Şirketiniz ve çelik sektörü açısından 2024 yılı nasıl geçti? 2025 Yılı nasıl bir yıl olur?
2024 yılı, çelik sektörü açısından oldukça zorlu bir yıl olarak öne çıktı. Küresel ölçekteki ekonomik daralma, özellikle gelişmiş ülkelerdeki resesyon riskleri ve Çin gibi büyük çelik üreticisi ülkelerdeki ekonomik yavaşlama, sektördeki talep dinamiklerini olumsuz yönde etkiledi. Özellikle inşaat ve otomotiv sektörlerinde görülen daralma, çelik talebindeki azalmaya neden oldu. Bu daralma, küresel ekonomik belirsizliklerin etkisiyle paralel olarak gerçekleşti. Avrupa, Kuzey Amerika ve Asya’nın bazı bölgelerinde enflasyonun yüksek seyri ve merkez bankalarının faiz artırımları, yatırımların yavaşlamasına ve tüketici harcamalarının düşmesine yol açtı. Bu durum, çelik talebini doğrudan etkileyerek altyapı projeleri ve büyük inşaat yatırımlarında kesintilere sebep oldu.
Enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar ise sektörde önemli bir maliyet baskısı yarattı. Özellikle doğalgaz ve elektrik fiyatlarının artması, çelik üretim maliyetlerini yükselterek karlılık üzerinde olumsuz etkiler yarattı. Bu yüksek maliyetler, bazı üreticilerin üretim kapasitelerini sınırlamalarına veya kısa süreli üretim kesintileri yapmalarına neden oldu.
Türkiye açısından değerlendirdiğimizde ise özellikle 2024 yılının üçüncü çeyreğinde yüksek faiz oranlarının etkisiyle hizmet sektöründeki talebin zayıflaması sonucu Türkiye ekonomisi, beklenenin altında bir performans sergiledi. Buna ek olarak, yıl boyunca ham madde fiyatlarındaki artışın devam etmesi, sektördeki zorlukları daha da derinleştirdi. Eylül ayında yaşanan kısa süreli fiyat artışı dışarıda tutulduğunda, yıl genelinde bu maliyet artışları sektörü oldukça zorlama noktasına getirdi.
Galva Metal olarak kapasitemizi artıracak önemli makine yatırımlarına hız vereceğiz
2025 yılına baktığımızda, küresel ekonominin yine nispeten daha zayıf bir büyüme göstereceği öngörülüyor. Çin’in ekonomik gelişimi, özellikle kendi içindeki gayrimenkul sektörü ve ABD’nin uygulayacağı politikalarla doğrudan ilişkilendiriliyor. Çin’deki üretim ve tüketiminde yine bir daralma beklense de bu daralmaların 2024 yılına göre daha olumlu olacağına dair genel bir görüş birliği bulunuyor. Ancak piyasa koşullarındaki iyileşme ve Galva Metal olarak gerçekleştirdiğimiz yeni yatırımlar sayesinde, 2025 yılına daha umutlu bir bakış açısıyla giriyoruz. Özellikle Ukrayna’da barış umutlarının güçlenmesi ve Suriye’nin yeniden inşası ihtimali, ülkemiz için önemli fırsatlar sunacak gibi görünüyor. Bu doğrultuda, biz de Galva Metal olarak kapasitemizi artıracak, daha hızlı ve kaliteli hizmet verebileceğimiz makine yatırımlarımıza 2025 yılında da devam etmeyi planlıyoruz.
Yüksek faiz oranları firmaların yatırım kararlarını ertelemelerine neden oluyor
Firmaların finansmana erişim konusunda ve finans süreçlerini yönetme konusunda görüşleriniz ve önerileriniz nedir?
Türkiye’de firmaların finansmana erişimindeki zorluklar, büyük ölçüde mevcut ekonomik koşullar ve finansal sistemin işleyişine bağlı. Özellikle ekonomik belirsizlikler ve yüksek faiz oranları, firmaların finansman sağlama süreçlerini zorlaştıran başlıca engellerdir. Yüksek faiz oranları, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin kredi kullanmalarını güçleştiriyor. Bankaların uyguladığı yüksek faizler, firmaların finansman maliyetlerini artırarak bu kaynaklara erişimi zorlaştırıyor. Sermaye yoğun sektörlerde, örneğin inşaat gibi alanlarda, projelerin finansmanı konusunda yaşanan sıkıntılar, işletmelerin büyüme hedeflerini olumsuz etkileyebiliyor. Bunun yanı sıra, faiz oranlarındaki artış, yatırımlarını hayata geçirmek isteyen firmaların bu kararlarını ertelemelerine neden oluyor ve bu da ekonomik toparlanma sürecini yavaşlatan bir faktör olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca, bankaların yabancı para kullanım karşılık oranları gibi düzenlemeler, finansman ihtiyaçlarını karşılamaya çalışan firmalar için ek bir zorluk oluşturmakta ve bu durum, finansal sistemin daha da zor çalışmasına yol açmaktadır.
Finansal zorluklar yatırımların artmasına engel oldu
Çelik fiyatları, üretim, yatırım ve istihdam konularında ne gibi değişikler bekliyorsunuz. Ülkemiz ve dünya ekonomisi hakkında görüşünüz nedir?
