KOBİ'lerin dört büyük riski: Yüksek rekabet, düşük talep, doğal afet, siber suç
Zurichin anketine göre KOBİler dünya genelinde geleceğe iyimser baksalar da rekabetin yüksek olması ve buna bağlı olarak satış marjlarının düşmesi, zayıf tüketici talebi/stok fazlasından kaynaklanan riskler konusunda endişeli.
Türk KOBİ’leri ise bunların yanında, partnerleri veya tedarikçilerinden kaynaklanacak olumsuzlukları ikinci büyük risk olarak görüyor. Doğal afetler ise büyük riskler sıralamasında Türk KOBİ’leri için dördüncü sırada yer alıyor.
Zurich Sigorta Grubu, dünyanın dört bir yanından 3800 adet küçük ve orta ölçekli işletmenin (KOBİ) üst düzey yöneticisine karşı karşıya oldukları en ciddi üç riski sordu. Ankete katılan KOBİ’lerin çoğu, rekabetin yüksek olmasından kaynaklanan risklerden ve buna bağlı olarak kâr marjlarının düşmesi ile düşük tüketici talebi/stok fazlasından yakındı. Hırsızlık, dünya genelindeki en büyük risklerin arasında üçüncü sırada yer alırken; bu soruna verilen önceliğin geçtiğimiz seneye kıyasla azaldığı gözlendi. Siber suçlar, dünya genelinde risk sıralamasında halen en alt sıralarda yer alsa da, bu konudaki endişelerin 2013 yılından bu yana neredeyse iki katına çıktığı görülüyor. Siber suçlar bugün, KOBİ’lerin karşı karşıya olduğu üçüncü büyük risk olarak algılanıyor.
Zurich Sigorta Grubu’nun Hayat Dışı Sigortacılık CEO’su Mike Kerner, dünya çapındaki ufak şirketlerin, tedarik zinciri gibi asimetrik riskler ya da doğal afet gibi işletmelerinin mahvına sebep olabilecek risklerden ziyade, nihai kâr-zarar hanelerini etkileyen risklere yoğunlaştıklarını belirtti. Kerner şu değerlendirmeyi yaptı: „Anket sonuçlarının başka bir ilginç yanı da daha ufak çaplı şirketlerin siber suçlarla ilgili giderek daha çok kaygılandığını görmek oldu. Siber suçlar, dünya genelinde halen en alt sıralarda gösterilen risklerden olsa da bu yöndeki endişelerin, 2013 yılından bu yana nerdeyse iki katına çıktığı görülüyor. Bir sigorta firması olarak bizim görevimiz ise işletmelerin bu risklere öncelik vererek, kendilerini bunlara karşı korumalarına yardımcı olmak.”
Türk KOBİ’er için en büyük risk yüksek rekabet ve düşük kârlılık
Zurich Sigorta’nın araştırması Türk KOBİ’lerinin yüzde 41’inin yüksek rebaket/düşük kâr sarmalında yol almaya çalıştığını gösterdi. Büyük riskler sıralamasında, ilk sırayı bu konuya veren KOBİ’ler yüksek rekabet sonucu fiyatların hızla aşağıya inmesi ve ardından kâr marjlarının çok azalmasından şikayetçi. Türk KOBİ’lerinin ikinci sıradaki endişelerini ise partnerlerinden veya tedarikçilerinden kaynaklanacak sorunlar oluşturuyor. KOBİ’lerin yüzde 24’ü partnerleri veya tedarikçilerinin hatası, iflası, ödeme güçlüğü vb. problemlerini kendi işleri için de büyük bir risk olarak değerlendiriyor. Yüzde 23 için ise talebin düşmesi ve stok fazlası, üçüncü büyük risk unsurunu oluşturuyor.
Doğal afetler/ani hava değişimleri ise yüzde 15 gibi ciddi bir oranla KOBİ’lerin dördüncü büyük risk unsuru olarak öne çıkıyor. Siber suçlar konusundaki endişe ise yüzde 13’lük bir oranla beşinci risk grubunda yer alıyor. Müşteri veya çalışanları güvenliği ile hukuki ve mali sorunlar yüzde 12 ile Türk KOBİ’leri için altıncı büyük risk grubunu oluşturuyor. KOBİ’ler kendileri için diğer risk unsurlarını ise şöyle sıralıyor: Yangın (yüzde 11), itibar kaybı-medyada olumsuz haberler yüzde 10, hırsızlık (yüzde 9).
Afrika’nın riski yolsuzlık
İş ortaklarının ve tedarikçilerin yetersizliği, Ortadoğu ve Afrika için sıralanan ilk üç risk arasına girerken (yüzde 7), Asya Pasifik bölgesindeki şirketlerin ise yalnızca yüzde 7’sinin bu konuda endişe duyduğu ortaya çıktı.
Yolsuzluğun Güney Afrika (yüzde 16), Meksika (yüzde 13) ve Fas’ta (13) faaliyet gösteren KOBİ’ler için, Avrupa’dakilere (yüzde 7) kıyasla daha önemli bir risk olduğu anlaşılıyor. Genel olarak bakıldığında, yolsuzluk kaygılarının 2013 yılından bu yana hemen hemen tüm ülkelerde orta derecede; İsviçre’de ise yüzde 12 ile şiddetli artış gösterdiği görülüyor.
Avrupa’nın endişesi güvenlik
Avrupa’daki KOBİ’ler, özellikle de Almanya (yüzde 24) ve Avusturya’dakiler (yüzde 32) tüketici talebinin azlığı/stok fazlasına dair endişelerden çok, müşteri ve çalışanlarının güvenliğine odaklanmış durumda.
Latin Amerika’daki şirketler ise genel olarak, küresel ortalamada artan hırsızlık sorunu konusunda daha kaygılı; bunlara istisna teşkil eden Brezilya ise yasal ve mali sorunlara (yüzde 16), iş ortaklarının veya tedarikçilerin başarısızlık potansiyellerine (yüzde 18) ve yangına (%17) daha çok önem veriyor.
Ortadoğu’da tedarikçiler ve iş ortakları önem kazandı
Ortadoğu ve Afrika bölgelerinde, Fas’ta (yüzde 25) ve Türkiye’de (yüzde 24) gözlenen iş ortaklarının veya tedarikçilerin başarısızlık potansiyellerine dair kaygılar, bu riske ilişkin bölgesel ortalamayı yüzde 17’ye çıkararak, sağlık ve güvenliğe dair riskleri (yüzde 15) dördüncü sıraya geriletti.
Asya-Pasifik’in riski doğal felaket
Benzer şekilde, Asya-Pasifik bölgesinde de Hong Kong (yüzde 28) ve Tayvan’da (yüzde 34) hakim olan doğal afet ve hava koşullarının belirsizliği konusundaki endişeler, bu konudaki bölgesel ortalamayı yüzde 21’e yükseltti. Diğer ülkelerden KOBİ’lerin ise bu konuda daha az kaygılı olduğu görülüyor.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.