Sac işleme makinaları sektöründe öncü bir marka MVD Makina San. A.Ş.
MVD Makina San. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet İnan ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
MVD Makina San. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet İnan ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
Satış hacmini sürekli olarak arttıran MVD Makina San. A.Ş., 82 farklı ülkede faaliyetlerini sürdürüyor. Japonya’dan Şili’ye, Kanada’dan Yeni Zelanda’ya kadar dünyanın dört bir köşesinde, 5 kıtada makinaları bulunan firma; satış hacminin %80’ini ihracat, %20’sini ise yurtiçi satışlar teşkil ediyor. Sac işleme makinaları sektöründe oldukça iddialı olan MVD Makina San. A.Ş. , lazer ve plazma kesim makinalarının üretimi için 14,000 m2 kapalı alana sahip ayrı bir fabrika inşaatına başladı. 2015 yılı sonuna doğru fabrika yatırımını tamamlayacak olan firma bu yatırım ile kapasitesini daha da arttırmayı hedefliyor.
Sac işleme makinaları sektörünün önde gelen firmalarından olan MVD Makina San. A.Ş. bünyesinde halihazırda üretimi yapılan makinaları, teknik özelliklerini, bu makinaların teknolojilerini bizimle paylaşır mısınız?
MVD Makina San. A.Ş. ağırlıklı olarak CNC abkant presler, CNC giyotin makaslar, CNC punch presler, CNC fiber lazer kesim ve CNC plazma kesim makinaları üretmektedir. Dolayısıyla sac işleme makinaları imalatı ana üretim çizgimizdir. Firmamız ilk kez babam Ali İnan ile 1950 yılında makine imalatına başlamıştır. Şu anda Yönetim Kurulu Başkanı olarak, 3. Kuşak temsilcimiz, Genel Müdür olan oğlum Vasıf İnan ile birlikte görev yapmaktayız. Firmamız 1970’lerde sac işleme makinalarının imalatına başlamış, delik presi, abkant pres, giyotin makas o zamanlarda seri üretime girmiştir. Makinalarımızın teknolojisi kendimize aittir. Tabii ki tekerleği keşfetmek şeklinde değil, mevcut tezgahlarda yapılanların çok dışında bir şey yapmanız söz konusu değil, fakat tasarımlar ve imalat teknolojileri hassasiyet gerektiren, kendi teknik birikimimiz, deneyimimiz ışığında gerçekleştirdiğimiz gelişmelerdendir.
Üretimini yaptığınız makinalar ağırlıklı olarak hangi sektörlerde e alanlarda kullanılıyor?
Sac işleme makinaları endüstride pek çok alanda kullanılmaktadır. Ağırlıklı olarak damperli kamyon, dorse imalatı, çelik kapı imalatı, endüstriyel mutfak, soğutma, asansör, makine imalat sektörü gibi faaliyet alanlarını sayabiliriz. Bunların dışında; piyasaya fason olarak çalışan kesim - büküm atölyelerinden “Masserati” gibi lüks araba fabrikalarına kadar geniş bir müşteri yelpazesinde ürünlerimiz kullanılmaktadır.
Yıllık üretim kapasiteniz, satış hacminiz hakkında bizleri bilgilendirir misiniz?
Satış hacmimiz sürekli olarak artmaktadır. Şu ana kadar dünyada 82 farklı ülkede, Japonya’dan Şili’ye, Kanada’dan Yeni Zelanda’ya kadar dünyanın dört bir köşesinde, 5 kıtada makinamız çalışmaktadır. Bunların büyük bir çoğunluğu bayilerimiz aracılığı ile satılmakta ve satış sonrası desteği verilmektedir. Satış hacmimizin %80’ini ihracat, %20’sini ise yurtiçi satışlar teşkil etmektedir.
Üretimde ağırlıklı olarak tercih ettiğiniz teknoloji ve aksamlardan, bunların menşeinden bahseder misiniz? Yerli teknoloji ve aksam kullanımı hakkında neler düşünüyorsunuz?
