Geçen yıl Kasım ayında, yine burada yazdığımız bir makalede, bugünleri tarif etmiştik. O gün, “Fiyatlar yıl içinde artmaya devam edecek. Ancak, yaz tatiline girişle birlikte piyasalar durgunlaşacak ve tatil çıkışı, Ağustos, Eylül aylarında, kalkışa geçmesi beklenilen çelik sektörü bir türlü ayağa kalkamayacak ve hava kararacak” demiştik. Tahminlerimiz büyük bir oranda doğru çıktı. Şimdi ise, bundan sonra olacaklar hakkında tahminlerde bulunmak isteriz.
Bugün gelinen nokta
Yılbaşından bu yana gerçekleşen 100’e yaklaşan fiyat zamları, pek çok tüccarın olağanüstü oranlarda kar yapmasına olanak sağladı. Öbür taraftan ise, çelik kullanıcıları büyük sıkıntılara girdi. En son artış Erdemir’in 21 Haziran 2008’de yaptığı zamdı. Bu zamla birlikte, siyah sıcak sacın baz fiyatı 1360 dolar/ton oldu.
Ancak, Temmuz ayının ortalarından itibaren, satışlarda sezonluk bir durgunluk başladı ve satışlar azaldı. Talepteki bu daralma, tüm Ağustos ayı boyunca devam etti.
Bu arada, bazı tüccarlar, yıl başından bu yana gelen zamların ağızlarında bıraktığı tat nedeni ile, sanki işler aynı hızda gidecekmiş gibi, bol miktarda, o zaman için ucuz denebilecek fiyatlardan sac siparişleri verdiler.
Öte yandan, tüm tüccar ve sanayiciler, artan çelik fiyatları nedeni ile banka kredi limitlerinin de sonuna geldiler. Bu durumda, 2-3 gemi dolusu malı yolda olan bazı tüccarlar, satışların durma noktasına gelmesi ile birlikte, telaşa düştüler ve gelen malların parasını çıkartma kaygısını yaşamaya başladılar. Finansman sıkıntısına girenler fiyatları düşürmeye başladılar.
Piyasalarda ithal malzemelerin 1100 dolar olan fiyatı, önce 1050’ye, sonra 1000’e, 975’ye, 950’e ve bugünlerde ise 935’lere kadar düştü. Erdemir’deki durum bundan farklı olmadı. Şişen stoklar nedeni ile piyasalara liste fiyatı üzerinden 250-300 dolar iskonto ile Erdemir malları sürülmeye başlandı. Düşüşlerin bir süre daha devam edeceğini fakat stoklarla sınırlı olduğunu tahmin ediyoruz.
Bu düşüşler nedeniyle, hiç kimsenin paniğe kapılmamasını tavsiye ediyoruz. Bunlar, çıkmaza giren bazı tüccarların amansız ve sonuçsuz kalacak mücadelesinin bir sonucudur. Hiçbir tüccar, fiyat düşürdüğünde, malını satabiliyor ise, bir daha fiyat düşürmez. Sürekli düşen fiyat, satılamayan malı işaret etmektedir.
Fiyatlar düşmeye devam edecek mi?
Hayır, fiyatlar düşmeye devam etmeyecek. Piyasa fiyatlarını belirleyen üreticilerdir. Üreticiler ise fiyat artışlarını ilan etmeye başladılar bile. Avrupa’nın kalbinde yer alan, Erdemir ayarında bir üretici olan Salzgitter, 1 Ekim itibarı ile 30 €/t zam yapacağını açıkladı.
Mittal, kendisi ile yakın bir zaman önce yapılan mülakatta, fiyatların düşmeyeceğini belirtti. Ayrıca, otomotiv, beyaz eşya gibi sektörlerle yaptıkları yıllık kontrat fiyatlarına da 500 $/t zam yapacaklarını ifade etti.
İnanılmaz mı geliyor? Bence inanın.
Lakshmi Mittal, çelik sektöründe sözüne inanılması gereken çok önemli bir şahsiyettir. O ne derse, o olur. Bu adamın, söylediklerini yapabilecek güce ve iktidara sahip olduğunu hepimiz biliyoruz. Kaldı ki, Mittal, piyasaları “kandırmacalar” ile yönlendirmeye çalışmayacak kadar önemli bir kişidir.
Tüccarlara Mesaj
Fiyat düşürerek piyasalara çok büyük zararlar veriyorsunuz. Öncelikle, fiyat düşerken hiçbir kullanıcı malzeme almaz. Fiyatların dibe vurmasını bekler. Dolayısı ile, fiyat düşüşlerinin sonu yoktur. Fiyat düşerek satışları artıramazsınız. Tam tersine, satışların azalmasına ve bankacıların çelik piyasalarına kötü gözle bakmasına neden olursunuz. Yani, tüm çelik sektörünün eksi puan almasına neden olursunuz.
Eğer, çok zor durumda kalmış iseniz size bazı tavsiyelerimiz olacak:
- Mümkün ise, siparişteki malzemelerinizi iptal ediniz veya geciktiriniz,
- Dış ticaret firmaları ile temas kurarak, stoklarınızı başka ülkelere satmaya çalışınız,
- O ülkelerde de fiyat savaşı başlatmayınız; ancak, normal seviyenin biraz altını hedefleyiniz,
- Rakiplerinizle aynı gemide olduğunuzu unutmayınız. Onların sıkıntısı, er ya da geç sizin sıkıntınız olacaktır. İhtiyacı olan rakibinizin mallarını aranızda paylaşınız.