2024 yılında çelik sektöründe dünya çapında birçok belirsizlik ve ekonomik zorluk yaşandı. Küresel ekonomik durgunluk ve yerel ekonomik koşullar, çelik fiyatları, üretim süreçleri ve istihdam üzerinde önemli etkiler yarattı. Daha önce de belirttiğim gibi sıcak sac fiyatları yıl geneline bakıldığında ciddi ve düzenli bir düşüş gösterdi. Sadece Eylül ayında bir artış oldu ancak o süreç de 2 hafta sürmedi. Dolayısıyla firmaların elindeki ürün sürekli değer kaybetti ve finansal zorluklar da yatırımların artmasına engel oldu. Ancak zorlu ekonomik koşullara rağmen büyümemizi sürdürmeye kararlıyız. Ekibimizi güçlendirmek adına işe alımlara devam ediyoruz ve farklı alanlarda uzmanlaşmış yetenekleri bünyemize katıyoruz.
Ticaret engelleri, ihracatçılarının hedefledikleri pazarlarda rekabet etmelerini zorlaştırıyor
Sektör açısından ihracat nasıl bir yol izler? İhracatın önündeki en önemli sorunlar nedir?
Yassı çelik ihracatında Türk üreticilerinin karşılaştığı en büyük zorluklar, özellikle anti-damping tedbirleri ve kota uygulamaları olarak dikkat çekiyor. Bu ticaret engelleri, Türkiye çelik ihracatçılarının hedefledikleri pazarlarda rekabet etmelerini zorlaştırıyor ve ihracat gelirleri üzerinde olumsuz bir etki yaratıyor. Ayrıca, Ukrayna’daki savaş nedeniyle bu ülkeden gelen talebin önemli ölçüde azalması, çelik ihracatını daha da olumsuz etkiledi. Ancak, önümüzdeki dönemde çevre ülkelerdeki barış umutlarının artmasıyla birlikte, bu bölgedeki talep ve dolayısıyla ihracatın yeniden artacağına dair beklentilerimiz bulunuyor. Bu, Türk çelik sektörünün önündeki fırsatları güçlendirebilir.
Türkiye’nin ABD’ye çelik ihracatını
olumlu yönde etkilemesi beklenebilir
Trump ve Çin faktörünün hem iç pazarda hem dış pazarlarda ne tür etkileri olur?
Trump’ın, bir süredir üzerinde durduğu gümrük vergisi oranlarına ilişkin somut verilerin Temsilciler Meclisi’nde görüşülmesi Türkiye’den yapılan ithalatı olumlu yönde etkileyebilir. ABD’nin çelik ithalatının yaklaşık %80’lik kısmının, Meksika, Kanada, Brezilya, Japonya, Güney Kore, Avrupa Birliği gibi muaf ülkelerden vergisiz olarak gerçekleştirilmesi, ABD’nin Section 232 kapsamındaki vergi muafiyeti uyguladığı ülkelerle ticaretini önemli ölçüde şekillendiriyor. Bu ülkelerden biri de Türkiye. Ancak, ABD’nin bu muaf ülkelerden çelik ithalatına vergi getirmeyi planlaması, hali hazırda %25 gümrük vergisi ile ABD’ye çelik ihraç eden Türkiye için önemli bir fırsat yaratabilir ve bu düzenlemenin, Türkiye’nin ABD’ye çelik ihracatını olumlu yönde etkilemesi beklenebilir.
Diğer taraftan Çin’e bakıldığında, dünyanın en büyük çelik üreticisi vermiş olduğu agresif fiyatlarla tüm bölgeleri etkilemeye devam ediyor. Ancak 1 Temmuz 2023 ve 30 Haziran 2024 tarihleri arasındaki dönemi kapsayan ve Resmi Gazete’de yayınlanan Çin ve Güney Kore’den ithal soğuk haddelenmiş yassı çelik (tavlanmamış olanlar hariç), galvanizli ve boyalı saca yönelik anti-damping soruşturmasının detayları belli oldukça özellikle ikinci çeyrekle birlikte yurt içindeki fiyatlarda ve ince ürünlerin ekstralarında yukarı yönlü hareket beklenebilir.
Faizlerin düşüşü bir miktar finansal maliyetlerde rahatlama yaratacak
Sektörün sorunları ve şu an ki en önemli gündem maddesi nedir?
Sektörün sorunlarının başında artan genel giderler var. Yıllardır döviz gelir elde etmek avantajlı bir durumdu. Son birkaç yıldır maliyetlerin artış hızı, dövizin artış hızının yıllık %20-30 altında kaldığı için işçilik, sarf malzemeler gibi maliyetlerin döviz cinsinden maliyeti ciddi oranda arttı. Talebin daralması sonucunda, rekabet de artınca bu maliyetleri fiyatlara yansıtmak mümkün olmadığı gibi 2024 yıl geneline bakarsanız, neredeyse her ay fiyatlar geri geldi. Bu da sektör karlılığı üzerinde baskı oluşturuyor.
Amerika’daki vergi durumu, Ukrayna ve Suriye’deki gelişmeler, talebi canlandırabilir. Ayrıca faizlerin düşüşü bir miktar finansal maliyetlerde rahatlama yaratacaktır. Yurt içinde ayrıca Çin ve Kore menşeili saclara başlatılan anti-damping soruşturmasında vergiler netleştikçe fiyatlarda bir miktar toparlanma ve beraberinde ithalatın yerli üretimle ikam edilmesi gelişmesi iç talebi canlandıracaktır.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.