ciro yapacağımızı ön görüyoruz.

Sektördeki en büyük engel olan kargo maliyetlerini düşürmenin ve yurt dışına açılmanın yolları neler? e-ticaret üssü projenizi anlatabilir misiniz?

e-ihracatın üç büyük maliyeti var; lojistik, depolama ve çalışan. Depolama maliyetleri İstanbul’da 8$-10$ civarındayken yakın çevre olarak nitelendirdiğimiz Çorlu ve Çatalca’da 5-6$, Gebze’de 5-6$, Yalova’da ise 2-3$ civarındadır. Acil olarak İstanbul çevresinde e-ticaret ve e-ihracat şirketleri için maliyeti düşük depo ve lojistik alanları oluşturulmalıdır. Eğer Yalova’da organize bir lojistik merkezi kurulursa tüm e-ticaret şirketleri depolarını buraya taşır. Paketleme ve ayrıştırma için ortak bir şirket kurulur. Tüm siteler ihracat ürünlerinin paketleme işini burada çözer. Böylece çalışan maliyeti de çözülür. Yurtdışı kargo maliyetinin ürünün yüzde 15 oranlarında. Bu proje hayata geçerse bu oran yüzde 3’e kadar geriler. Depo, çalışan gibi giderler de eklendiğinde ihracattaki maliyetimiz yüzde 40 düşer. Proje hayata geçerse yaklaşık 800 milyon dolar olan e-ihracat hacmi bir yılda ikiye katlanır. Yalova böyle bir proje için iyi bir alternatif olarak duruyor. Lojistik altyapısı olarak e-ihracat serbest bölgeleri statüsünde çalışan e-ihracat lojistik organize bölgeleri konusunda desteğe ihtiyacımız var. Organize sanayi bölgelerinden organize lojistik bölgelerine geçiş yapılmalıdır.

“Sitemizdeki birçok ürün Türkiye’de ilk olma özelliğini taşıyor”

Türkiye’de e-ticaret sektörünün pazar büyüklüğü ve sektörün geleceğiyle ilgili düşünceleriniz nelerdir?

İnternetin hayatımıza girmeye başlamasıyla e-ticaret de hızla büyüdü ve başlı başına bir sektör haline geldi. Türkiye’yi sahip olduğu genç nüfus ve dolayısıyla internet abonesi bazında değerlendirirsek e-ticaret açısından avantajlı konumda olduğunu söyleyebilirim. Ülkemizdeki kredi kartı kullanımı ve online alışverişin sunduğu seçenek fazlalığı da tüketicilerin e-ticarete olan yaklaşımını destekliyor. e-ticaret sektörü için ürün, fotoğraf çekimi, depolama, sistem, iade, finans zincirinden oluşan ve bir halka koptuğunda her yerin aksadığı çok zor bir iş modeli. 300 kişinin yaptığı işi 50 kişiyle yapabiliyorsanız kar edebilirsiniz.

Kısa ya da uzun vade de uygulamaya geçirmeyi düşündüğünüz plan ya da projelerden bahseder misiniz?

Hedefimiz 2 milyar insana ulaşmak. Bölgesel anlamda Avrupa, Afrika ve Ortadoğu ülkeleri bizim için büyük önem taşıyor. Bu nedenle stratejilerimizi de bu bölgelere göre yapıyoruz. Özellikle nüfus açısından yoğun olan Uzakdoğu ve Hindistan bölgeleri çok büyük pazarlar olarak karşımızda duruyor. 2019 hedef ciromuzu ise 1 milyar TL’ye ulaştırmaya çalışıyoruz. Buradan elde edilecek paranın bir kısmıyla Hollywood’da çekilecek, bu topraklardan çıkmış önemli bir ismin filmini yapacağız.

Son olarak e-ticarete girmek isteyen girişimcilere neler tavsiye edersiniz?

İnsanların hayatlarındaki sorunlara çözümler üretebilecek fikirler başarılı oluyor. Bu nedenle hayatı kolaylaştırabilecek fikirleri üreten kişiler kazanacak. İyi bir ekip başarıda büyük önem taşıyor. Yetenek tek başına yeterli değil. Eğer başarıyı hedefliyorsanız bunun için bir alın teri yani bir bedel vardır ve çalışmak sizi hedeflediğiniz noktaya götürecek sağlam yöntemdir. Küçük bir ağaç kakan olmak; hiç durmadan, bıkmadan, usanmadan aynı noktaya vurabilecek, kocaman ağacı devirebilecek sabra sahip olmak gerekiyor. Bana göre başarının 5 kuralı inanmak, çalışmak, istemek, disiplin ve iyi bir ekipten oluşur.

. . .

İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.