Çelik Üreticilerine Mesaj
Piyasalardaki düşük talebi ve düşen fiyatları yanlış yorumlamayın.
Düşük talebin birkaç nedeni var:
- Geçtiğimiz yaz tatili dönemi (bu dönem bitti; ancak şimdi de Ramazan geldi)
- Avrupa’dan gelen siparişlerin azalması (global resesyonu işaret ediyor)
- Çelik fiyatlarını ikiye katlanmış olması ve firmaların işletme sermayesi sıkıntısında olmaları
Piyasadaki tüccarlar, yaz dönemi yavaşlığına dayanamayarak fiyatlarını indirmeye başladılar; ancak, görülen o ki, fiyat düşürerek talebi canlandıramıyorlar. Eğer, fiyatları düşürerek istedikleri satışı elde edebilselerdi, fiyatlarını defalarca düşürmezlerdi. Şurası kesin ki, bu dönemde fiyat düşürerek talep canlanmıyor. İhtiyacı olan kullanıcı ise fiyatlar ne olursa olsun malzemeyi alıyor.
Fiyat düşüşü, sektördeki hiç kimsenin işine yaramayan bir durumdur. Çelik kullanıcısı sanayiciler bile fiyat düşüşlerinden olumsuz etkilenirler; çünkü onlar da maliyet üzerinden kar hesabı yapmaktadırlar.
Piyasalarda oluşan yüksek stoklar nedeni ile üretimi kısmanız en mantıklı yoldur. Sektörün lideri ArcelorMittal, bu konuda da önder olacaktır diye düşünüyoruz. Üretimi kıstığınızda veya satışlar düştüğünde, birim maliyetlerin yükseleceğini unutmayınız.
Stokların elden çıkartılması operasyonlarında, tüm tüccarlara eşit mesafede olmanızı öneririz. Kendi açınızdan her ne kadar haklı olsanız da piyasalarda istenmeyen söylentilere neden olabilirsiniz.
Bankalara Mesaj
Piyasalardaki fiyat düşüşleri, bazı bankacıların teyakkuza geçmesine neden oldu. Acaba, sektörde bir çöküş mü yaşanıyor endişesi, sektöre tanınan kredi limitlerinin dondurulmasına neden oldu.
Sektördeki çürük elmaları tanıyınız. Bu elmalar dıştan sağlam görülebilirler; ancak, piyasaları yanlış yorumladıkları için zora düşmüş ve tek çıkar yolu fiyat düşürmekte bulmuşlardır.
Tedbirli, güçlü ve basiretli tüccarları koruyunuz. İşte onlar, fonlarınızı en iyi şekilde değerlendiren şirketler olacaklardır. Yaşın yanında kurunun da yanmasına izin vermeyiniz.
Daha bir ay öncesine kadar global resesyon krizine ihtimal vermeyen Türk Bankacılık Sistemi, yavaş yavaş, krizin Türkiye’yi de etkileyebileceğini düşünmeye başlamıştır. Hiç şüpheniz olmasın, Türkiye bu küresel krizden kesinlikle etkilenecektir.
Kendilerini koruyabilecek firmaları tespit edebilmeniz için size tüyo vermek isteriz. Bu krizden güçlenerek çıkacak firmalar, bilançolarını küçültebilen firmalar olacaklardır. Yani bunlar, stoklarını ve alacaklarını düşüren, borçlarını azaltan firmalar olacaklardır. Bu firmalar, uzun dönemli siparişler vermek yerine, ihtiyaç duyduklarında, piyasadan spot malzeme alacaklardır.
Sağda solda haciz işlemlerinin başlatıldığı firmaları duyuyoruz. Bunların sayısı artacaktır. Dolayısı ile tahsil edilemeyen alacaklar da artacaktır. Alacağını tahsil edemeyen tüccar da, bankaya olan taahhütlerini yerine getirememe riskini taşıyacaktır. O nedenle, tüccarların şüpheli olabilecek alacaklarını tespitte onlara yardımcı olunuz ve alacak temliki yöntemi ile elinizdeki ipoteklerden onları yararlandırınız.
Yakın gelecekte neler olacak?
Çelik sektörünün kendisini toparlaması gerekir. Hem de süratle.
Her yazımızda uyarısını yaptığımız global kriz adım adım kapımıza kadar geliyor. Basından izlediğiniz gibi, yurt dışından gelen haberler her geçen gün biraz daha ağırlaşıyor. İngiltere, uzun zamandır görülmemiş şiddette bir krizin içine girmek üzeredir. Almanya’da ekonomi süratle yavaşlamaktadır. İtalya ve İspanya ekonomileri zaten gerilemiştir. Japonya, hiç alışık olunmadık bir gerilemeye kapılmıştır. ABD’de bankaların batışı hızlanmaktadır. Global sermaye çekingen olmaya başlamıştır.
Hem enflasyon, hem de durgunluk olarak kendini gösteren bu krize ekonomi biliminde stagflasyon adı verilir. Stagflasyonla mücadele çok zordur ve uzun sürer.
Krizin olumsuz etkilerini çok yakında görmeye başlayacağız. Korunma yöntemleri olarak küçülmenizi öneriyoruz. Alacaklarınızı bir an önce toparlayın, teminat altına alın, riskli müşterilerinize ciddi indirimler önererek hemen nakit ödeme yapmalarını özendirin. Tahsil ettiğiniz nakdi, borç kapatmakta kullanın. Uzun vadeli ve yüksek miktarlardaki siparişlerden kaçının. Spot alım ve satımlara yoğunlaşın.
Can Komar
Grup Metal Genel Müdürü