“2012, Yumak Otomotiv’in yılı olacak”
30 yılı aşkın bir süredir faaliyette bulunan, ileri teknolojisi ile gösterdiği yüksekperformans, üstün kalite seviyesi ile kamyon ve tır grupları için garantili yedek parça ve üniteler üretmekte olan Yumak Otomotiv İç - Dış Ticaret Satış Sorumlusu İsmail Bacak ileriye dönük hedef ve projelerini dergimizle paylaştı.
30 yılı aşkın bir süredir faaliyette bulunan, ileri teknolojisi ile gösterdiği yüksek performans, üstün kalite seviyesi ile kamyon ve tır grupları için garantili yedek parça ve üniteler üretmekte olan Yumak Otomotiv İç - Dış Ticaret Satış Sorumlusu İsmail Bacak ileriye dönük hedef ve projelerini dergimizle paylaştı.
Yumak Otomotiv’den kısaca bahseder misiniz?
Yumak Otomotiv Ağır Ticari Araçların hava ile çalışan ekipman ve yedek parçalarını üreten bir firmadır. Üretimi ve çalışmayı bir görev addeden Yumak Otomotiv şuan 8.000 m² lik tesisinde 58 ayrı ülkedeki müşterilerine hizmet vermektedir.
Firmanızın bünyesinde hangi faaliyetler gösteriliyor, müşterilerinize hangi ürün ve hizmetleri sunuyorsunuz?
Ağır Ticari araçların “Hava Kompresörleri, Kompresör Tamir Takımları, Debriyaj Alt Merkezleri, Debriyaj üst Merkezleri, Kurutucu Tahliyeler, Kasa Körük Ventilleri ve tamir takımları ana ürünlerimizdir. Sektör mensupları ve ürünlerimizin kullanıcıları daha birçok farklı ürün gamımızı da internet üzerinden ve 2012 yılı yeni kataloglarımızdan daha rahat inceleyebileceklerdir. Önümüzdeki yılı en az yüzün üzerinde yeni ürünle karşılayacak olmamız da bizi ayrıca sevindirmektedir. Ticari Araç kullanıcılarının ve Pazar araştırmalarımızın bize verdiği sonuçlar doğrultusunda belirlediğimiz yeni ürünlerimiz hem yurtiçi piyasasına, hem yurt dışı piyasasına ciddi hareketlilik ve kazanımlar getireceği inancındayız.
Sektörünüzün içinde bulunduğu genel durum ve pazarın geleceği hakkında neler düşünüyorsunuz?
Lojistik ve taşımacılık sektörü karayolunda var olduğu sürece sektörümüzden yana hiçbir çekinmememiz yoktur. Bu sektörde bizim faaliyet gösterdiğimiz alan daha spesifik ve risk unsurunun yoğun olduğu bir önem arz etmesi, her yeniliğe, güncellemeye, teknolojiye ayak uydurmamızı tetiklemektedir. 2012 yılına yurtiçi piyasasına yeni bayiliklerle girerek Ticari Araç sahiplerini dolayısıyla yedek parça tedarikçilerini ürünlerimizi temin etmede daha da rahatlatmayı ve dışa bağımlılıktan kurtarmayı planlamaktayız. Avrupa ülkelerinin ekonomik daralması git gide ciddiyet arz etmektedir. Bu daralmalardan 2000’li yılların başından bu yana büyümelerle çıkan ülke ekonomimiz, öyle görülüyor ki; 2012 yılında da büyümeyle çıkacak. “Krizi fırsata çevirmek” deyimi de, bu yılda Türkiye sanayisi ve yatırımcısının sloganı olmaya devam edecek.
Avrupa piyasaları somut adımlarını ya 19 Şubat’ta öngörülen Yunanistan erken seçimleri sonrasında belirleyecek, ya da bir sonraki Euro bölgesi ülkesinin olumlu haberleriyle rotasını belirleyecek. Para piyasalarının dengesiz her hareketi ihracata olan güvenimize halel getirmekte, risklerimizi fiyatlara yansıtmamız müşteri kaybına ya da başka piyasa araştırmaları ve tanıtım masrafları yapmamıza neden olmakta. Gönlümüzden geçen Euro bölgesindeki bu belirsizliklerin acilen giderilmesine yönelik eylem planı kararlarını alınması ve uygulanmasıdır. Umarım ülke siyasetçilerinin kişisel siyasi hesaplamaları bu büyük problemin önüne geçmez ve daha dikkatli, daha ileriye yönelik kararlar alırlar. Temennimiz; “Komşuda çıkan yangının dumanı, bizim yolumuzu isle örtmesin”.
Piyasalardaki rekabet ortamı hakkında neler düşünüyorsunuz?
Rekabet uyuyanı uyandırır, kazananı daha çok çalıştırır. Yani rekabet iyi bir şeydir.
Keşke rakip olsun, keşke kıyaslanılsın ürünler, keşke bunlar olsun ki alan aldanmasın, satan iyisini satsın, kullanan güvenilir olanı taksın aracına. Bu arada üreten de kendini tartsın piyasa terazisinde ve kalitelisini üretsin ki, hak ettiğini kazansın.
Biz de rekabet ortamındayız. Ülke olarak “BRIC( Brezilya, Rusya, Hindistan, ve Çin)” ülkelerinin yanında “BRIC” in “T (Türkiye)” si eksik diyorlar. Hatta geçtiğimiz yıl son çeyrekte verilen büyüme verilerinde göre liste başı bile olduk. Bu rekabetin bize verdiği en güzel hediye ise; “Türkiye” ve “Türk Malı” imajının bir markaya dönüşmesi oldu. Ülkemizdeki her varlığın marka ve bilinirlik değerleri aynı ölçüde büyüdü.