Ağırlıklı pazarlarımız teknolojinin yüksek olduğu, kaliteye önem veren sanayinin mevcut olduğu bölgelerdir. MVD olarak sunduğumuz standartlar bu hedef bölgelerin beklentileriyle uyuşmaktadır. Kalite odaklı bir firma olmamız sebebiyle, üretimde Avrupa menşeili hidrolik ekipmanlar, CNC kontrol elemanları kullanılmaktadır. Ancak, tabii ki, “üretimi yerlileştirme” hedeflerinin de ülkemiz ekonomisi için ne kadar önemli olduğunun bilinciyle, şu anda üretmekte olduğumuz Lazer kesim makinalarında yerli CNC Ünitesi ve yazılım geliştirme alanlarında katkıda bulunduk. Ülkemiz adına yaşanan bu gelişmenin gururunu yaşıyoruz.
Dünya piyasalarında yabancı rakiplerinizle olan rekabetiniz hakkında neler söyleyebilirsiniz? Global çaptaki firmalarla rekabet gücünüz ne durumda?
Yurtdışında; kalite konusunda gelişmiş ülkelerle, fiyat konusunda ise az gelişmiş ülkelerle rekabet içindeyiz. Fakat MVD olarak, Uzakdoğu rekabetini önemsemiyoruz. Çünkü hedefimiz daha üst kalitede, daha gelişmiş pazarlardan pay alabilmek. Bu bağlamda, rakiplerimize göre fiyat avantajımız var. Örneğin bahsettiğimiz bu pazarlarda İtalyan markalarının etkinliği nispeten azalmıştır, diğer rakip üreticilerle de ciddi rekabete girmiş bulunuyoruz. Önümüz açık, inşallah Türk firmaları olarak çok daha iyi noktalara ulaşacağız.
Yabancı firmaların, yani sizin yurtdışında makine sattığınız şirketlerin Türk firmalarına ve Türk mühendisliğine olan bakış açıları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yurtdışı firmaların Türk menşeili ürünlere ilgisi her geçen gün artış göstermekte, bunu satış rakamlarımızın her yıl artmasından anlıyoruz. Yurtdışı müşteriler Türkiye’den eskiden sadece NC kontrollü makine alma eğiliminde iken, günümüzde CNC ünite kontrollü makinalar almaktadırlar. Şimdi en üst düzey teknolojik ürünlere, lazer kesim makinalarına ilgi duyuyorlar ve alımlara başlıyorlar. Önemli olan bizim kendimizi geliştirdiğimiz müddetçe ne başardığımız… Onlar bu gerçeği kabul etmek zorundalar.
Türkiye’deki hedef kitlenize gelecek olursak, nihai kullanıcılar tezgahı alırken nelere dikkat ediyorlar? Öncelikleri neler? Sektör tezgah seçimi konusunda ne kadar bilinçli?
