Demir Çelik Meslek Komitesi Zümre Toplantısı Yoğun Katılıma Ev Sahipliği Yaptı

Demir Çelik Meslek Komitesi Zümre Toplantısı 5 Mayıs 2015 tarihinde İstanbul Ticaret Odası’nda (İTO) gerçekleştirildi. İstanbul Ticaret Odası 55 No’lu Demir Çelik Meslek Komitesi; çelik sektörünün durumunu ve geleceğe yönelik beklentilerini masaya yatırdı. Sektörün yapısal ve güncel sorunlarının tartışılmasının yanı sıra genel ekonomik konulardaki görüşlerin dile getirildiği toplantı oldukça yoğun katılıma ev sahipliği yaptı.

Açılış konuşmalarını İTO Yönetim Kurulu Üyesi Adil Coşkun ve İTO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar’ın yaptığı toplantının oturum başkanlığını ise 55 numaralı Demir Çelik Meslek Komitesi Meclis Üyesi Süleyman Uyar yaptı. Açılış konuşmasını yapan İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Adil Coşkun; Türk ekonomisinin yüzde 50’sini oluşturan ve dünyanın 5. Büyük Odası durumunda olan İstanbul Ticaret Odası ile birlikte olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. “Yaklaşık 380 bin üyesi bulunan Odamızın faaliyetlerinden bir tanesi de değişik sektörler ile ilgili sektör temsilcilerini, akademisyenleri ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerini bir araya getirerek sektörün sorunlarını konuşup; var olan bu sorunların çözüm önerilerini tespit etmektir” dedi.

Devamında konuşan İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar; yapılan bu toplantıların önemine dikkat çekti.

Çelik sektöründe cevherde istenilen noktada olunmadığını ifade eden Çağlar, katmadeğeri yüksek çelik ürünleri noktasında istenilen seviyelere ulaşamadığımızı dile getirdi. Katmadeğer konusunda ön plana çıkan paslanmaz çelik hakkında ise şunları ifade etti: “Ülke olarak paslanmaz çelik üretimine yeni yeni başlıyoruz. Ki entegre bir paslanmaz çelik üretimine henüz sahip değiliz. Bu alanda önemli adımların atılması gerektiğine inanıyorum. Bununla birlikte çelik sektörünün 2023 yılı için ihracat hedefi 55 milyar Dolar civarında. Eğer ki 55 milyar Dolar’ı yakalayacaksak sektörün yılda ortalama yüzde 7’nin üzerinde büyümesi gerekiyor. Bu sebeple üretimimizi arttırmalı ve hem sektörümüze hem de ülke ekonomisine faydalı olmalıyız” şeklinde konuştu.

İstanbul Ticaret Odası Genel Sekreter Yardımcısı Tezer Palacıoğlu: “İstanbul Ticaret Odası Dünyanın En Büyük 5’inci Odası’dır”

Açılış konuşmalarının ardından toplantı İstanbul Ticaret Odası Genel Sekreter Yardımcısı Tezer Palacıoğlu’nun Teşvikler ve Destekler Sunumu ile devam etti. Tezer Palacıoğlu sunumunda İstanbul Ticaret Odası’nın hizmetlerinden ve faaliyetlerinden bahsetti. 380 bin üyeye sahip İstanbul Ticaret Odası, dünyanın en büyük 5’inci Odası durumunda…

Türkiye’de ve dünyada kalite belgesini ilk alan, Avrupa’nın en iyi odası seçilen bir kuruluş olduğunun altını çizen Palacıoğlu; “248 tane meclis üyemiz var, 535 tane personel ile hizmet vermeye çalışan bir kuruluşuz. Bu odada 70 tane yayın yapılıyor. Senede 120 seminer veriyoruz. Bugüne kadar 13 tane Tedarikçi ve İşbirliği Günleri düzenledik. 2015 yılında 24 fuar yaptık” açıklamasında bulundu.