Rekabete eğer iyi yön tayini yapılırsa, her bir rakibin kazançlı çıkması kuvvetle muhtemeldir.
2011 yılını geride bıraktık. Bu sene firmanız açısından nasıl geçti, 2012 yılından neler bekliyorsunuz?
Geçtiğimiz yıl her yönüyle bereketli geçti. Yeni ürün çeşitliliğine yönelik yatırımlarımız hız kazandı, 32.000m² Organize Sanayi arsası yatırımı yaptık, 11.000m² kapalı alanını başarıyla inşa ettik, çalışan personel sayımızı 1,5 kat arttırdık çok şükür.
Ürün satışlarımızda ise, bir önceki yıla oranla 30 civarında çıtamızı yükseltmiş olduk. Bu yükselmede yurtdışı, yurt içi fuar ve tanıtımlarımızın payı bir hayli yüksek olmuştur.
Yeni yıl YUMAK markasının parlama yapacağı bir yıl olacaktır. Marka bilinirliği ve tanıtımını 2012 yılında ön planda tutmayı hedefledik. Yıllardır kalitesi ve güvenirliğiyle isim yapmış YUMAK markalı ürünler, 2012 yılında hem yurt sathında hem de yurt dışında altın yılını yaşayacak Allah(c.c.)’ın izniyle.
Bu yılki hedef yurt içinde her üç ticari araç sahibinden ikisinin YUMAK markalı ürünü duymuş, kullanmış veya kullanmayı düşünüyor olmasını layığıyla sağlamaktır. Bunu için gerekli tanıtım ajansımızla ve reklam çalışmalarıyla ilgili antlaşmalarımızı tamamlamış vaziyetteyiz.
Kısa ve uzun vadede hayata geçirmeyi düşündüğünüz projeleri bizimle paylaşır mısınız?
En yakın zamanda faaliyete geçireceğimiz planlarımız; daha önce de belirttiğim 32.000m²’lik alana kurulu yeni yerimize yıl ortasında geçmek en çok üzerinde durduğumuz yakın hedefimizdir.
Yurtiçi yeni bayilik antlaşmalarının son demlerine geldiğimiz bugünlerde yeni yıla daha ulaşılabilirliğimizi arttıracak bayilik ağlarıyla başlamayı hedefledik. Yılın ilk aylarında bu konudaki lansmanımızı da yapıp sizlerle paylaşacağız.
Üretimin artmasını sağlayacak yeni makine teçhizat alımlarını da tamamlayarak başka yurt dışı Pazar arayışlarına hız vereceğiz. Bu doğrultuda yurt dışı fuarlarımızı başarılı bir şekilde tamamlayıp, verimi yüksek dönüşlerin olması için dış ticaret ekibimizle profesyonel takip ve çalışmalar planladık.
Yine yapılan bu yeni yatırımlar ve üretimimizdeki artış memleketimizin de kanayan yarası olan istihdam sorununa, firmamız nezdinde 40 oranında bir artış gerçekleştirmeyi hedefleyerek katkı sağlamayı planlamaktayız.
İleri vadede planladığımız hedeflerimiz ise; üretimde ihtiyaç duyulan tedarikçiler tarafında oluşabilecek teslimat sürelerindeki aksamalar doğrultusunda yeni tesislerin inşaları, uzun vadedeki öngörülerimiz arasındadır. İkinci ileriki dönemlere ait hedefimiz ise; ihracatta yaşanabilecek daralmayı hedef alan uluslar arası local bayilikler ve depo saha antlaşmaları yapmaktır.
Son olarak AB ülkelerindeki ekonomik krizi, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik durumu ve ülke sanayisinin geleceği hakkındaki düşüncelerinizi bizimle paylaşır mısınız?
Daha önceki soruya verdiğim cevabıma ilaveten AB üyesi ülkelerdeki her bir gelişme bizleri dolaylı veyahut dolaysız yüzde yüz etkileyecektir. Türkiye sanayicileri olarak bizler yıllardır bu ve benzeri krizlerin küçüklü, büyüklü oranlarda olanlarını çok yaşadık. 90’lı yıllardan beridir, bu badirelerle savaşarak çok tecrübeler edindik. Hem tüketicimiz, hem de üreticilerimiz bu krizlere karşı birçok alternatif geliştirdi. Hiç şüphesiz aynı senaryolar ile hükümetimizin de kararlı politikalarını da yanımıza alarak yeniden ve güçlenerek bu krizlere dâhil olmadan düzlüğe erişeceğimizden bir şüphemiz yoktur.
Ülkemizin ve şuan ki durumunu ise fevkalade üretken ve cesur buluyorum. Devlet büyüklerimizin dış ülkelerle yaptığı sıkı diyalogların ve müzakerelerin bir sonucu olarak gördüğüm ülke içi güven ve cesaret bizleri geleceğe daha da umutla bakmaya hazırlıyor. Bu kararlılık ve basiret ile yola devam edildiği sürece kazanımlarımız katlanarak devam edecektir. Bu başarılara bizlerin de ortak olabilmesi için piyasayı ve verileri çok iyi okuyup, yatırım kararlarımızı bu minvalde vermek en doğru seçim olacaktır.
Son olarak sektör mensuplarına ve müşterilerinize dergimiz aracılığıyla iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?
Bizler bu memleketin katarıyız, her şartta ve koşulda üretimimize devam ediyoruz. Bu çalışmaların karşılığını belki umduğumuz kadar alamasak da ödediğimiz vergiler, fabrikalarımızda çalışan insanların evlerine götürdükleri sıcak aş, kazandırdığımız birçok değer misliyle bizlere geri gelecektir. Bu inancımızdan asla vazgeçmeyelim ve yolumuza devam edelim.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.