Sektör tezgah seçiminde piyasadaki diğer firmalara bakabiliyor, teknik özellikleri değerlendiriyor, benzer özelliklere sahip ürünleri kıyaslayarak kendi üretimi için en ekonomik ve rantabl modeli seçmek istiyor. En önemli kriterleri, kalite ve satış sonrası servis desteği… Bunun için de sektördeki değerlendirmeler, referanslar ve ikili ilişkiler karar vermede etkin rol oynamakta. Biz de MVD olarak olaya sadece satış odaklı bakmıyoruz, satış sonrası destekte de rakiplerimizin bir adım önünde olmak için çabalıyoruz. Mevcut yurtiçi ve yurtdışı müşterilerimizin servis ihtiyaçlarını en kısa sürede karşılamaya çalışıyoruz. İnsanları tanıdıkları ve aynı işi yapan kişilere daha çok güven duyuyorlar. Aslında günümüz pazarlama dünyasına bakacak olursak da ağızdan ağıza pazarlamanın (Word of Mouth) değeri ve önemi gittikçe artmaktadır. Amerika’da satışların %84’ü ağızdan ağıza pazarlamayla yapılmaktadır. İnsanlar artık reklamlardan çok tanıdıklarının tavsiyelerini dikkate alarak satınalma kararını veriyorlar, hatta sosyal medyanın gelişimiyle tavsiye veren kişilerin birbirini tanıyor olması bile gerekmiyor. Araştırmalara göre insanlar iyi bir şeyi 5 kişiye söylerken, kötü bir şeyi ise tam 20 kişiye söylüyorlar. Sektör için söyleyebileceğim tek olumsuz şey, bazen müşterilerin satın alırken sadece fiyata bakmaları. Fakat kaliteye, satış sonrası hizmetin yaygınlığına önem veren bilinçli bir hareketin de her geçen gün arttığını söylememiz gerekiyor.
2014 yılı firmanız açısından nasıl geçti? 2015 yılından neler bekliyorsunuz?
2014 yılı firmamız açısından oldukça verimli geçti. Bir önceki döneme kıyasla satış rakamlarımızı -son 15 yıldır olduğu gibi- yükselttik. 2015’te de bu trendimizi sürdüreceğimizden, daha kaliteli ve kullanışlı ürünler geliştireceğimizden eminiz.
Proje aşamasında olan veya yakın dönemde piyasaya sunmaya hazırlandığınız yeni ürünleriniz var mı? Bu konuda bizlere neler söyleyebilirsiniz?
Yeni ürün olarak geçtiğimiz yıl piyasada olan lazer kesim makinamızı yeni bir tasarımla yüzünü yenilediğimiz, kompakt tipli olarak yerli CNC ünitemizle ile pazara arz ettik. Bu ürünümüzde kullanım kolaylığı, montaj ve taşıma açısından bir takım özellikler uyguladık. Kullanım kolaylığı getiren yeni bir ara yüzü devreye soktuk. Dakikada 200 ton gücünde 200 vuruş yapabilen genişletilmiş metal presimizin yeni modelini de 2014’te piyasaya sürdük. Elbette, Ar-Ge departmanımız ve mühendislerimizle piyasaya yeni ürünler sunmak için çalışıyoruz. Daha büyük ebatlı Abkant presler, daha çevreci makinalar vb gibi… Tabi bu çerçevede büyümemize devam ediyoruz.
Kısa ve uzun vadede hayata geçirmeyi düşündüğünüz plan ve projeleriniz neler?
Önümüzdeki dönemde lazer ve plazma kesim makinalarının üretimi için 14,000 m2 kapalı alana sahip ayrı bir fabrika inşaatına başladık. 2014 yılında inşaatına başlanan fabrika; 2015 yılı sonuna doğru faaliyette olacak. Böylelikle bu fabrikamızı da tamamlayarak kapasitemizi daha da arttırmayı planlıyoruz.
Son olarak eklemek istedikleriniz…
Dürüstlük bir üreticinin sahip olabileceği en büyük meziyetlerden birisidir. Bu şekilde ilk seferinde satış yapamasanız bile ardınızda bırakacağınız güven duygusu zaman içerisinde lehinize işleyecektir. Müşteriyi aldatarak ve kurnazca yapılmış bir satışın ikincisi olmaz. Bugün en değerli müşteri elinizdeki müşteridir. Yeni bir müşteri kazanmanın maliyeti, eskisini elinizde tutmanın maliyetine nazaran tam beş kat fazladır. Güven ilişkisini muhafaza ederek portföyünüzdeki müşterileri korumalısınız. Uzun soluklu, sürdürülebilir bir marka olmak isteyen her üretici için üst düzey bir müşteri hizmetleri sunabiliyor olmak artık bir zorunluluktur. MVD bu prensiple yoluna devam etmektedir.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.