Sanayi Yatırımlarında Kör Dövüşü Sürüyor
Sanayi üretimi bir ülkenin nabzı gibidir… Üretim yavaşlamışsa ülke sorun yaşıyordur. Üretim plansız – projesiz bir şekilde gelişip büyüyorsa, gelecekte sorun olacak demektir. Türk sanayisi bu iki durumu da yaşadı diyebiliriz. Hatta sektörlere göre ikisini aynı anda yaşadığı zamanlar da oluyor. Bunun…
Sanayi üretimi bir ülkenin nabzı gibidir… Üretim yavaşlamışsa ülke sorun yaşıyordur. Üretim plansız – projesiz bir şekilde gelişip büyüyorsa, gelecekte sorun olacak demektir. Türk sanayisi bu iki durumu da yaşadı diyebiliriz. Hatta sektörlere göre ikisini aynı anda yaşadığı zamanlar da oluyor. Bunun en büyük sebebi sistemsizlik… Bir yandan sürekli ihtiyaç duyduğumuz ürünleri ithal ederken, diğer yandan ihtiyacımızın çok üstünde katma değeri düşük ürünler üretmeye devam ediyoruz. Bunun gerekçesi ise yatırım maliyetleri…
Katmadeğeri yüksek ürün üretmek için en başta önemli Ar-Ge yatırımları ve Pazar araştırmaları gerekiyor. Sonrasında katmadeğerli ürünü üreteceğiniz tesis için de oldukça maliyetli makine ve teçhizatlara ihtiyaç duyuluyor. Bunlara bir de işletme maliyeti eklenince Türk sanayicisinin gözü korkuyor.
Aklına Esen Herkes İnşaat Demiri Üretmek İstiyor
Belki bu yazacaklarıma inşaat demiri üreticileri kahkahayla gülecektir ama yazmadan geçemeyeceğim. Dergimizi ayda en az iki veya üç kişi arayarak “İnşaat demiri üretmek istiyoruz, bize bu konuda nasıl yardımcı olursunuz?” diye soruyorlar. Şuan sizin güldüğünüz gibi ben de her seferinde telefonda gülüyorum… Tabi karşımdakiler önce neden güldüğümü anlamıyorlar fakat anlatmaya başlayınca ikna oluyorlar. Bazıları “Hevesimizi kırdın, biz kaç aydır bu işi hayal ediyorduk” diyor… Bununla ilgili olarak yaptıkları en büyük araştırma ne biliyor musunuz? İkinci el haddehane ekipmanlarının fiyatlarını internetten araştırmak… Yaptıkları tek şey bu… Hakkını yemeyeyim içlerinden bir tanesi indüksiyon ocaklarının fiyatını da araştırmıştı kendi çapında… “Nedir ki canım, ben kendi inşaatlarımda kullandığım demiri üretsem yeter” diyor vatandaş… Bilmiyor ki ülkemizdeki koskoca nervürlü çelik üreticileri neler çekiyor.
Trapez Hattı Kurma Projesi de Birçok Kişinin Hayallerini Süslüyor
Yassı çelik sektöründe de benzer cengaver yatırımcılar yok değil… Vatandaş Bingöl’den arıyor: “Ayda 30 ton civarı sac satabilirim diye düşünüyorum, Trapez Hattı alacağım bana yardımcı olur musunuz?” Mevcut trapez sac satış rakamını soruyorum, 10-15 ton civarı diyor. Hayali ise ayda 30 ton satmak… Oturup onlara da bu işin bu hedeflerle mümkün olmayacağını anlatıyorum haliyle… Trapez hattına vereceği parayı gözü görmüyor… Ölü yatırım işte… Daha burada yazamayacağım o kadar çok şeyle karşılaşıyorum ki… Bunlar en küçükleri. Bir de koca koca sanayicilerimizin yaptığı yanlış yatırımlar var ki, onlar hepimizin malumu…
Sanayi Yatırımları Devlet Tarafından Planlanmadığı Sürece Türkiye Kalkınamaz
Kimyadan tekstile, otomotivden demir çeliğe kadar tüm sektörlerde devlet yatırımları planlamalı… Sanayiciler doğru şekilde yönlendirilmeli ve teşvik edilmeli… Ülkenin ihtiyaçları ve yaratacağı katmadeğer göz önünde bulundurularak yatırımlar yapılmalı… Aksi takdirde gereksiz rekabetlerden, hamallıktan ve parasızlıktan kurtulamayız. Şimdiden sizlere iyi bayramlar diliyorum.
Sağlıcakla kalın…