Haziran Ayında, Türkiye 2.8 Milyon Ton Ham Çelik Üretti

Haziran ayında, Türkiye’nin ham çelik üretimi, 2010 yılının aynı ayına kıyasla % 12.3 oranında artışla, 2.51 milyon tondan, 2.82 milyon tona yükselirken, Mayıs ayındaki seviyesine göre üretim % 2.3 oranında geriledi.

Geçen yılın Haziran ayına kıyasla, elektrik ark ocaklarında gerçekleştirilen ham çelik üretimi % 14.2 oranında artışla, 2.1 milyon tona, yüksek fırınlarda üretim yapan tesislerin ham çelik üretimi % 7.3 oranında artışla, 726.600 tona ulaştı.

 

 

Yılın ilk yarısında ise, Türkiye’nin toplam ham çelik üretimi % 21.3 oranında artışla, 13.52 milyon tondan, 16.40 milyon tona yükseldi. Yılın ilk çeyreğinde % 31 seviyesinde bulunan üretimdeki artış oranının, Ocak-Nisan döneminde % 26.2, Ocak-Mayıs döneminde % 23.4 ve yılın ilk yarısında % 21.3 seviyesine gerilemesinde, 2011 yılının ilk çeyreğinde daha fazla hissedilen baz etkisinin kaybolmaya başlaması etkili oldu.

 

Ocak-Haziran döneminde, yassı ürünlerdeki keskin artış devam etti ve slab üretimi % 53.2 oranında artışla, 3.16 milyon tondan, 4.84 milyon tona ulaştı. Kütük üretimi ise, % 11.6 oranında artışla, 10.36 milyon tondan, 11.57 milyon tona yükseldi. Slab üretimindeki keskin artış sayesinde, 2010 yılının ilk yarısına kıyasla, toplam ham çelik üretimi içerisinde kütük üretiminin payı % 76.7’den % 70.5’e gerilerken, slab üretiminin payı % 23.3’ten % 29.5’e ulaştı.

 

Yöntemler itibariyle ise, elektrik ark ocaklarının üretimi % 29.6 oranında artışla, 9.34 milyon tondan, 12.11 milyon tona yükselirken, yüksek fırınlarda üretim yapan tesislerin üretimleri % 2.8 gibi düşük bir oranda artışla, 4.18 milyon tondan, 4.30 milyon tona yükseldi. Sözkonusu üretim artışı sayesinde, elektrik ark ocaklı tesislerin toplam üretim içerisindeki paylarını % 69.1’den % 73.8’e yükselttikleri gözlendi.

 

 

Çelik İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Namık Ekinci, 2009 yılında 1.37 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirilen Mısır'da başlatılan anti-damping soruşturmasının ardından, ihracatın 2010 yılında 624 milyon dolara, 2011 yılının ilk altı ayında ise 267 milyon dolara kadar gerilediğini bildirdi.

ÇİB Yönetim Kurulu Başkanı Ekinci, Mısır'da başlatılan anti-damping soruşturmasının tamamlanmasına ilişkin olarak açıklama yaptı. Türk çelik sektörüne Mısır'dan mutlu haber geldiğini belirten ÇİB Yönetim Kurulu Başkanı Ekinci, 2010 yılında Mısırlı yerli üreticilerin, pazar kaygısıyla haksız şikayetleri üzerine Türk ürünlerine anti-damping soruşturması başlatan Mısır hükümetinin, Türkiye'nin başlattığı hukuki sürecin ardından soruşturmayı kaldırdığını anımsattı. Kararın sektör açısından sevindirici olduğunu belirten Namık Ekinci, "Soruşturma nedeniyle kaybettiğimiz pazarı kısa sürede yeniden kazanacağız" dedi.

 

 

Aralarında Mısır'ın da bulunduğu Kuzey Afrika ülkelerinde yaşanan gelişmelerin Türk demir çelik ihracatını olumsuz etkilediğini belirten Namık Ekinci, Mısır'ın 13 Ekim 2010 tarihinde demir veya alaşımsız çelikten inşaat demiri ithalatına ilişkin Türkiye aleyhinde anti-damping soruşturması başlatmasının sıkıntının boyutunu artırdığını belirtti. Ekinci, Dış Ticaret Müsteşarlığı, Çelik İhracatçıları Birliği, Demir Çelik Üreticileri Derneği, sektör mensuplarının yoğun çabaları ve başarılı hukuksal girişimler yanında ülkedeki siyasi gelişmelerin de etkisiyle, Mısır'ın, 7 Temmuz 2011 tarihli Mısır resmi gazetesinde yayınlanan kararıyla anti-damping soruşturmasını kaldırdığını kaydetti.

