Bilgimiz gücümüz, farkımız hizmetimiz
DP-Metal Firma Sahibi Tolga Tümerkan ile gerçekleştirdiğimiz röportajda, alüminyum sektörünün sorunlarına değindik. Türkiyenin hammadde konusunda yurtdışına olan bağımlılığı, yapılması gereken yatırımlar, alüminyum ve demir çelik sektörüne dair pek çok şeyi konuştuk. Röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
Öncelikle kısaca kendinizden ve firmanızdan bahseder misiniz?Ben Tolga Tümerkan, İstanbul Teknik Üniversitesi Metalurji Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. Daha sonra 2 yıl işletme üzerine İstanbul Üniversitesinde MBA yaptım. 1993’ten beri alüminyum sektöründeyim. 2010 yılı itibariyle de DP Metal olarak alüminyum sektörüne hizmet veren bir metal ticaret şirketi kurdum. Zeytinburnu Demirciler sitesindeyim. Şu an için böyle ama daha sonra inşallah yeni ürün yelpazesi ile farklı bölgelere hizmeti hedefliyoruz.
Müşterilerinize hangi ürün ve hizmetleri sunuyorsunuz? Müşterilerinize satış sonrası geri dönüş yapıyor musunuz? Öncelikle bu sektörde öne çıkan en önemli şey alüminyumu iyi tanımak ve son kullanıcı müşteri kullanım alanına uygun ürün sunmaktır. Bunu başardığınız her noktada müşterilerinize özel ve en kaliteli hizmeti sunmuş olursunuz ve satış sonrası şikayetle değil memnuniyetle geri dönüş sağlamış olursunuz. Bugün kaliteye uygun doğru mamulü üretebilmek ve Ar-Ge çalışmaları ne kadar önemli ise, üretilen mamulü doğru kullanım alanına yönlendirerek hizmet sunabilmekte bir o kadar önemlidir. Biz metalin kullanıldığı tüm sektörlere bu yaklaşım ile hizmet veriyoruz. Biz 1 tona da 100 tona da aynı hizmet ile yaklaşıyoruz.
Satışını yaptığımız ürünlere gelince; inşaat grubu diye bahsettiğimiz sandviç panel ürünleri, kompozit panel ürünler, trapez ürünleri, boyalı saç trapez ürünleri, izolasyon, sandviç panel ile birlikte aydınlatma amaçlı kullanılan polikarbon ışıklıklar ve levhalar olarak sıralayabiliriz. Bunun dışında levha grubu ürünlerinde endüstriyel kullanıcılara, savunma sanayine, reklam sektörüne, makine imalat sektörüne yönelik tüm uygulamalarda hizmet veriyoruz ve çevremize dönüp baktığımızda alüminyumun birçok sektörde ve aslında hayatımızın içinde olduğunu görüyor ve geleceğe bu farkındalıkla yaklaşıyoruz.
Öncelikle yaşadığımız dünyadaki en önemli ve en değerli şey İnsandır. Sektöründe ve konusunda uzman ve yetişmiş kişilerin uygun oldukları yerlerde değerlendirilerek, fayda sağlanması ve geleceğe yapılan çalışan yatırımı, 2050 yılında ciddi yaşlanmaya girecek ülkemizin geleceği için büyük önem arz etmektedir.
2013 yılının ilk yarısı sizin ve firmanız açısından nasıl geçti ikinci yarıdan neler bekliyorsunuz?2013 yılının ilk yarısı 2012 yılına göre daha iyiydi bu hem ciro hem karlılık hem satış anlamındadır. Temmuz ve ağustos aylarında biraz durağanlık yaşadık. Lakin eylül ayı itibarıyla kaybettiğimiz o zaman ve marj kaybını tamamlayarak yolumuza devam ediyoruz. Yıl sonuna kadar da herhangi bir olağan üstü yurtdışı kaynaklı bir etki olmadığı taktirde bu trendin yükselerek devam edeceğini tahmin ediyorum. Türkiye’de sektörel anlamda alüminyum satışlarının hızlanması ikinci 6 aya denk gelmekte sandviç panel ve inşaat sektöründeki hızlanma ise eylül ayı ile başlayıp aralık ayı başına kadar devam etmektedir.
Firma olarak hayata geçirmeyi düşündüğünüz projelerinizi bizimle paylaşır mısınız?Aslında düşündüğümüz en büyük proje, metal sektöründe bir hizmet merkezi kurabilmek. Metal ürünlerinde kesim, büküm, dilme, boy kesme, şekil verme ile katma değer yaratmak. Ancak bunu gerçekleştirebilir ve iyi bir ekip yetiştirebilirseniz geleceğe daha güvenle bakabilirsiniz.
