Royalcert Enerji Genel Müdürü Serdar Aslan ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
“Şimdi daha az enerji ile daha fazla üretim zamanı”
Öncelikle firmanızı tanıyabilir miyiz?
RoyalCert; 30’dan fazla ülkedeki ofisleri ile faaliyetlerini Almanya merkez olmak üzere Türkiye, Kore, Hindistan, İtalya, Yunanistan, Kuveyt, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve ABD’nin de dâhil olduğu geniş bir coğrafyada sunan uluslararası bir kuruluştur. RoyalCert, Türkiye’de 7 farklı bölgede, 17 ofis ve 156’sı mühendis olmak üzere toplam 242 kişilik bir kadroyla hizmet vermektedir.
RoyalCert Enerji, Türkiye ve yurt dışında Bütünleşik Planlama ve Fizibilite Çalışmaları, Mühendislik ve Mimari Hizmetleri, İnşaat Yönetimi ve Denetim Hizmetleri ve Enerji Verimliliği Danışmanlık Hizmetleri sunan bir Mühendislik & Müşavirlik şirketidir. RoyalCert müşteri ihtiyaçlarına uygun sürdürülebilir ve kişiye özel çözümler sunar ve bunu hazır yönetim araçları ile tecrübeli ve motive kadrosu aracılığı ile sağlar. Geçmiş tecrübelerini ve dinamik altyapısını kullanarak uluslararası ve yerel standartları referans alarak temel oluşturulan tasarımı müşteri ihtiyaçları doğrultusunda yenilikçi çözümler ile yorum ve değer katmaktadır, edindiğimiz bu sinerji ile tüm sektörler için hizmet verebilecek yetkinlikte olup yapılacak yatırım ile kullanıcının bütünlüğünü sağlamak hedeflemekte ve uygulamaktayız.Global yapımız ve süreç içerisinde edindiğimiz ve sürekli geliştirdiğimiz know-how ile müşterilerle iş ortaklığımızda, daha iyi bir yarına ulaşmayı hedefliyoruz.
Ağırlıklı olarak hangi sektörlere hizmet veriyorsunuz?
Enerji ve mühendislik ile temas kuran, dolayısı ile ayırmaksızın tekstil, demir çelik, maden, kimya, gıda, kağıt vb. endüstriyel işletmelerin yanı sıra otel, alışveriş merkezi, hastane, iş merkezleri, eğitim kurumları vb. ticari ve hizmet binaları gibitüm sektörlere hizmet sunmaktayız.
Mevcut müşteri portföyümüze alternatif çözümler sunmak adına çıktığımız bu yolda her yeni gün tercihlerini tarafımıza kullanan ve bize değer katan yeni ilişkiler oluşturmaya devam etmekte ve misyonumuz doğrultusunda fayda sağladığımız bu geniş ağdan memnuniyet duymaktayız.
Hizmetleriniz arasında yer alan ve gündemde olan bir konu Yasal zorunluluk olarak enerji verimliliği etüt raporlarının Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na 31 Aralık 2020 tarihine kadar iletilmesi gerekmekteydi. Zorunluluk kapsamını bize detaylandırabilir misiniz?
Bu kapsam detayları 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ve buna bağlı Enerji Kaynaklarının ve Enerjinin Kullanımında Verimliliğin Artırılmasına Dair Yönetmelik’te tanımlanmış olmak ile birlikte kısaca özetlemek gerekirse;
Bina kapsamında yer alan konut dışı ticari ve hizmet binaları, sanayi kapsamında endüstriyel işletmeler ve termik santrallerin enerji verimliliği doğrultusunda enerji tüketimlerinin yönetilmesi ve raporlandırılması talep edilmektedir.