 

Mısır Hükûmeti'nin 2009 yılında uygulamaya koyduğu projeler kapsamında, inşaat sektöründe yaşanan gelişmeler ve talep artışı karşısında ülkede yerleşik üreticilerin bu talebi karşılamada yetersiz kaldığına dikkat çeken Ekinci, "Gelişen pazar şartları içerisinde Mısır, 1.37 milyar dolarla 2009 yılında Türk çelik ihracatında 1. sıraya yerleşti. Fakat hem ülkede yaşanan siyasi gelişmeler, hem de başlatılan soruşturma sonucunda, ülkeye yönelik çelik ihracatımız 2010 yılında 624 milyon dolara, 2011 yılının ilk 6 ayında ise 267 milyon dolara kadar geriledi. Sektörümüz ve ihracatımız için olumsuz sonuç yaratan bu yanlış karar, yoğun çabaların ardından nihayet düzeltildi. Mısır yeniden sektör ihracatında ilk sıralarda yer alacak" diye konuştu.

 

 

İnşaat demiri üreticileri ve bazı şirketlerin aralarında anlaşmak ve arzı kısmak yoluyla demir fiyatlarını artırdığı yönündeki son dönemde artan şikayet ve iddiaları inceleyen Rekabet Kurumu kararını açıkladı.

Rekabet Kurulu, inşaat demiri üreticileri bazı şirketlerin aralarında anlaşmak ve arzı kısmak yoluyla demir fiyatlarını artırdığı iddiası ve hurda alımlarında belirli firmalara diğer firmalara göre daha yüksek fiyat verilerek rekabetin ihlal edildiği iddiası üzerine yapılan inceleme sonucunda, soruşturma açılmasına gerek olmadığına ve şikayetlerin reddine karar verdi.

 

Kurulun bu konuda yaptığı ön araştırmada, Ekim 2006 ile Mayıs 2011 arasındaki dönemde Türkiye uzun demir-çelik piyasasında gerçekleşen fiyatların, dünya fiyatlarıyla büyük ölçüde paralellik gösterdiğinin tespit edildiği bildirildi.

 

Rekabet Kurulu, ''inşaat demiri üreticileri İçdaş Çelik Enerji Tersane ve Ulaşım San A.Ş, Habaş Sınai ve Tıbbi Gazlar İstihsal Endüstrisi A.Ş, Çolakoğlu Metalurji A.Ş, Diler Demir Çelik Endüstrisi ve Tic. A.Ş, Ege Çelik Endüstrisi San. ve Tic. A.Ş, Kroman Çelik San. A.Ş, Kaptan Demir Çelik Endüstrisi ve Tic. A.Ş, İzmir Demir Çelik San. A.Ş, Yazıcı Demir Çelik San. ve Tic. A.Ş, Ekinciler Demir ve Çelik A.Ş, Çebitaş Demir Çelik Endüstrisi A.Ş, Yolbulan Baştuğ Metalürji San. A.Ş''nin aralarında anlaşmak ve arzı kısmak yoluyla demir fiyatlarını artırdığı iddiası ve hurda alımlarında belirli firmalara diğer firmalara göre daha yüksek fiyat verilerek rekabetin ihlal edildiği'' iddiası üzerine soruşturma yapılan incelemeyi karara bağladı.

 

Rekabet Kurulunun  16 Haziran'da başlattığı ve 14 Temmuz'da karara bağlanan ön araştırmaya ilişkin açıklama Rakabet Kurumunun internet sitesinde yayımlandı.

 

Temel olarak, uzun demir-çelik fiyatlarındaki artışların, teşebbüsler arasındaki bir anlaşma ve/veya koordinasyon sonucu meydana gelip gelmediğinin incelendiği ifade edilen açıklamada, ''Bu çerçevede, uzun demir-çelik üreticisi teşebbüslerde yerinde incelemeler yapılmış, ancak bu incelemelerde, söz konusu iddiaları destekleyen herhangi bir bulguya ulaşılmamıştır'' denildi.

 

Ön araştırmada, Ekim 2006 ile Mayıs 2011 arasındaki dönemde Türkiye uzun demir-çelik piyasasında gerçekleşen fiyatların, aynı dönemdeki dünya fiyatları ile karşılaştırıldığı ve incelenen teşebbüslerin nervürlü inşaat demiri için uyguladığı fiyatların, dünya fiyatlarıyla büyük ölçüde paralellik gösterdiğinin tespit edildiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

 

''Başta hurda olmak üzere hammadde fiyatları, enerji birim fiyatları, döviz kurları ve üretim teknolojisi gibi maliyet unsurlarının benzerliği, uzun demir-çelik üretiminin yaklaşık yarısının ihracata konu olması ve bunlara bağlı olarak Türkiye demir-çelik sektörünün dünya piyasalarına büyük ölçüde entegre olması bu paralelliğin ardındaki ana sebepler olarak değerlendirilmiştir.

 

Arzın kısıtlandığı iddialarına yönelik incelemelerde ise, teşebbüslerin üretimlerinde radikal ve açıklanamayan bir azalış ve buna karşılık stok miktarlarında radikal bir artış olmadığı tespit edilmiştir.

 

Ön araştırmada, uzun demir-çelik piyasasında son dönemde yeni girişlerin olması, piyasada katı bir fiyat yapısının söz konusu olmaması ve yeknesaklığı kolaylaştıracak uygulamaların bulunmaması, teşebbüsler arasında rekabeti sınırlayıcı bir anlaşmanın varlığı ihtimalini azaltan unsurlar olarak değerlendirilmiştir.

