Türk inşaat demiri üreticileri fiyatlarını yukarı çekmeye çalışıyor
Türk inşaat demiri üreticileri, 540-550 $/tona kadar inen ihracat teklif fiyatlarını artırmaya çalışıyor. Steel Business Briefing'in yerel kaynaklardan edindiği bilgiye göre, 560-590 $/ton fob seviyesinde teklifler sunuluyor.
Türk inşaat demiri üreticileri, 540-550 $/tona kadar inen ihracat teklif fiyatlarını artırmaya çalışıyor. Steel Business Briefing'in yerel kaynaklardan edindiği bilgiye göre, 560-590 $/ton fob seviyesinde teklifler sunuluyor.
Pazar talep konusunda kötümser bir tablo çiziyor ve Avrupa'daki genel ekonomik çalkantı, Ortadoğu bölgesinde canlanma olasılığını azaltıyor. Üreticiler, pazar dip noktaya ulaşıldığına kani olduğunda, siparişlerin de artacağını düşünüyor ve fiyatların artık dip noktaya ulaştığını ya da dibe çok yakın olduğunu ifade ediyorlar.
SBB'ye konuşan tüccarlar, Mısır pazarının çok durgun olduğunu ve Ezz Steel'in gelecek hafta açıklayacağı yeni fiyatları beklediğini söylediler. Öte yandan Mısır'da ithalat pazarı da durgun seyrediyor.
Türkiye'nin inşaat demiri teklifleri 580-590 $/ton cfr Dubai civarında kaydediliyordu. Ancak hurda fiyatlarının da diğer hammaddelerdeki artış trendini izleyerek yükseleceği yönündeki beklentilerle birlikte, teklif fiyatları 600 $/tona doğru çekilmeye çalışılıyor. Kütük teklifleri ise 500-510 $/ton fob düzeyinde seyrediyor.
Türk tesislerin hurda talebi hâlâ zayıf
Steel Business Briefing'in uluslararası ticaret kaynaklarından edindiği bilgiye göre, Türk çelik üreticileri büyük ölçüde global hurda pazarının dışında kalmaya devam ediyor. Son zamanlarda sadece bir üreticinin iki deniz aşırı kargo sipariş ettiği öğrenildi.
Son dönemdeki siparişler arasında; A3 kalite hurda ile kıyılmış hurdadan oluşan karma bir kargo 366 $/ton cfr; A3 kalite hurda ile HMS 1&2 80:20 hurdadan oluşan bir başka karma kargo da 365 $/ton cfr fiyatından satıldı. Her iki kargonun da Danimarka'dan sipariş edildiği öğrenildi. Bu siparişlerden önce en son bir HMS 1&2 70:30 kargosu geçen hafta 349 $/ton cfr'den satılmıştı.
ABD'deki güçlü yerel pazar nedeniyle, ABD'li hurda tedarikçilerinin teklif fiyatları hala AB bölgesinin üzerinde bulunuyor. ABD'li bir tedarikçi, "ABD fiyatları hala güçlü. Müşteriler Avrupa çıkışlı hurda miktarından daha fazla malzemeye ihtiyaç duyuyorlarsa, daha yüksek fiyatlar ödemeleri gerekiyor" açıklamasını yaptı.
ABD'li tedarikçiler, HMS 1&2 80:20 hurda için 380 $/ton cfr, kıyılmış hurda için ise 385 $/ton cfr fiyat talep ediyor. Bu da, 15 $/ton düşüş anlamına geliyor.
BDT bölgesinin fiyatları da 5-10 $/ton geriledi ve A3 kalite hurda 350 $/ton cfr civarında seyrediyor.
Türk sac tüccarları pazarın yönü ile ilgili kararsız
Türk yassı çelik tüccarlarının, Haziran ve Temmuz aylarındaki pazar için farklı beklentileri bulunuyor. Bazı tüccarlar, geçtiğimiz iki ay içerisinde neredeyse hiç alım olmadığını, bu nedenle Temmuz'da artan talebe paralel olarak fiyatların da yükseleceğini düşünüyor. Bazı tüccarlar ise, yaz döneminin pazar açısından her zaman durgun geçtiğini, bu nedenle talebin artmayacağını ve fiyatların da biraz daha düşeceğini tahmin ediyor.