Yasal yükümlülük kapsamında yer alan kriterlerden bahsedecek olursak;
Ø Toplam inşaat alanı 20.000 m2 ve üzeri veya yıllık enerji tüketimi 500 TEP olan alış veriş merkezi, otel, hastane, okul, iş merkezleri gibi ticari ve hizmet binaları
Ø Toplam inşaat alanı 10.000 m2 ve üzeri veya yıllık enerji tüketimi 250 TEP olan kamu binaları,
Ø Yıllık enerji tüketimi 5000 TEP ve üzeri büyük kısmını fabrikaların oluşturduğu endüstriyel işletmeler
Bunun yanı sıra 20 MW ve üzeri kurulu güce sahip termik santrallerin de atık ısılarının binalarda ısıtma-soğutma, sanayi, tarımsal üretim, soğuk hava depoları gibi sektörlerde de değerlendirilmesine yönelik enerji etüdü yapılması talep edilmektedir.
Yönetmelikte gerçekleştirilen 25 Ocak 2020 tarihli güncelleme ile birlikte yıllık enerji tüketimi 1000 TEP ve üzeri endüstriyel işletmelerin de etüt yaptırması talep edilmiştir; yönetmelik gereğince etüt raporlarını üç yıl içerisinde tamamlamaları gerektiği vurgulanmıştır.
Yönetmelik kriterlerinde olan tesis ve işletmeler Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş Enerji Verimliliği Danışmanlık (EVD) firmasıolarak gün geçmesine rağmen hala başvuru almakta ve yükümlülüklerin hızlıca yerine getirilmesi için çalışmalarımıza yoğun bir şekilde devam etmekteyiz.
Verimlilik süre zarfında değişkenlik gösteren bir kavram, konu enerji verimliliği etüt çalışmaları için bir süre mevcut mudur?
Haklısınız, yönetmelikte;
Ø Ticari ve hizmet binaları ile kamu binaları için 7 yılda bir
Ø Endüstriyel işletmeler için 4 yılda bir enerji etüt raporlarını oluşturmaları ve Bakanlığa iletmeleri tanımlanmıştır.
Fakat bizim her zaman vurguladığımız bir konu olarak bu bir zorunluluktan ziyade tesis ve işletmelerin sorumluluk olarak nitelendirmeleri gereken bir konu.
Sizlerin de belirttiği gibi tesis ve işletmelerde gerek makine/ekipmanların çalışma yükleri buna göre yıpranma payları, aksatılan bakımlar, gerek personellerin alışkanlıkları gibi faktörler gün geçtikçe verimliliği azaltmaktadır. Bu nedenle tesis ve işletmeler enerji tüketimlerini takip etmeli, gerektiğinde az önce belirttiğimiz sürelere bağlı kalmaksızın kontrol etmeli veya ettirmeli kanaatinde ve sektörde bunu dile getirmekteyiz.
Peki Enerji Verimliliği Etüt Raporu neleri içermektedir ve nasıl bir fayda sağlayacaktır, bu rapor oluşturulurken siz hangi detayları dikkate almaktasınız?
Enerji Verimliliği etüt raporu için öncelikle tesis veya işletmenin bulunduğu arazi, iklim şartları, dış etkenler ve hizmet verme amacına göre değerlendirilerek yoğun enerji tüketiminin olabileceği kalemler yaklaşım metodu ile tayin edilmektedir. Akabinde saha ziyareti ile birlikte bu kalemler kalibre edilmiş sertifikalı cihazlarımız ile etüt ölçümleri gerçekleştirilip daha kapsamlı incelenir. Örnek verecek olursak tesis veya işletmenin yapı bileşeninden, ısıtma, soğutma, havalandırma, basınçlı hava sistemi, buhar sistemleri ve sektöre göre değişkenlik gösteren prosese ait sistemler gibi tüm detaylar incelenmektedir.
Ölçümler sonucunda mevcut durumda enerji tüketen ekipmanların performansları değerlendirilir ve etiket değerleri ile karşılaştırılarak verimlilik hesapları raporlandırılır. Hesaplar ile birlikte karşılaşılan ve oluşturulabilecek verimlilik artırıcı projeler, enerji tüketimini minimum seviyelere düşürecek öneriler halinde ilk yatırım maliyeti, net bugünkü değer ve amorti süreleri detayları ile birlikte sunulur. Tüm bu değerlendirme, hesap ve verimlilik artırıcı öneriler bir rapor haline getirilerek tesis veya işletme sahibine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na iletmek üzere teslim edilir.