Tüm bu tespit ve değerlendirmeler neticesinde Rekabet Kurulu, uzun demir-çelik piyasasına yönelik şikayetlerin reddine karar vermiştir''

 

Haziran ayında, dünya ham çelik üretimi, geçen yılın aynı ayına kıyasla % 8 oranında artışla, 118.3 milyon tondan, 127.7 milyon tona ulaştı. Haziran ayında, büyük çelik üreticileri arasında, üretimini en fazla arttıran ülkeler; Meksika (% 27.9), Güney Kore (% 19), Ukrayna (% 18.1), İtalya (% 15.2) ve Türkiye (% 12.3) oldu.

Yılın ilk yarısında ise, dünya ham çelik üretimi % 7.6 oranında artışla, 757.8 milyon tona yükselirken, 16.4 milyon ton ham çelik üretimi gerçekleştiren Türkiye % 21.3 oranındaki üretim artışı ile, yılbaşından bu yana elinde tuttuğu “üretimini en fazla arttıran ülke” konumunu sürdürdü. Ocak-Haziran döneminde, Türkiye’nin ardından % 18.5 oranındaki üretim artışı ile Güney Kore dikkat çekerken, Japonya , İspanya ve Fransa’nın üretimlerinde gerileme gözlendi.

 

İstanbul Sanayi Odası tarafından her yıl geleneksel olarak belirlenen “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2010 Raporu”, dün düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna açıklandı.

 

Son altı yıldır açıklanan İSO 500 raporlarında olduğu gibi, bu sene de TÜPRAŞ, Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu ünvanını sürdürdü. 20.8 milyar TL tutarındaki net üretimden satış rakamıyla ilk sırada yer alan Tüpraş’ı, bir önceki yıl olduğu gibi, 9.7 milyar TL net üretimden satış gerçekleştiren EÜAŞ Elektrik Üretim A.Ş. izledi. İSO 500 2009 raporunda altıncı sırada bulunan Ford Otomotiv Sanayi A.Ş., 2010 yılı raporunda, 6 milyar TL net üretimden satışla 3’ncü sıraya yükseldi. Bir önceki yıl, 3’üncü sırada bulunan Oyak-Renault Otomobil Fabrikaları A.Ş., gerçekleştirdiği 5.9 milyar TL net üretimden satışla 4’üncü sıraya gerilerken, 5.4 milyar TL net üretimden satış kaydeden TOFAŞ Türk Otomobil Fabrikası A.Ş. geçen yıl olduğu gibi, bu yıl da beşinci sıradaki yerini korudu.

 

 

Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2010 Raporu’nda, üye kuruluşlarımız içerisinde ilk sırada bulunan Erdemir, 3.7 milyar TL’lik net üretimden satış rakamıyla 8’inci sırada yer alırken, 2009 yılındaki sıralamaya göre, 1 basamak gerilediği gözlendi. 3.5 milyar TL net üretimden satış gerçekleştiren İçdaş, bir önceki yıla göre iki basamak yükselerek, 9’uncu sırada yer aldı. 3.2 milyar TL net üretimden satışla İçdaş’ı takip eden İsdemir de aynı şekilde, 2009 yılına göre, iki basamak yükselmiş oldu. İsdemir’in ardından bir önceki yıla göre, bir basamak gerileyerek 11’inci sırada yer alan Habaş, 2010 yılında 2.8 milyar net üretimden satış gerçekleştirdi.

 

İlk 15 sanayi kuruluşu içerisinde 4 firmayla yer alan üye kuruluşlarımız, ilk 50’de toplam 11, ilk 100’de ise toplam 16 kuruluşla sıralamaya girdi. 

 

 

22 üye kuruluşumuzun 28 milyar TL olan toplam net üretimden satış tutarının, 500 sanayi kuruluşunun toplam net üretimden satış tutarı içerisindeki payı % 11.2 oldu. Ayrıca 22 üye kuruluşumuzun 2009 yılındaki sıralamaları dikkate alınarak bir değerlendirme yapıldığında, toplam 13 kuruluş bir önceki yıla göre daha üst sıralara yükselirken, 6 kuruluş 1-10 basamak geriledi. 1 kuruluşumuz ise aynı sırada kaldı. 2009 yılında listede yer almayan 2 üye kuruluşumuzun da, 2010 yılı sıralamasına girdikleri gözlendi.

 

Üye kuruluşlarımızdan Çemtaş, 91 basamak yükselerek, 363’üncü sıraya, Ege Çelik’ 31 basamak yükselerek 97’inci sıraya, Nursan 17 basamak yükselerek 58’inci sıraya, Tosçelik 17 basamak yükselerek 45’inci sıraya yerleşme başarısını gösterdi. 2009 yılı raporunda yer almayan Asil Çelik ve Çebitaş ise, sırasıyla 178.ve 444.sıradan listeye girerken, Diler, bir önceki yıl bulunduğu 35’inci sırayı korudu.