Sektörün büyümesine ve gelişmesine katkıda bulunacağını düşündüğünüz tavsiye ve önerileriniz nelerdir?Bu sektörün büyümesi ve gelişmesi aslında geçmişte olduğu gibi gelecekte de üretici ve alüminyumu kullanıcı firmalarla birebir ilişkilidir. Ülkemizde yapılan ve yapılması planlanan inşaat, otomotiv, savunma sanayi, beyaz eşya, enerji yatırımlarının hızlanması ile aynı paralelde büyüyen bir alüminyum üretimi ve ardından bir sıcak hadde yatırımı ülkemizin alaşımlı ürünlerde yurt dışına bağımlılığını ortadan kaldıracağı gibi iş istihdamı açısından da büyük önem arz etmektedir.
Ekonomik dalgalanmalar ve kur dengelerinin alüminyum sektörüne etkilerinden bahseder misiniz?Alüminyumda özellikle hammadde konusunda yurtdışına bağımlı olduğumuza değinmiştik. Dolayısıyla bu dışa bağımlılık nedeniyle Londra metal borsası denen bir borsayı takip etmekteyiz. Londra metal borsasındaki alüminyum fiyatı her ne ise, bu fiyatın üzerine extra hammadde primi eklenir. Ve bu şekilde hammaddeyi satın alırsınız ve üzerine ilave edilecek maliyetler ile bir alüminyum levha satış fiyatı belirlenir.
Döviz olarak oluşan bu malzemenin fiyatı da dolayısıyla LME Borsasındaki alüminyum ve USD kuruna eskalasyonlu olarak artar veya azalır. Şayet metali HEDGE yani yükseliş ve düşüşe karşı sigorta etmemiş iseniz ani düşüşlerde stoklarınızdaki ürünler ciddi değer kaybına uğrayarak firmayı zor duruma düşürebilir ki bunun en çarpıcı örneği, 2008 yılı sonunda başlayan ve 2009 yılında tüm dünyayı ve ülkemizi etkileyen global kriz de LME fiyatın 2700-3000 usd seviyesinden 1100- 1200 usd seviyesine ani düşüşü ve buna bağlı üretim ve satışların durma noktasına gelerek firma kredi notlarının da düşürülmesiyle çok zor bir döneme girilmesi gösterilebilir.
Alüminyum ve metalin kullanıldığı tüm sektörlerde hizmet veriyorsunuz? Türk alüminyum ve metal sektörünün son yıllardaki gelişim grafiğini değerlendirir misiniz? Geçmişten geleceğe doğru baktığımız zaman Türkiye’de gerçekten çok büyük yatırımlar oldu. Yeni yatırımlarda yapılmaya devam ediyor. Ayrıca yeni üretim tesisleri de devreye girecek. Bunların yanı sıra mevcut firmalarında kendi kapasitelerini arttırdıkları görülmektedir. Üretimini yaptığınız ve satmak istediğiniz bir şeyi ne kadar iyi anlatır ne kadar iyi liderlik ederseniz o şeyi o kadar değerli kılar ve satar hale gelirsiniz. Alüminyum geçmişten bugüne bakacak olursak artık lider diyebiliriz.
Son olarak Yetkili satıcısı olduğunuz firmalardan bahseder misiniz? PMS alüminyum ile hem profil anlamında hem alüminyum levha, rulo çetalı ve baklava desenli ürünler anlamında çalışıyoruz. ASAŞ grubuyla inşaat sektörüne hitabeden kompozit panel üzerine ve profil üzerine çalışıyoruz. TEKNOPANEL grubuyla ise sandviç panel üzerine İstanbul yetkili satıcısıyız.
Yurt dışı sıcak hadde alaşımlı ürünler konusunda 5754-5083-6082- 7075 gibi 2mm den 200 mm ye kadar kalın plate levhalar konusunda çalışmalarımız var. Bir de yeni bir sektöre daha bakıyoruz; RAİNBOW adı markasında polikarbon levhalar… Özellikle reklam sektöründe kullanılan plastik esaslı renkli polikarbon levhalar konusunda çalışmalarımız var. İnşallah ileriki yıllarda daha farklı ürün yelpazemiz ile müşterilerimize hizmet sunmayı hedefliyoruz.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.