Dünya ekonomisinde serbest ticaret ilkesinin genel olarak kabul edilmesine karşın korumacı uygulamalar hala sürdürülüyor. Korumacılık araçları arasında dış ticarete müdahale öncelik taşıyor. Bugün birçok ülke korumacılık anlayışını reddettiğini belirtse de, farklı metotlarla korumacılık hala varlığını…
Dünya ekonomisinde serbest ticaret ilkesinin genel olarak kabul edilmesine karşın korumacı uygulamalar hala sürdürülüyor. Korumacılık araçları arasında dış ticarete müdahale öncelik taşıyor. Bugün birçok ülke korumacılık anlayışını reddettiğini belirtse de, farklı metotlarla korumacılık hala varlığını sürdürüyor. Özellikle “Anti-Damping” adı altında açılan soruşturmalarla bazı ülkeler, ihracatçı ülkelerin önünü kesmeye çalışıyor.
Türkiye de uluslar arası pazarlarda bu tür soruşturmalara sık sık maruz kalıyor. Özellikle demir çelik sektörü bu problemle sık karşılaşıyor. Otomotivden sonra en çok ihracatı gerçekleştiren Türk demir çelik sektörünün önü, “Korumacı” anlayışla hareket eden ülkeler tarafından kesilmeye çalışılıyor. Özellikle 2023 yılında hedeflenen 500 milyar dolarlık ihracatta üstüne düşen görevi yerine getirmeye çalışan demir çelik sektörümüzün rekabetçi kimliği global yabancı ülkelerdeki yerel oyuncuları rahatsız ediyor. Geride bıraktığımız Ağustos ayı içerisinde iki farklı anti damping soruşturmasıyla yüzleşmek zorunda kalan sektör, her şeye rağmen büyümeye devam ediyor. İlk olarak çelik boruda ikinci büyük pazarımız olan ABD’de antidamping soruşturması başlatıldı. Çelik İhracatçıları Birliği; ABD’nin çelik boru ihracatı konusunda başlattığı antidamping soruşturması ile ilgili mücadelesini Ekonomi Bakanlığı ile koordineli olarak sürdürüyor.
Bununla birlikte Kolombiya da Türk çelik sektörüne karşı yeni bir anti-damping soruşturması başlattı. Kuzey ve Güney Amerika pazarında bölgesel üreticilerin şikâyetleri nedeniyle Kolombiya Ticaret, Sanayi ve Turizm Bakanlığı nezdinde başlatılmak üzere talepte bulundukları koruma önlemi soruşturması Türk çelik sektörünün ülkeye ihraç ettiği inşaat demiri ve profil ürünlerini içeriyor. Türkiye’deki ihracatçı firmalar ve Çelik İhracatçıları Birliği yetkilileri iddiaları kesin bir dille reddediyor. Türk resmi makamlarıyla koordineli bir şekilde çalışmalar yürütülüyor. Aslına bakarsanız açılan tüm bu soruşturmalar, Türkiye’nin, Türk sanayicilerinin başarısını ve rekabet gücünü ortaya koyuyor. Soruşturmaların sonucunda ihracatçılarımızın aklanacağına yürekten inanıyoruz.
Çelik sektörünü hareketli günler bekliyor
Eylül ayı ile birlikte çelik sektörüne yönelik konferanslar, fuarlar ve çeşitli organizasyonlar başlıyor. Sektörü doğrudan ilgilendiren etkinliklerin yanı sıra ana hammaddesi çelik olan birçok sektörde de benzer organizasyonlar başlıyor. Geride bıraktığımız yaz döneminin durgunluğunu ve piyasaya olan etkilerini üzerinden atacak olan demir çelik sektörünü son çeyrekte hareketli günler bekliyor. Bu etkinlik ve organizasyonlarla ilgili detaylı bilgileri bizlere ulaşarak öğrenebilirsiniz…
Sevgiyle kalın.
Mustafa ASLAN
