Uluslararası Otomotiv Sektörünün Geleceği ve Çözümü İçin Kümelenme Konferansı
Uluslararası Otomotiv Sektörünün Geleceği ve Çözümü İçin Kümelenme Konferansı, Konyada düzenlendi. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Ali Boğa, Konya Dedeman Otelde düzenlenen konferansın açılışında, Türkiyenin 2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi içerisine girme hedefi olduğunu söyledi.
Uluslararası Otomotiv Sektörünün Geleceği ve Çözümü İçin Kümelenme Konferansı, Konya’da düzenlendi. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Ali Boğa, Konya Dedeman Otel’de düzenlenen konferansın açılışında, Türkiye’nin 2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi içerisine girme hedefi olduğunu söyledi.
Bu hedefe doğru yaklaşıldığını ifade eden Boğa, “Şu anda 16 ve 17. sırada olduğumuz tartışılıyor. Eğer 2023 yılında ilk 10’da olacaksak sektörlerimizin her biri nerede olacak, bunun kararını vermemiz lazım” dedi.
Otomotiv sektöründe kümelenmede iyi bir noktaya gelindiğini ancak bununla yetinilmemesi gerektiğini vurguladı.
Boğa, otomotiv sektöründeki son yıllarda yaşanan gelişime dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“2002 yılında 36 milyar dolar ihracat, 2008’de 132 milyar dolar ihracat, 2023’te ’500’ diyoruz. Peki 500 milyar dolarlık ihracat için üretim hangi tesislerde yapılacak? Hangi yollardan nakledilecek? Alt yapı ve lojistik imkanlar buna yeterli mi? Üretim kapasitemiz buna yeterli mi? Diğer dünya ülkeleri üretmeyecek de biz bir boşluk mu dolduracağız? Bunları çok iyi sorgulamamız lazım. Dolayısıyla Türkiye’nin geldiği noktada bir zihniyet değişikliğine ihtiyaç var. Biz öyle bir noktaya yönelmeliyiz ki; diğer ülkeler, bizden bu teknolojiyi ve bu ürünü almak zorunda kalsınlar. Eğer bunu sağlıyorsak o zaman alkışa layığız demektir.”
En Büyük Zenginlik Gençler
Türkiye’nin yer altı zenginliklerine sahip olmadığını anlatan Boğa, “Ancak özellikle gençlerimizin beynini keşfettiğimiz zaman petrolden daha büyük bir zenginliğe sahip olduğumuzu göreceğiz. Zaten bunu öğrendiğimizde kimse Türkiye’nin ayağına engel veya pranga takamayacaktır” diye konuştu.
Boğa, bakanlık olarak yeniliği, Ar-Ge’yi desteklediklerini sözlerine ekledi.
Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) Genel Sekteri Prof. Dr. Ercan Tezer de sürdürülebilir küresel rekabetin kaçınılmaz bir olgu olduğunu belirterek, “Artık şehrimizde birinci olmak yetmiyor, ülkemizde birinci olmak yetmiyor, dünyada birinci olmaktan başka çare yok. Bunu hepimiz için söylüyorum” dedi.
Konferansta kriz sonrasında yeniden yapılanma sürecinin başladığı bir ortamda Konya için mevcut potansiyelin nasıl değerlendirileceği sorusunu tartışacaklarını anlatan Tezer, Konya’nın sanayileşme sürecinde tamamen ulusal sermayeye dayalı küçük işletmelerden, giderek büyüyen ve bugün küresel pazarlardan pay alma hedefini önüne koyan iddialı bir sanayi şehri durumuna geldiğini belirtti.
Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Tunçdöken de yeni dünyada, yeni ekonomik yapılanmayla hareket etme düsturunun daha da önem kazandığını bildirdi.
TAYSAD destek verecek
Konya Sanayi Odası’nın (KSO) yaptığı çalışmalar, oluşturduğu yeni vizyon ve yeni pazarlarla önemli bir kümelenme örneği gösterdiğini kaydeden Tunçdöken, kümelenmenin iyi örneklerinden birinin sergilendiği TAYSAD’ın da ülkemizin otomotiv tedarik zincirinin rekabetini artırmak adına 32 yıldan beri çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi.
Derneğin 267 üyesiyle bir aracın yüzde 85’ini üretebilecek kapasiteye sahip olduğunu kaydeden Tunçdöken, şöyle konuştu:
“TAYSAD, 2009 yılında gerçekleştirdiği 3,5 milyar dolarlık ihracat ve yarattığı 80 bin kişilik istihdam ile ülkemiz ekonomisine önemli katkılar yapmaktadır ve katma değer yaratan bir dernek olma özelliğini korumaktadır. Ayrıca biz bu rakamları yeterli görmüyoruz. Otomotivdeki küresel rekabeti üst düzeye taşıma hedefimizi bir kez daha yenilenen vizyonumuz ile ortaya koyuyoruz. Bu vizyon çerçevesinde TAYSAD olarak otomotiv yan sanayi firmalarına önemli destek vereceğimizi söylüyoruz.”
;Türk Standartları Enstitüsü (TSE) Başkanı ve KSO Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil ise rekabet ve iş birliğinin bir taraftan gelişmişliğe diğer taraftan ise güvene vurgu yaparak, ekonomik toplumsallığın kalkınma bağlamındaki algılanmasını ortaya koyduğunu söyledi.
Rekabetin, gelişmenin ve büyümenin bir ölçütü olarak değerlendirildiğini ifade eden Büyükhelvacıgil, iş birliğinin ise rekabetin anahtar kavramı olarak karşımıza çıktığını belirtti.
Kümelenmenin iş birliği, ortak değer üretme gücü ve kollektif liderliğin aklı olduğunu dile getiren Büyükhelvacıgil, şöyle devam etti:
“Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM), tarafından yürütülmüş olan Türkiye’nin kümelenme sürecine ilişkin bölgesel farklılıkların dikkate alınarak yapıldığı haritalama çalışması da bu anlamda değerlendirilmelidir. Bu çalışma ile ülkemizin kümelenmeye ilişkin potansiyel yapısı ortaya konulmuş, yol haritaları oluşturulmuş ve işbirlikçi yapıya ilişkin temel argümanlar belirlenmiştir. Konya’nın bu süreçteki yerinin belirlenmesinde ise adımlar biraz daha erken atılmış ve bölgenin kümelenme potansiyelinin belirlenmesi 2006 yılındaki proje süreci ile başlamıştır. 12 farklı alanda kümelenme potansiyeline sahip olmamız önemli ve dikkat çekici bir bulgudur. Özellikle uluslararası entegrasyona sahip olan otomotiv yan sanayi ile kümelenme süreci başlatılarak, iş birliğinin gelişmesi konusunda model oluşturmaya çalıştık. Bu konuda sektörün gönüllüleri ve öncülerinin çok önemli katkıları ile ilerleme sağlandı ve yapı giderek genişledi.”
Açılış konuşmalarının ardından Konya Valisi Aydın Nezih Doğan, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek ve TSE Başkanı Büyükhelvacıgil, konferansa katkılarından dolayı katılımcılara plaket verdi.
Konferansa DTM Müsteşar Yardımcısı Ziya Altunyaldız, TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Arif Parmaksız, KOSGEB Başkan Yardımcısı Salih Tuna Şahin ve çok sayıda firma temsilcisi katıldı.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.