İstanbul Ticaret Odası’nın mesleki eğitimin geliştirilmesi için çok çaba sarf eden bir kuruluş olduğunu ifade eden Palacıoğlu, Demir Çelik sektörünün en önemli sorunlarından birinin kalifiye eleman bulmak olduğuna değindi.

TÇÜD Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan: “Çin dünya çelik piyasalarını işgal ediyor”

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Türkiye Demir ve Demir Dışı Metaller Meclis Başkanı / TÇÜD Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan; yaptığı konuşmasında çelik sektörüne ilişkin birtakım değerlendirmelerde bulundu. Dr. Veysel Yayan, Çin’in çelik ürünleri ihracatının 2009 yılından itibaren sürekli büyüdüğünü belirterek şunları söyledi: “Yıllar itibariyle bu büyüme belli oranlarda başladı ve gözardı edilemeyecek bir ortalamayla devam ediyor. Netice itibariyle 2009 yılında dünya piyasalarına 25 milyon ton ihracat yapan Çin, 2014 yılında 100 milyon tona yaklaştı. Yaklaşık 4 misli civarında bir ihracat artışı var.

Kelimenin tam manasıyla Çin; çelik sektörünü ve dünya çelik piyasalarını işgal ediyor diyebiliriz. Dünya çelik ticareti içerisinde Çin’in payı yüzde 7 seviyesinde iken; 2014 yılında yüzde 23 seviyesine çıkmıştı. 2015 yılında bunun rahatlıkla yüzde 25’i geçebileceğini söyleyebiliriz”

Devamında konuşan YİSAD – Yassı Çelik İthalat, İhracat ve Sanayicileri Derneği Başkanı Tuncay Sergen; konuşmasında üretim ve ihracat verilerine değindi. Küreselleşmenin devam ettiği ve Türkiye’nin de bu yeni döneme adapte olması gerektiğine vurgu yapan YİSAD Başkanı Tuncay Sergen; “Benim mukayese edemeyeceğim kadar iyi bir insan kalitesi ve çok iyi, cevval tüccarlarımız ve sanayicilerimiz var. Bunlarla yeni döneme adapte olmamız lazım.

Küreselleşme devam ediyor ve gün geçtikçe şartlar değişiyor. Bunlara uymamız gerekiyor. Talebi anlamamız gerekiyor. Eskisinden farklı olarak müşteri odaklı çalışmamız gerekiyor. Eskiden çok üretmek önemliydi; şimdi çok üretmek önemli değil, üretimin verimli olması önemli. Hedeflerimizin sürdürülebilir olmasına dikkat etmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.

Üretim ve ihracat verilerine değinen Sergen: “2014’te ihracatımız yüzde 20 düşmüş, 2015 Nisan ayına kadar olan dönemde yüzde 27 düşmüş, son 3 yıldır da düşüşüne devam ediyor. 2014 yılında üretimimiz yüzde 11 düşmüş. Türkiye Çelik Üreticileri Derneği’ne göre ilk 10 üretici ülke arasında bu yılın ilk ayında en çok üretim kaybı olan ülke olarak birinci olmuşuz” açıklamalarında bulunarak; 2014 yılı ithalat ihracat verileri hakkındaki görüşlerini dile getirdi

İstanbul Medipol Üniversitesi Prof. Dr. Kerem Alkin: “Rekabet seviyemiz artmalı”

İstanbul Medipol Üniversitesi Prof. Dr. Kerem Alkin, konuşmasının başında takip ettikleri G20 zirvesi çalışmalarından çıkan sonuçlar ile ilgili bilgiler verdi.

Dünya ekonomisinin küresel büyüme performansıyla ilgili genel bir memnuniyetsizlik olduğunu belirten Alkin; dünya ekonomisinin büyüdüğünün altını çizdi ve ülke olarak rekabet seviyemizi arttırmamız gerektiğini dile getirdi.

Konuşmaların ardından tamamlanan İstanbul Ticaret Odası 55 No’lu Demir Çelik Meslek Komitesi Zümre Toplantısı sonlanmış oldu.

. . .

İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.