Ukrayna'nın sıcak sac için stoklardan 550 $/ton fob'luk teklifler sunduğu söyleniyor. Bu rakam, geçen ayki 710 $/ton fob seviyesinin oldukça gerisinde bulunuyor. Ancak Rusya'nın sıcak sac fiyatları yine daha yüksek seyrediyor ve 680-700 $/ton cfr civarında bulunuyor. Türk tüccarlar, sorunun fiyatlar olmadığını, fiyat 500 $/tona düşse bile, pek alım yapılmayacağını, çünkü talep olmadığını belirtiyor.
Steel Business Briefing'in aldığı bilgiye göre, Yunanistan'da başlayan ve tüm AB bölgesini etkileyen ekonomik sorunlar da Türkiye'de negatif bir hava oluşmasına neden oluyor. Çünkü Türkiye'nin, çeliğin yanı sıra otomotiv, beyaz eşya ve boru gibi nihai ürünlerde de AB ile güçlü ticaret ilişkileri bulunuyor.
Erdemir'in yeni fiyatlandırma sistemi soru işaretleri yarattı
Türk yassı çelik tüccarları, Erdemir'in yeni fiyatlandırma sistemi hakkında ayrıntılı bilgi alamadıklarından, şüphe ve şaşkınlık yaşıyor. SBB'nin daha önce de aktardığı gibi Erdemir, bundan sonra liste fiyatlarını yayınlamamaya ve bunun yerine, alıcılardan ihtiyaç duydukları ürünler için fiyat sunmalarını istemeye karar vermişti.
Erdemir Genel Müdürü Oğuz Özgen, 25 Mayıs'ta İstanbul'da düzenlenen YİSAD (Yassı Çelik İthalat, İhracat ve Sanayicileri Derneği) toplantısında, bu değişikliğin müşterilerde pek çok soru işaretine neden olduğunu kabul etti.
Ancak ayrıntılı sorulara yanıt vermek istemeyen Özgen, YİSAD toplantısının bunun için uygun bir platform olmadığını savunarak, "Bu hususta sizlerle bir araya geleceğiz ve o zaman tüm sorularınızı cevaplandıracağız" dedi.
Toplantıda bir tüccar, Erdemir fiyatları şirketten şirkete farklılık gösterecek mi, yoksa eskisi gibi sabit mi olacak sorusunu yöneltti. Bu soruya net bir cevap alınamaması, tüccarların, konunun aslında bu olabileceği yönünde şüphelenmesine yol açtı.
Bir başka tüccar ise, Erdemir'in bir ihracat politikası olmamasından ve şirketin ihracat taleplerine net ya da zamanında yanıt vermemesinden yakındı.
Özgen, katılımcılara yorumları için teşekkür etti ve bu yorumları dikkate alacaklarını ifade etti. Türk bir tüccar toplantıdaki genel izlenimleri, "Biz Erdemir'i seviyoruz, lütfen izin verin Erdemir de bizi sevsin" şeklinde özetledi.
Erdemir: Toparlanma süreci devam ediyor, gözler Çin'in üstünde
Türkiye'nin en büyük çelik üreticisi Erdemir'in Genel Müdürü Oğuz Özgen, bu hafta düzenlenen YİSAD (Yassı Çelik İthalat, İhracat ve Sanayicileri Derneği) toplantısında yaptığı açıklamada, çelik pazarındaki krizin Aralık 2009'da dip noktaya ulaştığını ve şu an toparlanma sürecinde olunduğunu kaydetti. Özgen, Steel Business Briefing'in de katıldığı sunumunda, Çin'in yakından takip edilmesi gerektiğini vurgulayarak, Çin'in şu an net bir ithalatçı olduğunu, ancak ihracat vergilerini değiştireceği yönünde söylentiler dolaştığına dikkat çekti.
Demir cevherinde üç aylık sözleşmelere geçildiğine dikkat çeken Özgen, 2006-2007'de 3 ve hatta 6 yıllık sözleşmeler yapıldığını, ancak şimdi dünya çeliğinin üç aylık sözleşmelere alışmaya çalıştığını ve bunun da spot çelik satışlarını artırabileceğini ifade etti.
Kanada veya Avustralya gibi kaynaklardan teslimatlar en az iki ay sürdüğünden, entegre çelik fabrikalarının stoklarında yaklaşık iki aylık hammadde bulundurmaları gerekiyor. Üretim kapasitelerinin azaltıldığı dönemlerde, hammadde stokları dört aylık oluyor. Fiyatlar düşüşe geçtiğinde Erdemir'in böyle bir durumla karşı karşıya kaldığını belirten Özgen, stok döngüsünü tamamlamanın ve kâra geçmenin 6-8 ay daha sürebileceğini ifade etti.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.