Etütler sonucu sektörde karşılaştığımız örneklere istinaden tesis ve işletmelerin %40’a varan enerji tüketimlerini azaltma potansiyelleri mevcut.
Bahsettiğiniz önerilerin hayata geçirilmesi için bir yatırım dolayısıyla bir maliyet söz konusu olacak, sizce tesis ve işletme sahipleri bu konuda nasıl aksiyon almalıdır, bunun için çözümler mevcut mu?
Enerji Verimliliği Etüt çalışmalarımız sonrasında önerilerde bulunuyoruz; fakat alışkanlıkların yol açtığı gözden kaçan kayıplarda değerlendirilmekte ve gün yüzüne çıkarılmaktadır; bunların bir kısmı yatırım gerektirmeyen proses verilerinin düzeltilmesi veya doğru kullanım yöntemlerini içeren öneriler olarak öne çıkmaktadır.
Yatırım gerektiren verimlilik artırıcı projeler 5 tane olmak üzere her bir proje için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın sanayi sektöründe yapılacak yatırım bedeli 5.000.000.-TL ye kadar %30 oranında hibe olarak desteklenmekte, gönüllü anlaşma desteği ile %10 tasarruf sağlayan tesisler için anlaşma sağlanan yıla ait enerji tüketiminin %30 u 1.000.000.-TL ye kadar nakdi olarak karşılanmaktadır. Bunun yanı sıra kdv istisnası, yer tahsisi, sgk desteği gibi 5. Bölge teşvikleri mevcuttur.
Biz de sektör paydaşlarından biri olarak bu projelerde ESCO modeli ile yatırımcıyla şekillendirilecek yöntemler kullanılarak veya iletişim ağımızda bulunan tedarikçi firmalar ile gerek enerji performans sorumluluğunu gerekse finansman yükünü paylaştırarak sektörü teşvik etmekteyiz.
Son olarak Günümüz sorunu olan Kovid-19 pandemisi etkisi ile oluşan ekonomik daralmaya enerji verimliliği çalışmalarının nasıl bir etkisi olacağı düşüncesindesiniz?
Türkiye enerji kaynakları bakımında yaklaşık %70 dışa bağımlı bir ülke olarak bu konuyu daha çok önemsemeliyiz.
Verimlilik artırıcı projelerin ertelenmesi, para israf etmeye devam etme ve çevreyi kirleterek gelecek nesillere düşük yaşam kalitesinde bir dünya bırakma kararıdır; Her geçen gün olası finans maliyetinden çok daha fazlasını, projeleri erteleyerek havaya saçmaktayız.Sektör verileri ele alındığında enerji faturalarını %30’dan fazla azaltma imkanımız olup ülke ekonomisine önümüzdeki 10 yılda 65 milyar TL katkı sağlamak mümkün.
Pandemi etkilerine gelecek olursak;
Global üretici birçok firma gerek Çin gerek Avrupa ülkelerine yüz çevirmekte ve Türkiye’nin yeni gözdeleri arasında yer almakta olduğunu görmekteyiz; hammaddeden sonra üretici ve işletmecileri etkileyen enerji giderlerini enerji verimliliği çalışmaları ile en aza indirerek bu rekabet avantajı ile ülke olarak gücümüzü ortaya koymanın ve fark yaratmanın tam zamanı. Biz kendimizi sektör için yenilebilir bir enerji kaynağı olarak tanımlamaktayız ve enerji verimliliği çalışmalarına destek olma adına tüm sektöre farkındalık oluşturma ve bilinçlendirme çalışmalarımıza devam ediyor olacağız.21. Yüzyılın kazananları yenilenebilir enerji kaynakları ile temas kuran ve enerji verimliliğine yatırım yapanlar olacaktır.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Sivas İş Dünyası. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.