İş makinaları yedek parça imalatında sektörün öncü firması: SOYSAL HİDROLİK
Öncelikle firmamızda faaliyetleri üç aşamada değerlendiriyoruz. Birincisi yeni pazar araştırılması ve mevcut pazarın geliştirilmesine yönelik. Bu faaliyetimizide yurt içi ve yurt dışı pazarlar olmak üzere de ikiye ayırıyoruz.
Soysal Hidrolik Proje ve Satış Müdürü Cenk Soysal ile gerçekleştirdiğimiz
röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
Bizlere öncelikle kendinizden ve firmanızdan bahseder misiniz?
1989 Yozgat doğumluyum. 2015 yılında Atılım Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. 1994 yılında faaliyet başlayan ve kurucu babam Bektaş Soysal olan firmada aktif olarak Proje & Satış Mühendisi ve İhracat
Sorumlusu olarak görev alıyorum. Firmamız şimdilik Ankara OSTİM’de endüstriyel alanlarda kullanılan hidrolik sistemlerin ana parçası olan hidrolik silindirlerin ve İş Makineleri Yedek Parçaları’nın imalatını yapmaktadır.
Firmanızın bünyesinde hangi faaliyetler gösteriliyor, müşterilerinize hangi ürün ve
hizmetleri sunuyorsunuz?
Öncelikle firmamızda faaliyetleri üç aşamada değerlendiriyoruz. Birincisi yeni pazar araştırılması ve mevcut pazarın geliştirilmesine yönelik. Bu faaliyetimizide yurt içi ve yurt dışı pazarlar olmak üzere de ikiye ayırıyoruz. Yurt dışı için geniş ve bir çalışma planı izliyoruz. Bu çalışma için Makine, İnşaat ve Endüstri Mühendisi arkadaşlarımızdan oluşan bir ihracaat ekibimiz var. Yurtiçinde mevcut müşterileririmizin memnuniyeti öncelik. Sürekli iletişim halindeyiz. İmalatını tamamladığımız ve gönderdiğimiz ürünlerini verimliliğini sürekli takip ediyoruz ve yeni olşuaçak ihtiyaçlar doğrultusunda termin çalışmalarımız bulunmaktadır. İkinci aşamada ise proje ve Ar-Ge çalışmalarımız. Üçüncü ve son aşama ise üretin faaliyetlerimiz…
Ürünleriniz ağırlıklı olarak hangi sektörlerde kullanılıyor?
Başlıca demir çelik fabrikaları, liman işletmeleri, maden ocakları ve barajlarda, köprülerde ve ağır iş makinelerinde kullanılmaktadır.
Hidrolik ve pnömatik sektörünün genel durumu hakkında bizleri bilgilendirir misiniz? Sizce sektörün gelişmesi için neler yapılabilir?
Hidrolik pnömatik sektörü, 1980’li yıllardan itibaren gelişmeye başlayan çok genç bir sektör. İlk yıllarda, komponent ithalatı ve yedek parça satışı konularında faaliyet gösteren firmalar, devamında gelişen makina imalat sektörüne paralel olarak hidrolik silindir imalatına başlamışlardır. Bu takiben, hidrolik sistemlerin projelendirilmesi ve güç üniteleri üretilmesi ile devam etmiştir. Hidrolik pnömatik sektörününde çözüm bekleyen önemli konuların başında haksız rekabetin önlenmesi, kalifiye personel ihtiyacı, standardizasyon ve akreditasyon olarak belirtilmektedir. Şuan ki bilgi ve deneyimim sadece bu gözlemler üzerine kurulu. Çözüm için biraz daha bilgi ve tecrübeye ihtiyacım olacak.
Mevcut yatırımlarınız, ileriye dönük proje ve hedefleriniz ile ilgili bizleri bilgilendirir misiniz?
OSTİM’de bulunan üretim alanımız yetersiz kaldığı için yeni bir yapılanmaya gittik. Ankara ANADOLU OSB’de yaklaşık 9000 metrekare alanda yeni bir fabrika kurduk. Şantiye Şefliğini bizzat kendim üstlendim. Vaktim kalsa doğaya ve güneş enerjisine duyarlı bir fabrika alacaktı ama süreden dolayı biran önce tamamlamak istedik ve güzel bir yapı ortaya çıktı. Hedefimiz tamamladığımız fabrikada üretimi başlamak ve yeni projelerde yer almak.
Son dönemlerde piyasalarda yaşanan durgunluk ve döviz kurunun yükselmesi firmanıza ve sektörünüze nasıl yansıdı? Bizlere bu konuda neler söyleyebilirsiniz?
Dürüst olmak gerekirse kriz dönemi bizim için bir yeni başlangıç oldu. Bu olağan dışı bir tesatüf ama şimdi 10 ay öncesine bakınca olumlu yansığını düşünüyorum. Daha detaylı konuşmak gerekirse şöyle açıklayayım:
Krizin ilk başladığı dönemlerde çok zorlandık. Piyasalar alımlar durdu. İhtyacımız olan hammadelerin fiyatında çok yüksek artışlar oldu ve tedarik etmekte güçlük çektik. Moral ve mativasyonumuz çok düştü. Böyle bir tabloda çözüm olarak ihraacat görüküyordu ama ihracaat yapmak için hiçbir deneyim ve bilgi birikimimiz olmadığının yanısıra yatırım yapmak için bütçemizde yoktu. Yatırımdan kastetiğim yurt dışındaki müşterilere ulaşmak için gerekli faaliyetler. Örneğin; B2B ve B2C denilen ikili görüşmeler ki bunlar firmaya ziyarteleri ve fuarlara katılımlar. Ama bildiğniz üzere yurt dışına gidip firma ziyaretinde bulunmanız çok masraflı faaliyetler. İşin içine fuara katılmak girincede bu maliyetler yüzde 300-400 oranında artıyor. Bütçemiz olmadığı için bu faaliyetlerde bulunamadık. Hal böyle olunca elimi taşın altına koyma kararı verdim. Yükseklisans eğitimime ara verdim ve gece gündüz Pazar araştırması yaparak doğru kişilere mail ve telefon üzerinden ulaşmaya çalıştım. Üniversite eğitimime Amerika da başladığım için çok akıcı ve anlaşılabilir bir inglizcem var. Bunun avantajını müşteriler bulduğumda onları ikna ederek kullandım. Yaklaşık 3 aylık bir çalışmadan sonra ilk ihracatımızı gerçekleştirdik ve 10 ay sonra ihracat da yaklaşık 1000000 (bir milyon) TL ciro elde ettik. Böylelikle kriz döneminde kan kaybı yaşamadan ayakta durmayı başardık.
Son olarak eklemek istedikleriniz…
Firmamız 25 yıldır faaliyet göstermektedir. Kurucumuz Bektaş Soysal az zamanda büyük işler başararak yurtiçinde bilinen bir firma oluşturdu. Firmamız için artık yeni bir pazar söz konusu. İhracata yeni başlayan kundaktaki çocuk gibiyiz ve umutlu günleri görmek temennisi içindeyiz. Ve amacımız ülkemizi en iyi şekilde dünyaya tanıtmamız. Çünkü biliyoruz ki Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi “Türk milletinin karakteri yüksektir; Türk milleti çalışkandır; Türk milleti zekidir”.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.