Thyssenkrupp Steel İcra Kurulu Sözcüsü Dennis Grimm, Avrupa çelik sanayisinin küresel kapasite fazlası ve fiyat kırıcı ithalat baskısı altında “kritik bir eşikte” olduğunu belirterek; daha etkili ticaret savunması, dişe dokunur bir Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (CBAM), bağlayıcı “Avrupa İçeriği” kotaları ve yapısal reformlar istedi.
Grimm’e göre Avrupa genelinde yüksek fırınlar talep daralması ve yıkıcı dış rekabet nedeniyle geçici ya da kalıcı olarak devre dışı kalıyor. Dönüşüm projeleri ve yeni yatırımlar ötelenirken istihdam kayıpları artıyor. Bu tablonun etkisi çeliğin ötesine taşarak otomotiv, kimya ve makine gibi stratejik sektörlere de yansıyor. Grimm, “Çin ve Hindistan artık ortak değil rakip; Çin ise sistemik bir rakip” vurgusuyla net bir strateji çağrısı yaptı.
Küresel çelik kapasite fazlasının 700 milyon tona ulaşması bekleniyor; bu miktar AB’nin toplam çelik talebinin yaklaşık altı katı. Grimm, özellikle Çin’de çeliğin OECD ortalamasının katbekat üzerinde —on kata varan oranlarda— desteklendiğini, böylesi bir sübvansiyonlu arz karşısında korumasız kalan Avrupa üreticilerinin “eşit şartlarda” rekabet etmesinin mümkün olmadığını savunuyor.
Mevcut AB–ABD tarifelendirme düzeni, ABD’ye ithalatta %50 gümrük vergisini fiilen sabitleyerek küresel fazla arzın Avrupa’ya yönelmesini hızlandırıyor. Bu durum, AB’li üreticilerin ihracat kanallarını daraltırken, iç pazarda fiyat kırıcı ithalat baskısını artırıyor. Grimm, “Kapasite fazlası karşısında hiçbir şey yapmamak Avrupa çeliği ve değer zincirleri için ağır sonuçlar doğurur” uyarısında bulundu.
Grimm’in reçetesi üç başlıkta toplanıyor:
Etkin ticaret koruması: Damping ve ani ithalat dalgalarına karşı daha hızlı ve etkili önlemler.
Güçlü CBAM: Mekanizmanın “gerçek bir karbon sınırı” gibi işlemesi; işlenmiş çelik ürünlerini de kapsaması ve reformlar yürürlüğe girene kadar AB ETS’deki ücretsiz tahsisatların sürmesi.
‘Avrupa İçeriği’ kotaları: Kamu alımlarında belirli bir payın AB menşeli çelikten karşılanmasının bağlayıcı hale gelmesi.
AB Komisyonu’nun masadaki önerisi, gümrüksüz ithalat kotalarının yarıya indirilmesi ve kota fazlasına %50 gümrük vergisi uygulanması yönünde. Şu ana kadar 11 üye ülke plana destek verirken, Almanya’nın nihai tutumu henüz netleşmedi.
Grimm, mevcut CBAM kurallarındaki boşlukların dolambaçlı yollarla aşılabildiğini, bu nedenle mekanizmanın kapsam ve denetim bakımından güçlendirilmesi gerektiğini söylüyor. Ayrıca, karbon kaçağını önlemek ve rekabet eşitliğini korumak için reformlar tam devreye girene kadar AB Emisyon Ticareti Sistemi’ndeki ücretsiz tahsislerin sürmesini talep ediyor.
“Yurtiçi fonlarla yabancı kapasiteyi dolaylı olarak sübvanse etmeyelim” diyen Grimm, bağlayıcı ‘Avrupa İçeriği’ kotaları ile kamu alımlarında adil bir payın AB üretiminden karşılanmasının zorunlu hale gelmesini istiyor. Böylece yeşil dönüşüm yatırımlarının da pazarda karşılık bulacağı görüşünde.
Grimm, Thyssenkrupp’un %50’ye varan fiyat kırıcı teklifler sunan AB dışı rakiplere sözleşme kaybettiğini açıkladı. Bu farkın, yalnızca anlık indirim değil; değer zincirlerinin kalıcı olarak AB dışına kayma riski taşıyan bir sinyal olduğunu vurguladı.
Kaynak: SteelOrbis.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.
